Sektör bazında baktığımda dik duramamanın verdiği vicdani rahatsızlığın çeşitli mazeretlerle ortadan kaldırılamayacağını bunca yıldır bu sektörün emekçisi olarak rahatlıkla söyleyebiliyorum. “Bu sektörde dik duramamak” derken tam olarak neden bahsediyorum peki?
Gayrimenkulünü satacak, kiralayacak veya bir gayrimenkul ihtiyacı içerisinde olan herkes öyle ya da böyle bu sektörün oyuncusudur. Yani kısacası sektörün tek oyuncusu emlakçı veya gayrimenkul danışmanı olarak adlandırılan bizler değiliz. Bizim var olma sebebimiz zaten bu süreç esnasında talep ve ihtiyaç noktasında bize duyulan gereksinimdir. Daha önce de yazdığım gibi eğer sektör düşünüldüğü gibi afiş asmak ve satmak kadar kolay olsaydı ne bizlere ihtiyaç olur ne de gayrimenkul ofisleri olurdu piyasada. Ancak gerçek durum düşünülenden çok farklıdır.
Biz gayrimenkul profesyonelleri basitçe ne bekliyoruz? Gayrimenkulünü pazarladığımız bir mal sahibinin dik durmasını, bizi yarı yolda bırakmamasını, bizi aradan çıkarma hevesindeki ahlaki açıdan olgunluğa oluşmamış kişiler kendilerine ulaştığında nazikçe kendilerine kapıyı göstermelerini bekliyoruz. Keza gayrimenkul arayışı içerisinde bizden servis alan müşterilerin de bizi aradan çıkarmak için takla atmak yerine başladıkları süreci bizlerle devam ettirmesini ve noktalamasını rica ediyoruz. Kimse bizimle çalışmak zorunda değil elbette ve bu sebeple de kimseyi bizimle çalışmaya zorlamıyoruz ama bizimle çalışmak isteyenlerin de emeğe saygı göstermesini bekliyoruz.
İstanbul, Antalya, Ankara gibi yerlerde bir nebze olsun ticaret daha ahlaklı döndüğünden ve daha kozmopolit bir yapı olduğundan küçük şehirlerde, yani taşra dediğimiz Çanakkale gibi yerlerde durum farklı işliyor. Bunu ofisimi İstanbul’dan Çanakkale’ye taşıdığımda çok daha net gördüm ne yazık ki. Elbette bu durum zaman içerisinde daha doğru zemin üzerine oturacak, insanlar bilinçlenecek ve emeğe saygı gösteren kişi sayısı artacak. Haliyle hem sektördeki kalite artacak, hem kişiler bu durumdan daha fazla fayda elde edecek. Zaten bunu beraber iş yaptığımızın müşterilerin geri dönüşlerinden çok net bir şekilde görebiliyoruz, çünkü en baştaki çekingen tavırların zaman içerisinde olumluya doğru döndüğünü ve aradaki buzların eriyip sıcak ilişkilerin kurulduğuna şahit oluyoruz. Kısacası emlakçılara karşı olan ön yargının kırıldığını gözlemleyebiliyoruz.
Yukarıda dediğim gibi aslında beklentimiz; EMEĞE SAYGI… Ne eksiği ne de fazlası. Aslında bu tam olarak sizin kendi emeğinize duyulmasını istediğiniz saygıdan fazlası değil. Doktorsanız hastanızın tedaviyi takip ediyor olması, müteahhit iseniz müşterinizin ürününüzü almasa da yaptığınız işe saygı göstermesi, avukat iseniz müvekkilinizin size doğru bilgi verip sizi dinliyor olması, otelciyseniz misafirlerinizin tavırlarıyla sizin şevkinizi kırmaması; kısacası hangi işi yapıyorsanız yapın karşınızdakinin sizin yaptığınız işi değersizleştirmemesi ve size değer verdiğini hissettirmesi aslında.
Elbette yapılan her işin bir bedeli var ama emeğe saygısızlığın bedeli rakamlara ölçülemeyecek kadar ağır diye düşünüyorum. Ve bu emeğe saygısızlığın bir mazeretinin de olmayacağına inanıyorum. Çünkü hiçbir mazeret yapılan emek hırsızlığının karşılığı olamaz. Bu sebeple gerek mal sahipleri, gerek müşteriler ve en önemlisi gayrimenkul danışmanı meslektaşlarımın çalışacağı insanı doğru seçmesi bu sektörde çok önemli. Hep dediğim gibi “Herkes kendine yakışan kişiyle çalışır”veeğer karşınızdaki hakkında en ufak bir şüpheniz varsa o kişi ile çalışmamak, o kişiyi hayatınızdan çıkarmak ve ileride oluşabilecek problemlerin önünü en baştan kesmek en mantıklı harekettir.
Bu sebeple diyoruz ki “Herkesle çalışmıyoruz ama bizimle çalışmak isteyen herkese en iyi hizmeti vermek için çalışıyoruz.”İnsanın olduğu her sektörde ahlaki bir duruşun olması, dik durabilmeyi bilen kişilerle ticari ilişkilerin kurulması ile sektörlerin kaliteyi yakalaması, emeğin değerli olduğu ve karşılıklı saygının var olduğu ama en önemlisi “HERŞEYİN ÇOK GÜZEL OLDUĞU” bir Türkiye için üzerimize düşecek şekilde çalışmaya da devam edeceğiz.
Bu Şehri ve Bu İşi Çok Seviyoruz…
YAZARLAR
11 Haziran 2019 - 10:48
Emlakta Dik Duramamak Ve Emeğe Saygı
Sektör bazında baktığımda dik duramamanın verdiği vicdani rahatsızlığın çeşitli mazeretlerle ortadan kaldırılamayacağını bunca yıldır bu sektörün emekçisi olarak rahatlıkla söyleyebiliyorum
YAZARLAR
11 Haziran 2019 - 10:48