Bu kapsamda, ÇOMÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Deniz Canlıları Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde yetiştirilen Homarus gammarus türüne ait ıstakoz yavruları, 109 yıl önce Çanakkale Savaşı’nda batan “HMS Majestic” gemisi enkazına bırakıldı.
Aşırı Avcılık ve Azalan Popülasyonlara Çözüm
Ekonomik değeri yüksek olan ıstakoz türleri, yıllardır aşırı avcılık baskısı altında. Denizlerimizdeki avlanma miktarının son yıllarda 2-3 ton seviyelerine gerilemesi, deniz canlılarının popülasyonunda ciddi bir azalmaya işaret ediyor. Aşırı avcılığın yanı sıra, deniz kirliliği ve habitat bozulması gibi faktörler de bu düşüşte etkili oluyor.
Bu kapsamda, 4 yıl önce başlatılan ıstakoz stoklarını destekleme programı, deniz ekosistemini ve çeşitliliğini iyileştirmeyi amaçlıyor. ÇOMÜ laboratuvarlarında geliştirilen üretim yöntemleri sayesinde, ıstakoz larvalarının %15-20 hayatta kalma oranına ulaşması önemli bir başarı olarak değerlendiriliyor.
Batık Gemiler, Yapay Resiflere Dönüşüyor
“HMS Majestic” gemisi enkazına bırakılan ıstakoz yavruları, 20 metre derinlikte bulunan bu tarihi batıkta doğal bir habitat buluyor. Batık gemiler, zamanla yapay resif haline gelerek denizlerdeki canlı yaşamını ve biyo-çeşitliliği destekleyen alanlara dönüşüyor. Çanakkale Savaşı sırasında batan gemilerin bugün çok sayıda deniz canlısının barındığı ekosistemlere ev sahipliği yaptığı belirtiliyor.
Bu proje, denizlerdeki ıstakoz stoklarını sürdürülebilir akuakültür yöntemleriyle desteklemeyi ve balıkçılığa kapalı alanlarda uygun yaşam koşulları oluşturmayı hedefliyor. T
Yorumlar
Kalan Karakter: