Haber merkezimize zaman zaman vatandaşlardan ve Gestaş çalışanlarından gelen şikayetler üzerine buradaki kaosu yerinde gördük ve fotoğrafladık. Gördüğümüz manzara, ne yazık ki vatandaşın az bile söylediğini kanıtlar nitelikteydi. Çanakkale’nin en işlek, neredeyse 24 saat yaşayan bu bölgesi, tam bir başıboşluk ve otorite eksikliği ile kendi kaderine terk edilmiş.
Meydan Değil, Kaosun Merkezi
Kordon boyuna nefes almaya gidenlerin, feribottan inen yorgun yolcuların ve toplu taşıma kullanan binlerce vatandaşın ortak noktası. Ancak gelin görün ki, iskele meydanı kuralsızlığın hakimiyetinde. Dün akşam 19:46 saatinde çektiğimiz fotoğrafa iyi bakın; o karede tam 13 taksi var. Ancak sorun taksilerin orada olması değil, “nasıl” orada oldukları.

Şaşırtıcı değil mi; aynı karede 14 taksi; biri kareye girmediği için 14 dedik aslında 15 taksi var.
Feribot iskelesinden göbeğe, oradan dönüş yoluna kadar alan adeta bir taksi işgali altında. Durak sınırları aşılmış, (bu durakta 13 taksi mi var, hangi plakalar burada durabilir bilinmiyor) araçlar çift sıra park etmiş, yaya geçitleri kapatılmış. Eski Kilitbahir iskelesi yönünden gelen araçların trafiğe katılma çabası, yol ortasında müşteri indiren-bindiren taksilerle birleşince ortaya tam bir “Arap saçı” çıkıyor. Kule Otel’in önündeki yaya geçidine kadar taşan, kaldırımları bile otoparka çeviren bilinçsiz ve saygısız sürücüler, ticari araçlar yayaya “Sen bekle, öncelik kaosun” diyor.
Denetimsizlik “Kural” Haline Gelmiş
Burada asıl sorulması gereken soru şu: Madem kimse sormuyor, madem kimse sesini çıkarmıyor biz soralım, çözüm ve disiplin kimin alanına giriyorsa cevap versin. Bu cüreti kim veriyor? Taksici esnafını tek başına suçlamak işin kolayına kaçmaktır. İnsanoğlu doğası gereği, “Dur” denilmeyen yerde sınırları zorlar. Eğer bir şehirde trafik polisi bu kaosu görmezden geliyorsa, belediye zabıtası yaya geçidini kapatan araca müdahale etmiyorsa, o şehirde kuralsızlık “normalleşir”. Dün akşam şahit olduğumuz yüksek volümlü müzik sesleri, yayaların üzerine sürülen araçlar ve “Ben yaptım oldu” tavrı, denetimsizliğin acı meyvesi ne yazık ki.

Buyurun; gerçekten şikayet etmekte haklı mı değil mi siz karar verin
İskele Meydanı, ipini koparanın soluğu aldığı, kafasına göre kural koyduğu bir yer haline gelmemeli. Orada polis de var, yetkili de var ama nedense o düdükler bir türlü çalmıyor, o cezalar bir türlü kesilmiyor. Vatandaş, bebek arabasıyla karşıdan karşıya geçerken taksilerin arasından slalom yapmak zorunda kalıyorsa, burada bir yönetim zafiyeti var.
Sayın Yetkililer, Bu Görüntü Çanakkale’ye Yakışmıyor!
Buradan Sayın Belediye Başkanı’na, Sayın Emniyet Müdürü’ne açık çağrıda bulunuyoruz: Çanakkale halkı sizden mazeret değil, çözüm bekliyor. İskele Meydanı’ndaki bu disiplinsizliğe, bu “kafama göre takılırım” düzenine bir son verin. Herhangi bir konuda önlem alınmadıkça, o yanlış zamanla doğru gibi algılanmaya başlar. Bu kaos, bu şehrin kültürü haline gelmeden, "sarı" istilayı ve trafik anarşisini zapturapt altına alın.
Bu şehir sahipsiz değil; ama dün akşam 19.46’da İskele Meydanı tam anlamıyla “sahipsiz” görünüyordu. Objektifimiz kayıttaydı, biz gördük. Şimdi sıra sizde; görün ve gereğini yapın!

Biz üzerimize düşen görevi yaptık. Şimdi çözüm üretmek, kaosu disipline etmek yetkililerde
Bu şehrin en önemli sorunları arasında trafik ve scooter motosiklettir. Trafikte yayalara yol vermeyen, kırmızı ışıkta durmayan kurye motosikletleri mutlaka disipline edilmeli. Çanakkale öncülük etsin ve motosikletlerin önüne de plaka takılsın veya bütün kamere ayarları değiştirilerek arkadan çeksin.
Diğer yandan İskele Kule Otel'in önü dışında hiç bir araç yayalara yol vermiyor. Biri verse diğeri vermiyor; üstelik de tehlike yaratıyor. Trafik Şube Müdürlüğü gerek motosikletli ekipleri gerekse sivily araçlarıyla her ne kadar denetim yapsa da, ceza yazsa da akıllanmıyoruz; yine bildiğimizi okuyoruz.
Peki ne yapacağız ? Bu çok büyük bir soru ve sorun; çözümü basit ama uygulamada bir şey değişmiyor.
Değiştirmek için mi "Eğitim Şart...."
Yorumlar
Kalan Karakter: