Balıkesir'in İvrindi ve Altıeylül ilçelerinde 16 köyü etkilemesi beklenen CVK Madencilik AŞ’ye ait Altın-Bakır Maden Ocağı projesi, yargı kararıyla iki kez iptal edilmesine rağmen revize ÇED raporuyla yeniden gündeme geldi. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Derneği, TEMA ve köylülerin açtığı davalarla iki kez "ÇED Olumlu" kararı iptal edilen proje için, şirket 2009/7 sayılı genelgeye dayanarak revize rapor hazırladı.
Projenin geleceğini belirleyecek olan İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda gerçekleştirildi.

Toplantı öncesinde Bakanlık önünde toplanan çevreci aktivistler, köylüler ve siyasiler, ortak bir basın açıklamasıyla projeye sert tepki gösterdi. Basın açıklamasını okuyan Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Derneği Başkanı Süheyla Doğan ve Gökçeyazı Türkmen Dağı Çevre Koruma Derneği Başkanı Dilek Yalçın, şu hayati uyarıyı yaptı:
"Balıkesir her gün sallanıyor! Gökçeyazı fay hattı yakınında maden açılması cana kasıt demektir. Kabul edilemez! Hiçbir kamu yararı bulunmayan, köylünün canını ve malını, tüm yaşamı tehdit eden cvk altın bakır madeni projesi acilen durdurulmalıdır! Yeni çed süreci sonlandırılarak proje iptal edilmeli ve alan rehabilite edilmelidir."
Çevreci kuruluşlar, yeni ÇED sürecinin sonlandırılarak projenin tamamen iptal edilmesini ve alanın rehabilite edilmesini talep etti.

Süheyla Doğan, mahkeme kararıyla iptal edilen önceki ÇED raporlarındaki hataların ve eksikliklerin revize raporda da aynen devam ettiğini belirtti. Raporda tespit edilen başlıca sorunlar arasında;
"Bu projeye ilişkin DSİ format görüşünde izin verilmediği halde projede açık ocakta ve atık depolama alanında yeraltı suyu seviyesinin altına inileceği görülmektedir. ÇED Raporu, DSİ’nin format görüşüne aykırıdır ve bu durum kabul edilemez.
Su teminine, sulama hattının korunmasına ve diğer rezervlerin işletilmesine yönelik planlar projeye entegre edilmemiştir.
Proje etki alanında bulunan Sulak Alan ve Büyük Ova dikkate alınmamıştır.
Yerleşim yerleri (Çamköy, Sarıalan, Gökçeyazı) ve Dallımandıra Göleti’nin ÇED alanına mesafesi ÇED Raporunda yanlış ve eksik verilmiştir.
ÇED Sağlık Koruma Bandı ve İşletme Alanı içinde meskenler bulunmaktadır. Bu konu halktan gizlenmiş, bilgilendirme yapılmamıştır.
Çalışma Ruhsatı ve 2009/7 kapsamında hazırlanan ÇED’de Sağlık Koruma Bandı genişletilmiş ancak ÇED işletme alanlarının yeni durumu verilmemiştir. Diğer yandan ÇED alanı değiştirilmediğinden, Sağlık Koruma Bandı içinde meskenlerin bulunmasına ilişkin hukuka aykırılık giderilmemiştir.
1 no.lu Açık Ocak sınırında, ÇED projesinde taahhüt edilen 40 m Sağlık Koruma Bandı mesafesine uyulmamasına ilişkin hukuka aykırılık 2009/7 ÇED’inde giderilmemişir. Açık Ocağın yeri değiştirilmedikçe, 40 metre sağlık bandına uyulması mümkün değildir.
Sahada gerçekleştirilmiş arama çalışmaları (sondaj vb.) projede verilen ocak alanlarının planlaması için yeterli değildir.
Görünür rezerv dışındaki alanların da işletilmesi planlanmıştır.
ÇED’de, geniş yayılıma sahip yeraltı ocağı izdüşüm alanlarının bütünü değil sadece çok küçük bölümü planlanmış ve etüt edilmiştir. Geniş yayılımlı yeraltı işletmeleri ve bu doğrultuda yapılacak patlatma, susuzlaştırma ve dolgu etkisi değerlendirilmemiştir.
İşletme planlamasında ruhsattaki diğer rezervler (gümüş, kurşun, çinko) yok sayılmıştır.
Bağlantı yolu ÇED’de verilenden farklıdır ve büyük ova ve meradan geçirilmiştir.
İşletme izni ve çalışma ruhsatı gibi gerekli izinler tamamlanmadan faaliyete geçilmiş, özel mülklere giriş engellenmiş, taşkın kullanımı yapılmıştır
Bütün ocak için sadece 30 metre derinliğindeki jeoteknik sondaj verisi esas alınmıştır.
Stabilite hesaplarında yeraltı suyu puanlaması gerçeğe aykırı şekilde “tamamen kuru” duruma göre yapılmış; depremli durum için güvenlik katsayıları 1,2’nin altına düşen bölgeler ise güvenli kabul edilmiştir.
Raporda 4 metre olacağı belirtilen bitkisel toprak depolama yüksekliğinin ayrılan alana ve depolanacak toprak miktarına bakıldığında 9 metreyi geçeceği görülmektedir.
Flora-fauna ve hidrojeolojik gözlem dönemleri yetersizdir.
Tarım alanları ile ilgili olarak acele kamulaştırma kararı hakkında yürütmeyi durdurma kararı alınmıştır. Bu nedenle tarım alanlarında faaliyet yapılmaması, ÇED alanından çıkartılması gerekir.
Açık ocak alanı yerleşim yerlerine, Sarıalan köyüne çok yakındır. Açık ocakta yapılan patlatmalar nedeniyle Sarıalan’da bazı vatandaşların evlerinde hasar meydana gelmiştir. Vatandaş CİMER üzerinden Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na şikayette bulunmuş, gelen yanıtta, ÇED Raporu’nun iptali nedeniyle proje alanında faaliyette bulunulmadığı belirtilmiştir. Oysa şirket alanda oldukça riskli bir şekilde çalışmaya devam etmektedir. Bu durum, sağlık koruma bandının ne denli yetersiz olduğunu kanıtlamıştır." gibi kritik noktalar yer aldı.
İDK toplantısına, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Derneği Başkanı Süheyla Doğan, Gökçeyazı Derneği Başkanı Dilek Yalçın, TEMA Vakfı temsilcisi Onur Küçük, Gökçeyazı köylüleri ve destek için gelen Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal katılarak itirazlarını dile getirdi.
Yorumlar
Kalan Karakter: