Su ve Vicdan Nöbeti Koordinasyonu yaptığı açıklamada, “Köylülerin 25.09.2019 tarihinde yaptıkları eylemliliğin gerçek bir karşılığı yoktur. En düşük maliyetle en yüksek karlı işletme olarak sitesinde açıklama yapan şirket için bir yolu asfaltlamanın, birkaç çocuğa burs vermenin ya da en tehlikeli iş kollarından biri olan madencilikte asgari ücretle işçi çalıştırmasının hiçbir cazibesi yoktur. Bu destekler emperyalist şirketlerin kullandıkları en temel metotlardır” dedi.
Su ve Vicdan Nöbeti Koordinasyonu yaptığı yazılı basın açıklamasında Kirazlı köylülerinin geçtiğimiz gün Çanakkale Belediyesinin maden karşıtı eylemlerine son vermesini istedikleri için verdikleri dilekçe ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı, “26 Temmuzda başladığımız Su ve Vicdan Nöbetimiz Kirazlı Balaban mevkiinde bulunan koordinasyon merkezimizde devam etmektedir. Devam eden bu nöbetin sebebi ilk gün yaptığımız basın açıklamasında da olduğu gibi bu sahada yapılacak olan “vahşi madenciliğin” içme ve kullanma suyu kaynaklarımıza ve tarım arazilerimize vereceği geri dönülmez zararların önlenmesi, bunun için madencilik faaliyetinin durdurulması, bu sahadaki ağaç kesiminin sonlanması, Kazdağı ve yöresinde yapılması planlanan Kirazlı’nın da içinde yer aldığı 30 metalik madencilik ruhsatının iptal edilmesine yöneliktir. Kirazlı Altın ve Gümüş Madeni Çanakkale’nin tek içme ve kullanma suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı’nın 14 km uzağındadır ve çalışma yapılan saha barajın su toplama havzasıdır. Çanakkale Belediyesi DSİ ile yaptığı protokol gereği Çanakkale halkına içilebilir su temini sağlamakla görevlidir. Bundan dolayıdır ki su toplama havzasında yapılacak her işlemle ilgili doğrudan muhataptır. Bu anlamıyla yapılan mücadelenin destekçisidir ve Çanakkale çevre mücadelesinin içerisinde yer almaktadır. Mücadelede yer alan sivil toplum kuruluşları olarak Çanakkale Belediyesinin üstlenmiş olduğu sorumluluktan dolayı gurur duymaktayız”
KARARLILIKLA YOLUNA DEVAM EDECEKTİR
Açıklamanın devamında ise, “Köylülerin 25.09.2019 tarihinde yaptıkları eylemliliğin gerçek bir karşılığı yoktur. En düşük maliyetle en yüksek karlı işletme olarak sitesinde açıklama yapan şirket için bir yolu asfaltlamanın, birkaç çocuğa burs vermenin ya da en tehlikeli iş kollarından biri olan madencilikte asgari ücretle işçi çalıştırmasının hiçbir cazibesi yoktur. Bu destekler emperyalist şirketlerin kullandıkları en temel metodlardır. Köylülerin Belediye’ye verdiği dilekçede görüldüğü üzere şehirde oluşturulan muhalif dilin birebir yönlendirilmiş karşılığıdır. 100 bin kişinin fiili olarak katılıp, direnişe omuz verdiği, Türkiye’den ve yurtdışından milyonlarca insanın da destek mesajları ilettiği Su ve Vicdan Nöbeti halkımızın yaşamını tehlikeye düşüren sebepler ortadan kalkana kadar kararlılıkla yoluna devam edecektir” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamanın devamında ise, “Köylülerin 25.09.2019 tarihinde yaptıkları eylemliliğin gerçek bir karşılığı yoktur. En düşük maliyetle en yüksek karlı işletme olarak sitesinde açıklama yapan şirket için bir yolu asfaltlamanın, birkaç çocuğa burs vermenin ya da en tehlikeli iş kollarından biri olan madencilikte asgari ücretle işçi çalıştırmasının hiçbir cazibesi yoktur. Bu destekler emperyalist şirketlerin kullandıkları en temel metodlardır. Köylülerin Belediye’ye verdiği dilekçede görüldüğü üzere şehirde oluşturulan muhalif dilin birebir yönlendirilmiş karşılığıdır. 100 bin kişinin fiili olarak katılıp, direnişe omuz verdiği, Türkiye’den ve yurtdışından milyonlarca insanın da destek mesajları ilettiği Su ve Vicdan Nöbeti halkımızın yaşamını tehlikeye düşüren sebepler ortadan kalkana kadar kararlılıkla yoluna devam edecektir” ifadeleri kullanıldı.