Öncelikle astrolog olmadığımı sadece bir astrolojisever olduğumu yazarak yazıma başlamak istiyorum. Astrolojiyle 2005 yılından bu yana oldukça ilgiliyim ve her kişinin parmak izi gibi kendine özgü olan "yıldız haritası"nın ne olduğunu çok merak edip bunu biraz öğrenebilmek adına birkaç temel kitap okuyarak başladım bu maceraya. Bu kitaplardan beni en çok etkileyen "İçinizdeki Gökyüzü" isimli Amerikalı astrolog Steven Forest'ın kitabı olmuştu.
"İçinizdeki Gökyüzü" isimli bu kitap astrolojinin ne olduğunu ve onu nasıl anlamamız gerektiğini çok güzel anlatıyor. Kitabı ilk okuduğumda "astroloji" kavramı baştan aşağı kafamda değişmiş, yepyeni bir kimlik kazanmıştı. Bu nedenle biraz astrolojiyle ilgilenen, astrolojinin en temel mantığını anlamaya çalışanlara bu kitabı okumalarını şiddetle tavsiye ediyorum. Ayrıca bu kitabın devamı niteliğinde olan "Değişen Gökyüzü" kitabı da var. Devam etmek isteyenler bu kitabı da okumalı mutlaka.
Günlük yaşamda çok bilgisi olmayan astrolojiseverler ya da laf olsun diye ilgilenen kişiler astrolojiyi günlük burç yorumlarından ve 12 burçtan ibaret sanabilir. Astroloji bundan çok daha fazlasıdır! Günlük burç yorumları benim çok dikkatimi çekmez çünkü çok yüzeysel, çok genel bilgilerdir ve buzdağının en tepe noktasındaki bilgiyi sunar bize. Astroloji ise koskacaman ve yüzde 90'ı denizin altında olan bir buzdağıdır diyebilirim. İşte yıldız haritasını anlamak, doğum anındaki kişiliğimizi doğru analiz edebilmek ve gezegenlerin transitlerinden aldığımız etkilerin yaşamlarımıza etkisini anlamak inanılmaz derin bilgilere işaret eder. İşte tamda bu nedenlerden dolayı astroloji dipsiz bir kuyudur, aşağı indikçe derinleşir ve derinleşir. Bu derinliği 2005 yılında farkettiğimde dehşete düşmüştüm ve bu farkındalık bütün yaşamımı derinden etkilemişti.
Senelerce ara ara da olsa rehberlik aldığım astrolojinin size de rehberlik etmesini istediğim için yazıyorum bu yazıyı. En azından bahsettiğim kitapları ya da size hitap eden, temel bilgilere ulaşabileceğiniz başka astroloji kitaplarını okuyup kendi yıldız haritanızı detaylı şekilde incelemenizi öneririm. Doğum anınızda aldığınız gezegen etkilerinin anlamlarını çözdüğünüzde kendinizi daha çok anlamaya başlayacaksınız. Zayıf noktalarınızı, güçlü yanlarınızı, hayat amacınızı, hangi alanlarda başarılı olabileceğinizi, hayatınızın dönüm noktalarını, en dipteki korkularınızı ve en yüce isteklerinizi farkedebilirsiniz. Tabi bunları keşfedebilmek için biraz mesai yapmanız gerekecek. Evet astroloji dipsiz bir kuyudur ama kendinizi tanımak için ille de kuyunun dibine inmeniz gerekmiyor. Bunu yapan, bu işe gönül ve seneler veren çok değerli astrologlar var zaten. Onları da takip edebilir, rehberliklerini alabilirsiniz zaman zaman.
Bence kendinizi daha iyi tanımak için ihtiyacınız olan bilgileri biraz emek vererek o kuyudan çekebilirsiniz. Astroloji tekamül yolunda, kendimizi ve sistemi anlamak için en kestirme yollardan birisi bana göre. Herşey yaşayarak, deneyimleyerek öğrenmek için çok fazla zamana sahip değiliz. Kaldı ki böyle bir zamana sahip olsak bile neden daha kestirme yollardan gitmeyelim ki?!
Emel Uğur Kırıcı
YAZARLAR
09 Ocak 2020 - 11:37
Dipsiz Bir Kuyudur Astroloji...
Öncelikle astrolog olmadığımı sadece bir astrolojisever olduğumu yazarak yazıma başlamak istiyorum
YAZARLAR
09 Ocak 2020 - 11:37