109 yıllık siper sanatı: Çanakkale Savaşlarından bir hatıra

Çanakkale Savaşları sırasında İngiliz askerleri tarafından yapılan ve “siper sanatı”nın nadir bir örneği olan 109 yıllık bir bakır levhanın hikayesi, koleksiyoner Eren Ergül tarafından gün yüzüne çıkarıldı.

KÜLTÜR - SANAT

19 Aralık 2024 - 18:05

Hibya Haber Ajansı’ndan Mehmet Bayer’in haberine göre; Eren Ergül’ün araştırmalarına göre, bu bakır levha, 25 Nisan 1915’te Seddülbahir’e yapılan çıkarma sırasında bombardımanla yıkılan deniz fenerinin metal kubbesinden yapılmış. Üzerinde, “Bu parça HMS Prince of Wales ve HMS London gemilerinin açtığı ateşle yok olan Seddülbahir deniz fenerinin kubbesinden yapılmıştır” yazısı ve eseri satın alan askerin adı bulunuyor. Ergül, bunun İngiliz askerleri tarafından savaş sırasında ya da sonrasında yapılarak hatıra olarak kullanıldığını belirtiyor.

“Siper sanatı,” savaş sırasında askerler tarafından yapılan kişisel ve anlamlı objeleri tanımlıyor. Bu tür eserler genellikle top mermisi parçaları veya benzeri savaş malzemelerinden üretiliyor. Ergül, levhanın dairesel bir forma sahip olduğunu ve kalın bir bakır levhadan çekiç darbeleriyle oluşturulduğunu ifade etti.

Benzer parçaların Imperial War Museum ve Australia War Museum gibi koleksiyonlarda bulunduğunu belirten Ergül, bu tabakların kişiselleştirilerek, askerlerin isimlerinin veya bağlı oldukları birliğin adının işlendiğini söyledi. Örneğin, Avustralyalı askerler kanguru veya devekuşu desenleri tercih ederken, bazen hilal ve yıldız gibi semboller de kullanılmış.

Bu sanat eserlerinden biri, 2. Avustralya Sahra Topçu Tugayı’ndan Binbaşı Reginald Lee Rex Rabett’e ait. Rabett, Gelibolu’da görev yaptığı süre boyunca bu eseri satın almış. Çanakkale’deki başarısıyla tanınan Rabett, daha sonra sarılık nedeniyle tahliye edilmiş ve savaşta gösterdiği üstün başarılar nedeniyle İngiltere Kralı tarafından ödüllendirilmiştir.

Eren Ergül’ün Seddülbahir sahilinde bulduğu bu bakır levha, Çanakkale Savaşlarının izlerini ve insan hikayelerini taşımaya devam ediyor. Ergül, bu eseri “savaşın sert koşulları içinde yaratılmış bir sanat eseri” olarak tanımlıyor ve bu tür objelerin savaşın tarihsel ve insani boyutunu anlamak için önemli olduğunu vurguluyor.

Siper sanatı, savaşın yıkıcılığını sanata dönüştüren ve tarih boyunca insanların yaratıcılık gücünü gösteren anlamlı bir miras olarak dikkat çekiyor.

HABER MERKEZİ