ÇOMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doc. Dr. Yalçın Çırak kanser hakkında merak edilenleri anlattı. Çırak, “Bilinçli olmak hayat kurtarır” dedi.
ÇOMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doc. Dr. Yalçın Çırak açıklamasında kanser görülme oranlarını açıklayarak, “En sık görülen kanser türleri arasında kadınlarda meme kanseri erkeklerde ise akciğer ve prostat kanserleri yer alıyor. Kadınlarda meme kanseri bir halk sağlığı sorunu haline gelmiş durumda. Nerdeyse şeker hastalığına yakın oranlarda meme kanseri görülüyor. Erkeklerde en sık görülen kanser türleri arasında akciğer kanseri ilk sırada yer alıyor. Prostat kanseri ise belli bir yaştan sonra çok sık görülebiliyor. 8 erkekten birinde prostat kanseri görülüyor. Bunlar çok ciddi rakamlar.Mide ve kolon kanserinde endoskopi ile tanı konuluyor ve takibinde de kılavuzlara göre ameliyat olan hasta, birinci yılda ve sonrasında 3’er yıl aralar ile bu kontrolleri tekrarlamak gerekiyor. Aynı durum mide kanseri içinde geçerli. Akciğer kanserinde ise bu saydıklarımızın haricinde bronkoskopi önemli bir yer teşkil ediyor” şeklinde konuştu.
ERKEN TANININ ÖNEMİ BÜYÜK
Doc. Dr. Çırak, evre 4’ün yani son evrede olan kanserlerde uygulanan kür tedavisinin şansının maalesef olmadığını belirterek şunları söyledi, “Bu kanserleri tamamen yok etme şansımız birkaç kanser türü ile sınırlı. Lenfoma, Lösemi ve testis kanserleri gibi birkaç kanser türü ile sınırlı. Dolayısı ile bu durumda erken tanı büyük bir önem kazanıyor. Erken tanıdan kast ettiğimiz evre 1 ve evre 2’de kanserli hücreyi yakalamak. Maalesef bu konuda bizim polikliniğimize gelen hastalarımız büyük bir çoğunlu evre 3 veya 4 olan hastalar. Bu konuda eğitim çok önemli. İnsanları düzenli olarak belli tarama programlarına yönlendirmek gerekiyor. Sağlık bakanlığımızın yürüttüğü sağlık tarama programları var. İnsanları bilinçlendirebilirsek kendi gayretleri ile tetkiklerini ve kontrollerini yaptırabilirler. Kanser bir bulgu oluşturuyor ise teşhis konulduğunda geç kalınmış oluyor maalesef. Kişinin hiçbir şikâyeti yokken kanser taramalarını yaptırması gerekiyor”
TESTLERİNİ BELİRLİ ARALIKLARLA YAPTIRMALARI ÖNEMLİ
Ülkemizde en sık görülen kanser türleri içinde yer alan meme kanseri için taramalara 40 yaşında başlanıp devamında 2 yılda bir mamografi ile takibinin yapılması gerekiyor. Kadınlarda görülen serviks kanserine bir virüsünün (HPV) bu hastalığa yol açtığı artık biliniyor. Yapılan testlerde hastalığa yakalananların yüzde 99’unda bu virüs saptanmış durumda. 30 yaşından sonra her 5 yılda bir HPV virüs taraması yapılması gerekiyor. Kolon kanserinde ise 50 yaşından sonra 2 yılda bir dışkıda gizli kan bulgularına ve 10 yılda bir kolonoskopi öneriliyor. Bütün dünyada uygulanan standart taramalar bu şekilde yapılıyor. Akciğer kanserinde ve prostat kanserinde düzenli bir tarama uygulanamıyor. Çünkü bu kanser türlerinin taramalarında kişiler düşük doz da olsa radyasyona maruz kalıyorlar bu da kansere sebebiyet verebilme ihtimalini arttırabiliyor. Bu kişilerin taramalarında özel bir çekim yöntemi olan düşük doz tomografi ile yılda bir kez risk gruplarını yani 30 yıl ve üzeri sigara içen kişiler ve sigarayı bıraktıktan itibaren üzerinden 15 yıl geçmemiş olanları aramak tüm dünyada tavsiye edilen ve uygulanan bir yöntemdir. Riskli gruplara bizde bu tarama programlarını uyguluyoruz. Kanserle mücadele alanında tarama programlarını verimli bir şekilde yapabilmek için bu alana gerekli yatırımların yapılması gerekmektedir”
SAĞLIK
11 Mart 2019 - 12:21
''Bilinçli olmak hayat kurtarır"
ÇOMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doc
SAĞLIK
11 Mart 2019 - 12:21