Bugün, 16 Ekim Dünya Gıda Günü. Her yıl olduğu gibi bu yıl da dünya genelinde açlık ve gıda israfı sorunlarına dikkat çekiliyor. Birleşmiş Milletler’in verilerine göre, dünya nüfusunun yaklaşık 733 milyonu, yani her 11 kişiden biri açlıkla mücadele ediyor. Gıda güvenliği ve eşit dağıtımın sağlanamaması, milyonlarca insanın yeterli ve dengeli beslenememesine yol açıyor. Özellikle Afrika ve bazı Asya ülkelerinde açlık oranları çok daha yüksek seviyelerde. Ayrıca dünya genelinde 2,3 milyar kişi orta veya şiddetli gıda güvencesizliği yaşıyor; yani insanların düzenli ve yeterli beslenme imkânı yok.
Türkiye’de ise durum farklı olsa da gıda israfı ciddi boyutlarda devam ediyor. Her yıl ülke genelinde yaklaşık 19 milyon ton gıda israf ediliyor. Evler, restoranlar ve marketlerde tüketilmeyen gıdalar çöpe gidiyor. Bu durum hem ekonomik hem de çevresel kayıplara yol açıyor. İsraf edilen gıdaların üretimi için kullanılan su, enerji ve diğer kaynaklar da boşa harcanmış oluyor. Örneğin, Türkiye’de günlük yaklaşık 12 milyon ekmek israf ediliyor; bu sayı yılda 4 milyardan fazla ekmeğe denk geliyor. İsrafın önlenmesi, açlıkla mücadelede önemli bir fark yaratabilir.
Gıda israfının önlenmesi ve açlıkla mücadelede alınabilecek önlemler arasında bilinçli tüketim, gıdaların doğru saklanması, ihtiyaç sahiplerine bağış yapılması ve restoranlarla marketlerde dijital takip sistemlerinin kullanılması yer alıyor. Bireyler, alışverişlerde ihtiyaç kadar gıda alarak ve tüketemeyecekleri ürünleri paylaşarak önemli katkı sağlayabilir. Kurumlar ise lojistik planlaması ve verimli dağıtım yöntemleriyle hem kaynak tasarrufu sağlayabilir hem de toplumsal faydayı artırabilir.
Dünya Gıda Günü, sadece üretim ve tüketim süreçlerine odaklanmakla kalmıyor; aynı zamanda sürdürülebilirlik, kaynakların verimli kullanımı, toplumsal dayanışma ve adil gıda dağılımı konularında farkındalık yaratmayı hedefliyor. Uzmanlar, açlık ve gıda israfı sorunlarının çözümünde toplumun tüm kesimlerinin rol alması gerektiğini vurguluyor. Küçük önlemler ve bilinçli davranışlar, hem ekonomik kayıpların önlenmesine hem de daha fazla insanın yeterli gıdaya ulaşmasına katkı sağlıyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: