Çanakkale Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nde 6+3 serada çalışan 5 üretici kadın ile emek vermek üzerine konuştuk. Tohumdan başlayan serüvene yol boyunca eşlik eden üretici kadınlarımız, şehrin çehresini güzelleştirmenin ve üretim yapmanın onları canlı tuttuğunu söyledi.
Kadın olmanın güzel yanı da kötü yanı da var
7 senedir belediyenin seralarında çalışan 2 çocuk annesi Zeycan Yaman, “Üretiyoruz, daldan başlayıp büyük ağaç haline getiriyoruz. Çalışarak büyüttüm çocuklarımı, kreşlerde ve yanımda büyüdüler. Zor bir süreçti. Kadın olmanın güzel yanları da zor yanları da var. Güzel yanı anne olmak. Çocuklarım için her şeyi yaparım. Zor yanı, hem çocuk büyütüp hem çalışmak. Gerçekten zordu, hala da zor.
Maddi olarak, çalışmasanız sıkıntı oluyor. Mecbur çalışıyoruz. İşimi ve üretmeyi çok seviyorum. Yaptığım şeylerin gösterişli olmasını seviyorum. Bir ben değil, diğer arkadaşlarım da öyle. Yetiştiği zaman mutlu, kuruduğu zaman da bir o kadar mutsuz oluyoruz. Bütün kadınların, 8 Mart Kadınlar Günü kutlu olsun” ifadelerini kullandı.
Üretim yapıyoruz, işimiz çok zevkli
10 yıl boyunca Çanakkale Belediyesi’nde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını ancak Park ve Bahçeler’de yapılan işi çok beğendiği için buraya geçiş yaptığını söyleyen Demet Akyel, “Son bir yıldır da buradayım. Üretim Departmanı’ndayım, üretim yapıyoruz. Ben seradayım. İşimi seviyorum çünkü burada üretim yapıyoruz. O yüzden de çok zevkli bir iş. Kadınlar olmasa dünya yok olur.
Ülke geneline baktığımızda aslında kadınlar hala ikinci sınıf vatandaş ama Çanakkale Belediyesi’nin gözünden baktığınızda kadınlar gerçekten birinci sınıf vatandaş. Hatta olmazsa olmazlarından. Çünkü biz burada sadece üretim yapıyoruz ama genel olarak bütün belediyede sadece bence kadınlar üretim yapıyor. Erkekler sadece yardımcı oyuncu rolünde. Sağ olsun onlar da eksik olmasınlar ama biz olmazsak, olmaz. Tüm emekçi kadınlarımızın, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun” şeklinde konuştu.
Üretiyoruz ve mutlu oluyoruz
3 yıl sezonluk ve 4 yıl devamlı olarak üretim yaptığını aktaran Havva Koç, “Üretim üzerine çalışıyorum ve ayrıyeten tohum ekme işi bende. Üretiyoruz ve çok mutlu oluyoruz. Bazen ölenler oluyor, o zaman üzülüyoruz tabii. İşimi çok seviyorum. Çalışmasam zaten hasta olurum. Ben hastayken dahi buraya gelmiştim. O zaman müdürlerimiz git demişti, gitmemiştim. Pandemide de hep geldim. Çalışmasam, hasta olurum. Önceden köydeydim, o zamanlar hep bahçedeydim. Çocuklarım yanımda büyüdü diyebilirim. Oğlum o zamanlar 2 yaşındaydı, şimdi ise 28 yaşında.
Kadınların sosyal hayatı, yok denecek kadar az bence. Bilhassa kırsal kesimdekilerin. Ne çocuklarına zaman ayırabiliyorlar ne işine ne evine. Biz otel gibi eve girip-çıkıyoruz diyebilirim. Adamlar bu yönden daha şanslı. Hem evde çalış, hem dışarıda çalış… Böyle bizim hayatımız. Şimdiki nesil biraz daha farklı diyebilirim çünkü eski sıkıntıları çekmiyorlar. En ufak şeyde isyan ediyorlar, bizim o isyan lüksümüz yoktu. 2 tane çocuk ile… Biz hem onları büyütüp hem çalışmak zorundaydık. Bütün kadınların günü kutlu olsun” dedi.
Kadınların hayatı zor, kadınlar emekçi…
5 senedir burada çalışan 56 yaşındaki 2 çocuk annesi Hülya Toğral, ”Eşim engelli, mecburum çalışmaya. 8 sene bir çiçekçinin yanında çalıştım. Orda sigortamı yatırmamışlar. Bıraktım, buraya başvurdum ve çıktı. İşimden çok memnunum, çelikten üretim yapıyoruz. Kadınların hayatı zor, hep emekçi kadınlar. Sürekli çabalamak zorundayız, bir de eşin evi geçindiremediğinde daha zor. Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun” sözlerini söyledi.
Etrafı güzelleştiriyoruz
Parklara ve bahçelere üretim yaptıklarının altını çizen Hanife Atalay, “Üretimini, dikimini, bakımını, sulamasını biz yapıyoruz. İşimi çok severek yapıyorum. Şehrimize bir şeyler kazandırmak çok güzel. Etrafı güzelleştiriyoruz. Kendi adıma da çok mutluyum çünkü ben 40 yaşında çalışmaya başladım. Bana ön ayak oldular, çok sağ olsunlar. Kendi paramı kazanmanın mutluluğundayım. Keşke daha önce de çalışsaymışım.
Bütün kadınlara, mutlaka kendi paralarını kazanmalarını tavsiye ederim. İnsan, ileriye daha iyi bakıyor. Çok güzel bir şey. Bu vesileyle bütün kadınların, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyorum” ifadelerini kullandı.
[embed]https://youtu.be/RDjZM1lJe-Y[/embed]
Özel Haber: Sevi Gözay Uğurlu

7 senedir belediyenin seralarında çalışan 2 çocuk annesi Zeycan Yaman, “Üretiyoruz, daldan başlayıp büyük ağaç haline getiriyoruz. Çalışarak büyüttüm çocuklarımı, kreşlerde ve yanımda büyüdüler. Zor bir süreçti. Kadın olmanın güzel yanları da zor yanları da var. Güzel yanı anne olmak. Çocuklarım için her şeyi yaparım. Zor yanı, hem çocuk büyütüp hem çalışmak. Gerçekten zordu, hala da zor.


10 yıl boyunca Çanakkale Belediyesi’nde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını ancak Park ve Bahçeler’de yapılan işi çok beğendiği için buraya geçiş yaptığını söyleyen Demet Akyel, “Son bir yıldır da buradayım. Üretim Departmanı’ndayım, üretim yapıyoruz. Ben seradayım. İşimi seviyorum çünkü burada üretim yapıyoruz. O yüzden de çok zevkli bir iş. Kadınlar olmasa dünya yok olur.


3 yıl sezonluk ve 4 yıl devamlı olarak üretim yaptığını aktaran Havva Koç, “Üretim üzerine çalışıyorum ve ayrıyeten tohum ekme işi bende. Üretiyoruz ve çok mutlu oluyoruz. Bazen ölenler oluyor, o zaman üzülüyoruz tabii. İşimi çok seviyorum. Çalışmasam zaten hasta olurum. Ben hastayken dahi buraya gelmiştim. O zaman müdürlerimiz git demişti, gitmemiştim. Pandemide de hep geldim. Çalışmasam, hasta olurum. Önceden köydeydim, o zamanlar hep bahçedeydim. Çocuklarım yanımda büyüdü diyebilirim. Oğlum o zamanlar 2 yaşındaydı, şimdi ise 28 yaşında.


5 senedir burada çalışan 56 yaşındaki 2 çocuk annesi Hülya Toğral, ”Eşim engelli, mecburum çalışmaya. 8 sene bir çiçekçinin yanında çalıştım. Orda sigortamı yatırmamışlar. Bıraktım, buraya başvurdum ve çıktı. İşimden çok memnunum, çelikten üretim yapıyoruz. Kadınların hayatı zor, hep emekçi kadınlar. Sürekli çabalamak zorundayız, bir de eşin evi geçindiremediğinde daha zor. Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun” sözlerini söyledi.

Parklara ve bahçelere üretim yaptıklarının altını çizen Hanife Atalay, “Üretimini, dikimini, bakımını, sulamasını biz yapıyoruz. İşimi çok severek yapıyorum. Şehrimize bir şeyler kazandırmak çok güzel. Etrafı güzelleştiriyoruz. Kendi adıma da çok mutluyum çünkü ben 40 yaşında çalışmaya başladım. Bana ön ayak oldular, çok sağ olsunlar. Kendi paramı kazanmanın mutluluğundayım. Keşke daha önce de çalışsaymışım.
