Kavurucu Sıcaklıkta Demir Dövenlerin Hayat Mücadelesi: 200 Derecede Geçen Bir Gün
Diyarbakır'da etkisini artıran aşırı sıcaklar, hayatın her alanını zorlaştırıyor. Termometrelerin 40 dereceyi gösterdiği şehirde, en çok etkilenen meslek gruplarının başında ise demirciler geliyor. Ancak bu işçiler, sadece dışarının kavurucu sıcağıyla değil, 200 dereceyi bulan demir ateşiyle de mücadele ediyor.
Çifte Sıcak, Tek Geçim Derdi
Sıcak hava ve kızgın demir... Bu iki zorluğu bir arada yaşayan demirciler, sabahın erken saatlerinden akşama kadar atölyelerinde alın teri döküyor. Dışarısı ne kadar sıcak olursa olsun, atölye içi daha da yakıcı. Demirin şekillendirilmesi, kesilmesi ve kaynak yapılması sırasında ortaya çıkan yüksek ısı, ortam sıcaklığını dayanılmaz bir hale getiriyor.
Demir ustası Ahmet Yıldız, işinin baba mesleği olduğunu ve bu işi bırakmayı hiç düşünmediğini ifade ederek şunları söylüyor:
“Hava sıcaklığı artık bize işlemiyor. Atölye içi daha sıcak. Dışarı çıkınca serin gibi hissediyoruz. Baba mesleği olduğu için devam etmek zorundayım.”
Gölge Yok, Tatil Yok: “Sıcakta da Olsa Çalışacağız”
Bir başka usta Muhammed Ülgen ise zorlu çalışma koşullarına rağmen ekmek parası için direndiklerini belirtiyor:
“Sıcaklık ayrı bir dert, çalışmasan olmuyor. Eve ekmek götürmek zorundasın. Kaynak işi daha zor, ısı iki katına çıkıyor. Alışık olmayan bu işi yapamaz.”
Sıcakla Savaşan Emeğin Hikâyesi
Uzmanlar, aşırı sıcaklarda ağır işlerde çalışanların sık sık su içmesi ve mola vermesi gerektiğini söylese de, hayatın gerçekleri farklı. Demir ustaları, zamanla yarışırken sıcakla da savaşıyor. Özellikle yaz aylarında artan iş yoğunluğu, dinlenmeye pek fazla imkân bırakmıyor.
Bu mesleği sürdüren ustalar, sadece demir değil, aynı zamanda hayata karşı da direnç gösteriyor. Her vuruşta alın teri, her kıvılcımda umut var.
Yorumlar
Kalan Karakter: