Merhaba Sevgili Okur,
Kelimelerin yetersiz kaldığı, duyguların, düşüncelerin karmaşık bir hal aldığı, ruhen çöküş yaşadığımız acı dolu günler geçiriyoruz. Deprem bölgesinde olan canlarımıza tez zamanda ferahlık, kaybettiğimiz canlar içinde Allahtan rahmet diliyorum.
Bugün bu yazıyı yazmak, umut dolu konuşmak çok zor olmasına rağmen bunu çocuklarımız ve geleceğimiz için cani gönülden yapmak istedim. Çünkü biliyorum ki, bizim olaylara ve durumlara olan tepkilerimiz, kullandığımız ifadelerimiz, onları tedirgin ya da güvende hissettirmeye sebep olacak.
Sosyal medyada veya farklı mecralarda birçoğumuz “çocuklarımızı uzak tutalım, aman görmesinler, duymasınlar” ya da “bilsinler, görsünler, hayatın gerçekleri” şeklinde birçok açıklama, video vs. mevcut. Hepimiz bir yerlerden bir şeyler elbet gördük, duyduk ve okuduk.
Peki, ne yapmalıyız? Deprem bölgesinde olanlar ayrı, deprem bölgesinde yakını olanlar ayrı, deprem bölgesinden uzakta olup haberleri duyarak yaşayanlar ayrı mı?
Sevgili ebeveynler öncelikle bilmemiz gereken en önemli husus, durumları ve olayları çocuklarımızın yaş gruplarına göre aksettirmek olmalıdır. Bir bebeğe tedirgin yaklaşmamak, korkularımızı ona hissettirmeden sakin temas kurmak gerekirken, 8-10 yaş bir çocuğa da durumun açıklamasını sade bir dille fazla ayrıntıya girmeden anlatmak, depreminde mevsim değişimleri gibi doğal bir olay olduğunu, yeryüzünde bulunan katmanların hareket ettiğini ve bu yüzden sallantı hissettiğimizi anlatmak, karşılaşmamız durumunda alabileceğimiz önlemlerden bahsetmek rahatlatıcı ve güvenli hissettirecektir.
Bizlere sordukları sorularda cevapsız bırakmadan ve üstünü kapatmadan sade, gerçek bir anlatımla cevap vermek kendilerini huzurlu ve güvenli hissetmeleri için önem taşımaktır. Cevap vermediğimiz sorularda kendi hayal dünyalarına göre cevap arayıp korkuya kapılabileceklerini unutmamalıyız.
Dikkat etmemiz gereken bir diğer durum ise çocuklarımızın yanında deprem bölgelerinin olduğu görüntüleri izlememek, boğazımızın düğüm düğüm olduğu haberleri duyduğumuzda “vah vah, ahh” gibi sözlerle tepki vermemek gerekir. Çocuklarımızın umutsuzluğa kapılmasına sebep olmadan kaygı ve endişe yaratmamalıyız.
Kendi yarattığımız fanuslar içinde olaylardan bi haber çocuklar yetiştirmenin de gerçek dünyadan uzak olduğunu düşünüyorum. Yaş gruplarına ve yaşanılan olaylara ( yakınını kaybetmek, deprem anını yaşamak ya da depremden uzak haberlerle yaşamak gibi) göre yapacağımız sade açıklamalar ile yaşanılabilecek zorluklara ve alınacak önemlere yer vermek önemlidir.
Çocuklarımızın yaşanan olaylarda tepkilerimizi modelleyeceğini de bilerek imkanlarımız dahilinde yapacağımız yardımlarda birlikte hazırlıklar yapmak, çocukların uygun olan eylemi gözlemlemesine sebep olacaktır.Kendi oyuncak ve giysilerinden bir kısmını paylaşmaları dayanışma ve yardımlaşma kavramlarının gelişmesini sağlayacaktır.
Farkındalık yaratmak adına yaşam süreci boyunca çocuklarımıza okuyacağımız farklı olay ve durumlara ait kitaplarda olaylara tepkilerini ve ruh durumlarını kontrollü kullanmalarında yardımcı olacaktır. Bu anlamda deprem temalı çocuk kitaplarından bir kaçı da şöyledir: Ren Kitaptan çıkan “Çocuklar Depremden Korkmayın Korunun”, Doğan Egmont Yayınlarından çıkan “ Ada ile Efe Depremde Güvende”, Mandolin Yayınlarından çıkan “ Depremde Kendimiz Nasıl Koruruz?”
Güzel haberler alacağımız bir hafta olması dileğimle.
Sevgilerimle
Çocuk Kitabı Yazarı Işık SARAÇ
YAZARLAR
Yayınlanma: 09 Şubat 2023 - 09:00
SALLANIYORUZ
Merhaba Sevgili Okur, Kelimelerin yetersiz kaldığı, duyguların, düşüncelerin karmaşık bir hal aldığı, ruhen çöküş yaşadığımız acı dolu günler geçiriyoruz
YAZARLAR
09 Şubat 2023 - 09:00
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir