''ÇED gerekli değildir'' kararına karşı dava açıldı

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından Lapseki'nin Çataltepe Köyü'nde yapılmak istenen maden projesine alınan “ÇED gerekli değildir” kararına karşı dava açıldı.

Lapseki'nin Çataltepe Köyü yakınlarındaki bir metalik madencilik projesi için Marmotek A.Ş., Çanakkale Madencilik'in “ÇED Muafiyeti” alarak yıllardır işlettiği bir ruhsat alanı içerisinde yer alan ikinci bir alanda faaliyette bulunmak istemesine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından “ÇED Gerekli Değildir” kararı verildi. Verilen bu kararın ardından Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından oluşturulan koordinasyon heyeti tarafından yapılan incelemelerde, madenin gerek Nusratiye sulama Göleti’ne yakın konumda olması, gerek derelere yakın olması ve yer altı sularını kirletme ihtimali nedeniyle ÇED raporunun gerekli olduğu kararlaştırıldı. Alınan kararın ardından Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve köyde yaşayan bir vatandaş tarafından iki davacı ile ÇED’in gerekli olduğuna dair dava açıldı.

“Birlikten yine kuvvet doğduğunu bir kez daha gördük”

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Proje alanı, Tarim İl Müdürlüğü ve Orman Bölge Müdürlüğünün görüşleri doğrultusunda küçültülmek zorunda kalınarak tarım alanlarını ve köyün yerleşim alanı ve yollarını ve gelir getirici orman statülü alanları dışarda bırakacak şekilde küçültülmüş. Ancak yine de gölet ve derelere oldukça yakın. Şantiye sahasının içinden dere geçiyor Hatta proje tanıtım dosyası da itiraf ediyor ki mevcut madencilik faaliyeti dere yataklarını doldurmuş. Yakınlarında bir sürü sulama göleti var. Ayrıca bir sürü de arkeolojik alanlar. Zamanında antik çağ madenciliği de yapılmış. Zaten yıllardır bölgeyi kirleten kurşun, çinko, bakır madeni proje için ÇED gerekli değildir kararı mı olur? Üstelik maden, Nusratiye sulama Göletinin hemen dibinde. Tabi ki davamızı açtık. ‘ÇED gerekli’ dedik. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, elinden gelse tüm madencilik ve enerji projelerine “ÇED Gerekli Değildir” kararı verecek ve tüm bu yatırımlardan vatandaşın haberdar olmaması ve itiraz edememesi için elinden geleni yapacak. Proje ile ilgili kararı duyduktan sonra Kazdağları Dayanışması'ndan arkadaşlarımızla etkilenen köylere gittik ve köylülerle konuştuk. Gördük ki, mevcut maden zaten köylüleri canından bezdirmiş. Köylerin içinden son sürat üstü açık geçen kamyonlar, dere yataklarına atılmış atıklar, derelere hiç bir işlem görmeden atılan madenden boşaltılan kirli sular. Bölgede su kaynaklarında arsenik seviyesinde yükselme ile ilgili bilgiler... Çeşmelerden akan bulanık sular... Maden alanı 25 hektarın üzerinde, buna rağmen yönetmelik kapalı ocak terimine yer vermediği için 25 hektar üzerindeki alanlarda bile kapalı yer altı işletmesi diye ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararları... Sanki yeraltı ocaklar çevreyi kirletmeyecek mi? Koordinasyon ekibimize, dava dosyası İçin maden teknik raporu için Maden Yüksek Mühendisi Esenay Hacıosmanoğlu'na, bilimsel makalelerinden yararlandığımız Prof. Dr. Murat Türkeş ve Prof. Dr. Kenan Kaynaş’a, kısa süre içinde harika bir dava dilekçesi hazırlayan gönüllü avukatımız sevgili Ahmet Ozan Yılmaz'a sonsuz teşekkür ediyoruz. Birlikten yine kuvvet doğduğunu bir kez daha gördük.”