Ayvacık Belediye Başkanı Mesut Bayram ve Küçükkuyu Belediye Başkanı Cengiz Balkan, Büyükhüsun'da yapılması planlanan Jeotermal Enerji Santralına karşı olduklarını belirterek yöre halkına destek verdiler.
Assos civarında yapılmak istenen Jeotermal Enerji Santralına karşı olduğunu belirten köylüler, dün bir eylem gerçekleştirdiler. Ege ve Marmara Belediyeler Birliği Müdürü İmam Bakır Damar, İl Genel Meclisi üyesi Şerafettin Alkan, Belediye Meclis üyesi Selçuk Şahin, Ayvacık CHP ilçe başkanı Emre Öz ve CHP örgütünün, yöre halkının ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği üyelerinin katıldığı eylemde, önce bir basın açıklaması gerçekleştirildi. CHP ilçe Başkanı Emre Öz’ün konuşmasının ardından yapılan konuşmada Çanakkale Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün konu ile ilgili son günlerde yapmış olduğu yazılı açıklamaya yanıt verildi. Eyleme katılan Küçükkuyu Belediye Başkanı Cengiz Balkan da, bir konuşma yaparak bölgede JES istemediklerini dile getirdi. Yapılan eylemde şu ifadelere yer verildi;
JEOTERMAL TEMİZ BİR ENERJİ KAYNAĞI DEĞİL
''Turistik alanda enerji üretimi için verilen işletme ruhsatı geçersizdir. İptal edilmelidir. İlgili imar planlarında bölge turizm alanı olarak gösterilmektedir. Jeotermal enerji üretim tesisi kurulabilmesi için plan değişikliği yapılması şarttır. Plan değişikliği yapılmadan enerji üretim faaliyetleri için verilen işletme ruhsatı geçersizdir. Hukuki değer taşımaz. İptali gerekir. “ÇED Gerekli Değil” kararına dayanak oluşturmaya yeter teknik veri mevcut değildir. 2008 yılından beri el değiştirmelerle işleyen arama süreçleri esnasında ruhsat alanı içinde açılan ve sadece 38 derece çamur sıcaklığına ulaşılabildiği için kapatılan bir kuyunun varlığı işletme ruhsatı çıkarılmasına ve sondaj projesi için verilen “ÇED Gerekli Değil” karanına dayanak olarak gösterilmiştir. Bu durum alanda yeterli kapasiteye sahip kaynak rezervinin varlığını ispatlamaktan uzaktır. Tam aksine rezervin mevcut olmadığını düşündüren niteliğiyle projeyi dayanaksız kılmaktadır. Jeotermal kaynağa sahip olduğu kuşkulu bir alanda işletme ruhsatı ve “ÇED Gerekli Değil” kararı verilmesi hukuka aykırıdır."
PROJEYE İTİRAZ EDİLMEDİĞİ BEYANI GERÇEĞİ YANSITMIYOR
''Müdürlük bugüne kadar projeye itiraz edilmediğini söylerken neyi kastediyor. “ÇED Gerekli Değil” kararı; halkı bilgilendirme toplantıları ile bireylere aşamalı idari ve hukuki itiraz olanakları sunan ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) sürecini bertaraf etmeyi amaçlayan bir karar değil midir. Bir yandan halkın bilgilenmesine de, itiraz etmesine de gerek yok mahiyetinde bir karar vereceksiniz, öte yandan bak işte halk ta itiraz etmedi diyerek işlemin onay gördüğünü ima etmeye çalışacaksınız. Bu ne yaman çelişki böyle?... ‘İtiraz eden olmadı’ ifadesinin gizli öznesi halk değil, tarım, hayvancılık, kültür ve turizm ile ekolojik yaşam doğal denge gibi konularda halkın menfaatlerini görmezden gelerek “olur”ları alınan idari birimlerdir. Aydın’da “daha fazla Jeotermal ruhsatı verilmesin” diyen DSİ genel müdürlüğüne rağmen kurumun yerel birimi durumundaki 252. Şube Müdürlüğü’nden ve sondaj noktasının yanıbaşında bulunan ve korunması gereken kültür envanterine de girmiş dolmenleri görmezden gelen Kültür ve Turizm Müdürlüğü gibi ilgili bütün idari birimlerden projeye “olur” alınmış olmasında yansıyan Jeotermal hayranlığı anlaşılır bir durum değildir."
HALK PROJEYE OY BİRLİĞİ DÜZEYİNDE İTİRAZ ETTİ
"Müdürlük basına yansıyan haberler nedeniyle açıklama yapma gereği duyulduğunu ifade etmiştir. Söz konusu haberlerin tamamı proje ve “ÇED Gerekli Değil” kararına yönelik itirazların en üst düzeyde yani mahkemeler nezdinde dava açmak suretiyle ifade edildiğini kamuoyuna duyuran haberlerdir. Üstelik dava bu alanda rekor sayılacak katılımla açılmıştır. Geniş bir kesimi temsil eden dernekler ve kamu tüzel kişileriyle birlikte 115 kişi davacı olmuştur. Her davacının ailesi adına da hareket ettiği gerçeği karşısında yöre halkının mümkün olan en kısa süre içinde ve neredeyse oybirliği halinde itiraz ettiği tartışma götürmez bir gerçektir. Vakit geç değil. Valiliğimizin konuyu bir kere daha etraflıca ele alarak, bölgemizin doğal ve kültürel değerleri için ölümcül ve dönülmez zararlara neden olacak bu proje için verilmiş tüm izin ve ruhsatları yol yakınken iptal etmesinde tarifsiz derecede kamu yararı olduğunu düşünüyoruz... Temiz bir doğa ve temiz bir gelecek için gerekenin yapılmasını umuyor ve diliyoruz."
JEOTERMAL TEMİZ BİR ENERJİ KAYNAĞI DEĞİL
''Turistik alanda enerji üretimi için verilen işletme ruhsatı geçersizdir. İptal edilmelidir. İlgili imar planlarında bölge turizm alanı olarak gösterilmektedir. Jeotermal enerji üretim tesisi kurulabilmesi için plan değişikliği yapılması şarttır. Plan değişikliği yapılmadan enerji üretim faaliyetleri için verilen işletme ruhsatı geçersizdir. Hukuki değer taşımaz. İptali gerekir. “ÇED Gerekli Değil” kararına dayanak oluşturmaya yeter teknik veri mevcut değildir. 2008 yılından beri el değiştirmelerle işleyen arama süreçleri esnasında ruhsat alanı içinde açılan ve sadece 38 derece çamur sıcaklığına ulaşılabildiği için kapatılan bir kuyunun varlığı işletme ruhsatı çıkarılmasına ve sondaj projesi için verilen “ÇED Gerekli Değil” karanına dayanak olarak gösterilmiştir. Bu durum alanda yeterli kapasiteye sahip kaynak rezervinin varlığını ispatlamaktan uzaktır. Tam aksine rezervin mevcut olmadığını düşündüren niteliğiyle projeyi dayanaksız kılmaktadır. Jeotermal kaynağa sahip olduğu kuşkulu bir alanda işletme ruhsatı ve “ÇED Gerekli Değil” kararı verilmesi hukuka aykırıdır."
PROJEYE İTİRAZ EDİLMEDİĞİ BEYANI GERÇEĞİ YANSITMIYOR
''Müdürlük bugüne kadar projeye itiraz edilmediğini söylerken neyi kastediyor. “ÇED Gerekli Değil” kararı; halkı bilgilendirme toplantıları ile bireylere aşamalı idari ve hukuki itiraz olanakları sunan ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) sürecini bertaraf etmeyi amaçlayan bir karar değil midir. Bir yandan halkın bilgilenmesine de, itiraz etmesine de gerek yok mahiyetinde bir karar vereceksiniz, öte yandan bak işte halk ta itiraz etmedi diyerek işlemin onay gördüğünü ima etmeye çalışacaksınız. Bu ne yaman çelişki böyle?... ‘İtiraz eden olmadı’ ifadesinin gizli öznesi halk değil, tarım, hayvancılık, kültür ve turizm ile ekolojik yaşam doğal denge gibi konularda halkın menfaatlerini görmezden gelerek “olur”ları alınan idari birimlerdir. Aydın’da “daha fazla Jeotermal ruhsatı verilmesin” diyen DSİ genel müdürlüğüne rağmen kurumun yerel birimi durumundaki 252. Şube Müdürlüğü’nden ve sondaj noktasının yanıbaşında bulunan ve korunması gereken kültür envanterine de girmiş dolmenleri görmezden gelen Kültür ve Turizm Müdürlüğü gibi ilgili bütün idari birimlerden projeye “olur” alınmış olmasında yansıyan Jeotermal hayranlığı anlaşılır bir durum değildir."
HALK PROJEYE OY BİRLİĞİ DÜZEYİNDE İTİRAZ ETTİ
"Müdürlük basına yansıyan haberler nedeniyle açıklama yapma gereği duyulduğunu ifade etmiştir. Söz konusu haberlerin tamamı proje ve “ÇED Gerekli Değil” kararına yönelik itirazların en üst düzeyde yani mahkemeler nezdinde dava açmak suretiyle ifade edildiğini kamuoyuna duyuran haberlerdir. Üstelik dava bu alanda rekor sayılacak katılımla açılmıştır. Geniş bir kesimi temsil eden dernekler ve kamu tüzel kişileriyle birlikte 115 kişi davacı olmuştur. Her davacının ailesi adına da hareket ettiği gerçeği karşısında yöre halkının mümkün olan en kısa süre içinde ve neredeyse oybirliği halinde itiraz ettiği tartışma götürmez bir gerçektir. Vakit geç değil. Valiliğimizin konuyu bir kere daha etraflıca ele alarak, bölgemizin doğal ve kültürel değerleri için ölümcül ve dönülmez zararlara neden olacak bu proje için verilmiş tüm izin ve ruhsatları yol yakınken iptal etmesinde tarifsiz derecede kamu yararı olduğunu düşünüyoruz... Temiz bir doğa ve temiz bir gelecek için gerekenin yapılmasını umuyor ve diliyoruz."
