Kirazlı-Balaban’da madencilik faaliyetlerinde bulunan ve gelen yoğun tepkilerin ardından ruhsatı durdurulan Alamos Gold şirketi tarafından geçtiğimiz gün basın açıklaması düzenlenmiş ve süreçle ilgili açıklamalarda bulunulmuştu. Dün basın toplantısı düzenleyen Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın hedefinde Kanadalı Alamos Gold şirketi vardı. Sürece dair değerlendirmelerde bulunan Başkan Gökhan; “Çanakkale halkını satın alamazsınız” dedi.
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın, dün düzenlediği basın toplantısının hedefinde Alamos Gold ve iştiraki Doğu Biga Madencilik vardı. Doğu Biga şirket sözcüsü Çağın Şen'in yaptığı açıklamaları değerlendiren Gökhan; "O kadar madem eğitim vermişler çalışanlarına, neden işten çıkartıyorlar? Diğer iştiraklerinde çalıştırsınlar" dedi. Sosyal medya üzerinden sponsorlu paylaşımlarda maden firması tarafından işten çıkartılan işçilerin sorumlularının kendileri gibi gösterildiğini ve hedef haline getirildiklerini açıklayan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan; "Halkın yararına yaptığımız hiçbir şeyden korkmayız, kimseye de verilmeyecek hesabımız yoktur. Bu konuda bizi hedef yapan, tehdit ve şantajlarda bulunanlarla ilgili de suç duyurusunda bulunacağız" dedi. Başkan Gökhan’ın basın toplantısında şu ifadeler ön plana çıktı… “Ben kimseye işçi çalıştırma taahhüdü vermedim”
“Dün bir şirket sözcüsü ve müdürü basın toplantısı yapmış. Bunun için açıklama yapma ihtiyacı duyduk. Ruhsatların yenilenmemesi karşısında şirketlerinin üzüntü içerisinde olduğunu belirtmiş. Bizde mutluluk içerisindeyiz. Onlar üzüntü duyabilir ama bizde sevinç duyuyoruz. Şimdilik en azından Sayın Bakan’ın Milletvekilimize bu konuda duyarlılıklarının olduğu ve ruhsatın tepkilerin karşısında yenilenmeyi düşünmediklerini ifade etmiş. Ben bu konuda teşekkür ettim. 13 Ekim’de yenilenmesi gereken ruhsat yenilenmiş değil. Yenilenmeyeceğini düşünüyorum ve öyle umuyorum. Bu süreçte ilgili firma elbette ki ruhsatın yenilenmesi için bir takım girişimlerde bulunabilir. Ancak şu ana kadar bunu başaramamış olması sonucunda bizi tehdit etmeye başladı. Orada işten çıkartılan işçilerle tehdit ediyor. 200 işçi çıkartılıyormuş ve bunun sorumlusu bizmişiz. Ben kimseye işçi çalıştırma taahhüdü falan vermedim. Başka işletmeleri var bu işçileri oralarda istihdam edebilirler. Bu onların sorunu. Vermiş oldukları sözlerini yerine getirmemiş olmanın telaşı içerisine düştüler diye düşünüyorum.” “Çanakkale halkının sağlığı için mücadele etme görevim var” “Neden sadece bizim işletmemize karşı duruluyor da başka şirketlere karşı duruluyor? Diye bir soru sormuş… Bunu birçok kez anlattık. Biz bütün yöredeki siyanürlü altın işletmecilerine karşıyız. Aşağı yukarı 44 bin 400 hektar alanda ruhsatlandırma var. Şu anda bir tek Balaban’da işletmeye hazırlanma var. Birde Eczacıbaşı’nın işleteme hazırlığı var. Bunların hepsine bir karşıyız ve bu konudaki bütün mücadelelerin içerisinde yer aldık. Hatta davalara müdahil olduk. Bu bizim yöremizin sorunu. Kirazlı bölgesindeki işletme tamda Çanakkale bölgesini ilgilendiriyor. Çünkü beni su havzamın tepesindeki bir işletmeden bahsediyoruz. Burası benim içme suyu kaynağım ve havam. Benim firmaya karşı bir düşmanlığım yok ancak bu mücadeleyi Çanakkale halkım adına veriyorum çünkü bu benim görevim. Ben Çanakkale’de halkımın esenliği, sağlık güvenliğine karşı tedbir almak ve mücadele etmek zorundayım. Nasıl sağlıklı içme suyu vermek zorundaysam, altyapısının vermek zorundaysam, insanların nefes alma alanlarını yapmak zorundaysam Çanakkale halkının sağlığı için mücadele etme görevim var.”
“Bu bize bir hakarettir” “Parayla satın alabiliriz sanıyorlar. Herkesi satın alabilirsiniz ama Çanakkale halkını satın alamazsınız. Biz başka yerlerin insanlarına benzemeyiz. Bu konuda yalan söylemiyoruz. İnsanlarımızı aydınlatıyoruz. Doğruları söylüyoruz. Burada biz 25 milyon TL’lik yatırım yaptık diyor, burs imkanları verdik, okullarda yatırımlar yaptık, çöp kutuları verdik, yol yaptık diyor. Bende 151 Milyon dolar peşin aldınız. Bunun sadece 25 Milyonunu vermişsiniz. Harcadıklarınızın hepsini gider olarak yazıyorsunuz. 865 Milyon TL, 151 Milyon Dolar peşin aldınız. Bizi para ile satın alma noktasında olamazsınız. Bu bize bir hakarettir. Bana yaptığın iyiliği söyleme, verdiğin zarar, kestiğin ağaçlar, tahrip ettiğin doğa, oluşturduğu riskler… Benim tepemden çekil.” “Sosyal medyada yer alan paylaşımlar bir suçtur” Sosyal medyada yayınlanan, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve Çanakkale Belediyesi fotoğraflarının paylaşıldığı sponsorlu gönderileri salondaki basın mensuplarına gösteren Başkan Gökhan, bu durumun hedef gösterme ve suç olduğunu belirtti. Gökhan: “Beni istedikleri kadar tehdit edebilirler. Her şeyi yapabilirler. Sosyal medyada yer alan paylaşımlar bir suçtur. Fotoğraflarımızı koymak sureti ile hedef gösterilmek suçtur. Bunlarla ilgili suç duyurusunda bulunuyoruz. Bunlar sponsorlar. Yanlarında sponsor yazıyor. Biz bu konuda halkın temsilcisiyiz ve halkın yararına yaptığımız hiçbir şeyden korkmayız. Her şeyin hesabını veririz. Şantaj noktasında bunu bu şekilde ortaya koyanlara karşı suç duyurusunda bulunacağız. Doğru yaptığım işten korkmam. Çanakkale halkının menfaatini koruyorum. Bunu korumak suçsa buna karşı davalar açılır. Sonuna kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz.” dedi. “Dilsiz şeytanlar hesap verecekler”
“Kanadalı firmalar bulundukları yede de Kanada’yı temsil etmeleri gerekir. Gibi bir tespit olduğunu biliyorum. Firma sözcüsü 15 yerde maden olduğunu e bunların kurulmasının çok rahat olduğunu söylüyor. Evet çok rahat parayı veriyorsun ruhsatı alıyorsun. Gayet güzel. Denetim yok, Neden Türk halkı için ölüm mukadderat, kader. Ne yapalım dumandan zehirlenerek ölmek kader, göçük altında ölmek kader, yurtta yangında ölmek takdiri ilahiymiş. İnsandan bahsediyoruz. Yetkili olup da insanın yaşamının tehlikeye atılmasına göz yumanlar teki tarafta bunun hesabını vereceklerdir. Yetkisi insanın sağlığı için kullanmayanlar, dilsiz şeytanlar hesap verecekler. Bende bu hesabı vermemek için bu mücadeleyi veriyorum.”
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın, dün düzenlediği basın toplantısının hedefinde Alamos Gold ve iştiraki Doğu Biga Madencilik vardı. Doğu Biga şirket sözcüsü Çağın Şen'in yaptığı açıklamaları değerlendiren Gökhan; "O kadar madem eğitim vermişler çalışanlarına, neden işten çıkartıyorlar? Diğer iştiraklerinde çalıştırsınlar" dedi. Sosyal medya üzerinden sponsorlu paylaşımlarda maden firması tarafından işten çıkartılan işçilerin sorumlularının kendileri gibi gösterildiğini ve hedef haline getirildiklerini açıklayan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan; "Halkın yararına yaptığımız hiçbir şeyden korkmayız, kimseye de verilmeyecek hesabımız yoktur. Bu konuda bizi hedef yapan, tehdit ve şantajlarda bulunanlarla ilgili de suç duyurusunda bulunacağız" dedi. Başkan Gökhan’ın basın toplantısında şu ifadeler ön plana çıktı… “Ben kimseye işçi çalıştırma taahhüdü vermedim”
“Dün bir şirket sözcüsü ve müdürü basın toplantısı yapmış. Bunun için açıklama yapma ihtiyacı duyduk. Ruhsatların yenilenmemesi karşısında şirketlerinin üzüntü içerisinde olduğunu belirtmiş. Bizde mutluluk içerisindeyiz. Onlar üzüntü duyabilir ama bizde sevinç duyuyoruz. Şimdilik en azından Sayın Bakan’ın Milletvekilimize bu konuda duyarlılıklarının olduğu ve ruhsatın tepkilerin karşısında yenilenmeyi düşünmediklerini ifade etmiş. Ben bu konuda teşekkür ettim. 13 Ekim’de yenilenmesi gereken ruhsat yenilenmiş değil. Yenilenmeyeceğini düşünüyorum ve öyle umuyorum. Bu süreçte ilgili firma elbette ki ruhsatın yenilenmesi için bir takım girişimlerde bulunabilir. Ancak şu ana kadar bunu başaramamış olması sonucunda bizi tehdit etmeye başladı. Orada işten çıkartılan işçilerle tehdit ediyor. 200 işçi çıkartılıyormuş ve bunun sorumlusu bizmişiz. Ben kimseye işçi çalıştırma taahhüdü falan vermedim. Başka işletmeleri var bu işçileri oralarda istihdam edebilirler. Bu onların sorunu. Vermiş oldukları sözlerini yerine getirmemiş olmanın telaşı içerisine düştüler diye düşünüyorum.” “Çanakkale halkının sağlığı için mücadele etme görevim var” “Neden sadece bizim işletmemize karşı duruluyor da başka şirketlere karşı duruluyor? Diye bir soru sormuş… Bunu birçok kez anlattık. Biz bütün yöredeki siyanürlü altın işletmecilerine karşıyız. Aşağı yukarı 44 bin 400 hektar alanda ruhsatlandırma var. Şu anda bir tek Balaban’da işletmeye hazırlanma var. Birde Eczacıbaşı’nın işleteme hazırlığı var. Bunların hepsine bir karşıyız ve bu konudaki bütün mücadelelerin içerisinde yer aldık. Hatta davalara müdahil olduk. Bu bizim yöremizin sorunu. Kirazlı bölgesindeki işletme tamda Çanakkale bölgesini ilgilendiriyor. Çünkü beni su havzamın tepesindeki bir işletmeden bahsediyoruz. Burası benim içme suyu kaynağım ve havam. Benim firmaya karşı bir düşmanlığım yok ancak bu mücadeleyi Çanakkale halkım adına veriyorum çünkü bu benim görevim. Ben Çanakkale’de halkımın esenliği, sağlık güvenliğine karşı tedbir almak ve mücadele etmek zorundayım. Nasıl sağlıklı içme suyu vermek zorundaysam, altyapısının vermek zorundaysam, insanların nefes alma alanlarını yapmak zorundaysam Çanakkale halkının sağlığı için mücadele etme görevim var.”
“Bu bize bir hakarettir” “Parayla satın alabiliriz sanıyorlar. Herkesi satın alabilirsiniz ama Çanakkale halkını satın alamazsınız. Biz başka yerlerin insanlarına benzemeyiz. Bu konuda yalan söylemiyoruz. İnsanlarımızı aydınlatıyoruz. Doğruları söylüyoruz. Burada biz 25 milyon TL’lik yatırım yaptık diyor, burs imkanları verdik, okullarda yatırımlar yaptık, çöp kutuları verdik, yol yaptık diyor. Bende 151 Milyon dolar peşin aldınız. Bunun sadece 25 Milyonunu vermişsiniz. Harcadıklarınızın hepsini gider olarak yazıyorsunuz. 865 Milyon TL, 151 Milyon Dolar peşin aldınız. Bizi para ile satın alma noktasında olamazsınız. Bu bize bir hakarettir. Bana yaptığın iyiliği söyleme, verdiğin zarar, kestiğin ağaçlar, tahrip ettiğin doğa, oluşturduğu riskler… Benim tepemden çekil.” “Sosyal medyada yer alan paylaşımlar bir suçtur” Sosyal medyada yayınlanan, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve Çanakkale Belediyesi fotoğraflarının paylaşıldığı sponsorlu gönderileri salondaki basın mensuplarına gösteren Başkan Gökhan, bu durumun hedef gösterme ve suç olduğunu belirtti. Gökhan: “Beni istedikleri kadar tehdit edebilirler. Her şeyi yapabilirler. Sosyal medyada yer alan paylaşımlar bir suçtur. Fotoğraflarımızı koymak sureti ile hedef gösterilmek suçtur. Bunlarla ilgili suç duyurusunda bulunuyoruz. Bunlar sponsorlar. Yanlarında sponsor yazıyor. Biz bu konuda halkın temsilcisiyiz ve halkın yararına yaptığımız hiçbir şeyden korkmayız. Her şeyin hesabını veririz. Şantaj noktasında bunu bu şekilde ortaya koyanlara karşı suç duyurusunda bulunacağız. Doğru yaptığım işten korkmam. Çanakkale halkının menfaatini koruyorum. Bunu korumak suçsa buna karşı davalar açılır. Sonuna kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz.” dedi. “Dilsiz şeytanlar hesap verecekler”
“Kanadalı firmalar bulundukları yede de Kanada’yı temsil etmeleri gerekir. Gibi bir tespit olduğunu biliyorum. Firma sözcüsü 15 yerde maden olduğunu e bunların kurulmasının çok rahat olduğunu söylüyor. Evet çok rahat parayı veriyorsun ruhsatı alıyorsun. Gayet güzel. Denetim yok, Neden Türk halkı için ölüm mukadderat, kader. Ne yapalım dumandan zehirlenerek ölmek kader, göçük altında ölmek kader, yurtta yangında ölmek takdiri ilahiymiş. İnsandan bahsediyoruz. Yetkili olup da insanın yaşamının tehlikeye atılmasına göz yumanlar teki tarafta bunun hesabını vereceklerdir. Yetkisi insanın sağlığı için kullanmayanlar, dilsiz şeytanlar hesap verecekler. Bende bu hesabı vermemek için bu mücadeleyi veriyorum.”