Sarı Kantaron Yağı Nedir, Nasıl Elde Edilir?
Avrupa Farmakopesi'nde Hyperici herba olarak bilinen sarı kantaron bitkisi, Mayıs-Eylül ayları arasında toplanarak geleneksel yöntemlerle işleniyor. Sızma zeytinyağı içerisinde bekletilerek hazırlanan sarı kantaron yağı, antik çağlardan bu yana yara iyileştirici ve mikrop önleyici etkisiyle tanınıyor.
Sarı Kantaron Yağının Faydaları Nelerdir?
1. Cilt yenileyici ve leke giderici etki:
Sarı kantaron yağı, antioksidan ve hücre yenileyici bileşenleri sayesinde yanık, yara, akne ve egzama gibi birçok cilt problemine karşı doğal çözüm sunuyor. Özellikle topuk çatlakları, nasırlar ve sivilce izleri üzerinde olumlu etkileri bulunuyor. 2. Antiseptik ve iltihap giderici:
Bilimsel araştırmalara göre, sarı kantaron ekstraktı iltihapla savaşan genlerin aktivitesini düşürerek antienflamatuar etki sağlıyor. Bu da ağrı, şişlik ve tahriş gibi rahatsızlıklarda etkili bir destek anlamına geliyor. 3. Sindirimi kolaylaştırıyor:
Mide ülseri, şişkinlik ve gaz sorunlarına karşı geleneksel olarak kullanılan sarı kantaron yağı, mide asidini dengeleyerek sindirimi rahatlatıyor. Aynı zamanda hazımsızlık ve kabızlık şikayetlerinde de tercih ediliyor. 4. Depresyon ve stresle mücadelede destekleyici:
İçeriğinde bulunan hiperisin ve hiperforin, beyindeki serotonin seviyesini artırarak hafif ve orta dereceli depresyon semptomlarının hafiflemesine katkı sağlıyor. Uyku düzenini desteklediği ve ruh halini dengelediği de belirtiliyor. 5. Saç ve tırnak sağlığını destekler:
Saç köklerini besleyerek dökülmeyi azaltan kantaron yağı, düzenli kullanıldığında saçlara parlaklık kazandırıyor. Aynı zamanda tırnakları güçlendiriyor ve kırılmaların önüne geçiyor. Kırmızı ve Sarı Kantaron Yağı Arasındaki Fark Nedir? Sarı kantaron yağı daha çok hafif yapılı ve çok yönlü kullanıma uygunken, kırmızı kantaron yağı yoğun yapısıyla daha derinlemesine onarım sağlar. Egzama, yanık ve cilt lekeleri gibi ciddi cilt problemlerinde kırmızı kantaron yağı öne çıkar. Sarı Kantaron Yağı Yüze Nasıl Uygulanır? Cilde uygularken dikkatli olunmalı. Akşam saatlerinde, temiz cilde birkaç damla halinde uygulanmalı ve güneşe çıkmadan önce mutlaka güneş koruyucu kullanılmalıdır. Göz çevresinde kullanılmamalıdır çünkü bu bölge cildin en hassas alanıdır. Kullanırken Nelere Dikkat Edilmeli? Güneş ışığına maruz kalmadan kullanın Gözle temas ettirmeyin Alerjik reaksiyonlara karşı ciltte küçük bir alanda test edin Yağlı ciltlerde kullanım sıklığı azaltılabilir SEMA ELMAS
Sarı kantaron yağı, antioksidan ve hücre yenileyici bileşenleri sayesinde yanık, yara, akne ve egzama gibi birçok cilt problemine karşı doğal çözüm sunuyor. Özellikle topuk çatlakları, nasırlar ve sivilce izleri üzerinde olumlu etkileri bulunuyor. 2. Antiseptik ve iltihap giderici:
Bilimsel araştırmalara göre, sarı kantaron ekstraktı iltihapla savaşan genlerin aktivitesini düşürerek antienflamatuar etki sağlıyor. Bu da ağrı, şişlik ve tahriş gibi rahatsızlıklarda etkili bir destek anlamına geliyor. 3. Sindirimi kolaylaştırıyor:
Mide ülseri, şişkinlik ve gaz sorunlarına karşı geleneksel olarak kullanılan sarı kantaron yağı, mide asidini dengeleyerek sindirimi rahatlatıyor. Aynı zamanda hazımsızlık ve kabızlık şikayetlerinde de tercih ediliyor. 4. Depresyon ve stresle mücadelede destekleyici:
İçeriğinde bulunan hiperisin ve hiperforin, beyindeki serotonin seviyesini artırarak hafif ve orta dereceli depresyon semptomlarının hafiflemesine katkı sağlıyor. Uyku düzenini desteklediği ve ruh halini dengelediği de belirtiliyor. 5. Saç ve tırnak sağlığını destekler:
Saç köklerini besleyerek dökülmeyi azaltan kantaron yağı, düzenli kullanıldığında saçlara parlaklık kazandırıyor. Aynı zamanda tırnakları güçlendiriyor ve kırılmaların önüne geçiyor. Kırmızı ve Sarı Kantaron Yağı Arasındaki Fark Nedir? Sarı kantaron yağı daha çok hafif yapılı ve çok yönlü kullanıma uygunken, kırmızı kantaron yağı yoğun yapısıyla daha derinlemesine onarım sağlar. Egzama, yanık ve cilt lekeleri gibi ciddi cilt problemlerinde kırmızı kantaron yağı öne çıkar. Sarı Kantaron Yağı Yüze Nasıl Uygulanır? Cilde uygularken dikkatli olunmalı. Akşam saatlerinde, temiz cilde birkaç damla halinde uygulanmalı ve güneşe çıkmadan önce mutlaka güneş koruyucu kullanılmalıdır. Göz çevresinde kullanılmamalıdır çünkü bu bölge cildin en hassas alanıdır. Kullanırken Nelere Dikkat Edilmeli? Güneş ışığına maruz kalmadan kullanın Gözle temas ettirmeyin Alerjik reaksiyonlara karşı ciltte küçük bir alanda test edin Yağlı ciltlerde kullanım sıklığı azaltılabilir SEMA ELMAS