TÜRKİYE TOPLUMUNUN ÇÖZÜM BEKLEYEN ACİL SORUNU: ÖRGÜTSÜZLÜK

Ülkede toplumsal sorunlar hızla çığ gibi büyüyor. Geçim sorunu, konut sorunu, toplumsal barış sorunu, gelir dağılımındaki dengesizlik, işçi ve emekli sorunları, devalüasyon, enflasyon ve zam sorunu, demokrasi ve özgürlükler sorunu, eğitim sorunu, hukuksuzluk ve adalet sorunu, sağlık sorunu, işsizlik sorunu vs. say sayabildiğin kadar. Kısacası toplumumuz, kördüğüme dönüşmüş bir sorunlar yumağı içinde debelenip duruyor. Mevcut debelenme yöntemi sorunları çözmeye yetmediği gibi durumun iyice içinden çıkılmaz bir hal almasına yol açıyor ve freni patlamış damperli kamyon gibi hızla uçuruma doğru yol alıyoruz. Bu kör debelenme ve toplumun aleyhine gidişi ancak ve ancak ortak akıl ve kolektif çabaya dayalı nitelikli bir örgütlenme ile aşabiliriz.
Nitelikli örgütlenme çabasını uzun, orta ve kısa vadeli olarak düşünüp ona göre bir strateji ve bu stratejiye uygun bir yol haritası belirleyip uygulamaya koymak gerekir. Kısa vadeli çalışmada; herkes kapısının önünü temizlemeli. Örneğin emekliler 16.2 milyon emekliyi örgütlemek için var gücüyle çalışırken, işçiler, mülksüzler, işsizler, kadınlar, gençler, köylüler, öğrenciler vs. de kendi alanlarında dernek, sendika, vakıf, platform, sivil inisiyatif vs. kurarak örgütlenme çalışmalarını yürütmelidir. Orta vadeli çalışmada ise aynı alandaki yapıların bir araya gelerek Federatif Çatı ve farklı alanların ortaklaşması ile de Konfederatif Çatılar oluşturulmalıdır. Böylece farklı alanlardaki örgütlerin ortak sorunların çözümü amacıyla koordineli çalışıp birlikte davranmaları sağlanmış olur. Uzun vadeli çalışma ise yaşamın her alanına müdahil olacak bir siyasal partinin oluşturulması ile taçlandırılmalıdır. Sorunların eski yöntemlerle çözülemediğine artık hepimiz tanık oluyoruz. Öyleyse bürokratik ve hiyerarşik örgütlenmeler yerine Doğrudan Demokrasi ve Doğrudan Demokratik Katılımı temel alan bir yatay örgütlenme modelini geliştirmek zorundayız. Bunun anlamı şudur: hiyerarşik dikey ve bürokratik şefler demokrasisi yerine halkın demokrasisini koyarak alternatif çözüm yolları bulmalı ya da tamamen yeni bir patika açmalıyız. Türkiye’nin tüm sorunlarının temelinde yatan meselenin özü örgütsüz bir toplum olmamızdır. Bu durumu doğru tespit ve analiz etmeden palyatif çözümler ve eylemlilikler önermek, meseleyi çözmeye hizmet etmez. Bu yüzden son sözümüz: Bugününüz ve geleceğiniz için örgütlenin diyoruz. Emekliler alanında faaliyet gösteren Emekliler Türkiye Meclisi Sendikal Girişimi daha şimdiden kendi faaliyet alanda bir fikri hegemonya kurmuş durumdadır. Tüm emeklilerin ortak adresi olarak burayı işaret etmekten en ufak bir tereddüt duymuyorum.