1897 yılında Sancakbeyi Cemil Paşa tarafından, Vitalis Gaptiorele’nin maddi desteğiyle yaptırılan kule, 20 metre yüksekliğinde ve beş katlı mimarisiyle dikkat çekiyor. Kesme taştan kare planlı olarak inşa edilen yapı, yukarı doğru daralan formu ve özgün süslemeleriyle Osmanlı sivil mimarisinin önemli örneklerinden biri.
Kulenin en alt katında bir çeşme bulunurken, her cephesinde saat kadranı bulunan dördüncü kat ve üzerindeki kubbeli köşk bölümü kuleye estetik bir siluet kazandırıyor. Her bir kat, taş işçiliğinin zarafetini yansıtan detaylarla ayrılırken; balkonlar, konsollar, sivri kemerli açıklıklar ve seramiklerle bezeli açıklıklar kuleye tarihi bir karakter kazandırıyor.
Saat kulesinin kitabesinde II. Abdülhamit’e övgü var
Kulenin güney cephesinde yer alan mermer çeşmenin alınlığında, yeşil zemin üzerine altı satır ve yirmi dört kartuş içinde yazılmış bir Osmanlıca kitabe bulunuyor. Kitabede II. Abdülhamit’in tuğrası yer alırken, padişaha övgüler içeren anlamlı beyitler de dikkat çekiyor.
Kentin kalbinde tarihi bir mola
Çanakkale Feribot İskelesi’ne yakın konumuyla kolayca ulaşılabilen Saat Kulesi, bulunduğu meydana da adını veriyor. Çanakkale’yi keşfe çıkanlar için kısa bir soluklanma noktası olan yapı, fotoğraf tutkunları için de popüler bir kare olarak öne çıkıyor.
Zarif mimarisi, tarihi geçmişi ve sembolik değeriyle Çanakkale Saat Kulesi, geçmişle bugün arasında kurduğu güçlü bağ sayesinde ziyaretçilerini sadece zamana değil, tarihe de tanıklık etmeye davet ediyor.
HABER MERKEZİ