Bu otogar Çanakkale’ye yakışmıyor
[video width="640" height="352" mp4="https://www.canakkalekalem.com/wp-content/uploads/2023/02/WhatsApp-Video-2023-02-03-at-19.39.34.mp4"][/video]
[spot]Çanakkale Otogarı’ndaki başıboş vahamet, günden güne artıyor. Vatandaşların uzun zamandır devam eden kötü tuvalet, bakımsız yapı ve korumasız terminal şikâyetlerine kulak mı tıkanıyor bilinmez ama konu bu sefer Çanakkale Belediyesi Şubat Ayı Meclis Toplantısında gündeme getirildi.
[/spot]
Çanakkale Otogarında; girişinin 3 TL olduğu belirtilen tuvaletlerin pisliği ve bakımsızlığının dışında, yağmur suları nedeniyle tavan akmış durumda. Yazıhanelerin olduğu iç kısımdan peronlara açılan otomatik kapı, insan gücüyle açılıyor ve otogar çalışanlarının bir kısmı asayişi sağlayan zabıtayı hiç görmediklerini söylüyor. Cins kedi ve köpekler, otogarın bulunduğu araziye bırakılıp, terk ediliyor, yolcuların beklemek için oturacakları banklar kırık ve genel olarak otogar sanki hiç temizlenmiyor gibi duruyor. Yatırımdan yatırıma koşulan şehir Çanakkale’de; kalkındırılması için geliştirilmeye çalışılan, tarih sahnesinde başat bir öge olan Çanakkale’de hiç kimse mi otogar kullanmıyor? Bu şehirden herkes yalnızca Ankara’ya gidip-gelen uçakla mı ayrılıyor, yoksa kimse Çanakkale’ye mi gelmiyor? Tüm bu soruları sorduk ama belki meclis kadar faydamız olmayacak. Sayfalarca yazıp çizdiğimiz ama sanıyoruz ki kulak ardı edilen şikâyetlere baktığımızda merak ediyoruz; Çanakkale otogarı gözden mi çıkarıldı? Tüm bu sorunların sebebi yalnızca yönetimden veya denetimden değil, otogarı kullanan insanlardan da kaynaklanıyor olabilir. Her ne nedenden dolayı olursa olsun, Çanakkale Otogarına bir düzen şart. Mecliste konuşuldu
Şubat Ayı Meclisinde gündem dışı konuşmalarda söz alan Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Esra Yüksel, yap-işlet-devret modeliyle inşa edilen Çanakkale Otogarından bazı şikâyetleri dile getirerek, “Otogara tepkili çok fazla insan var. Gittik dinledik. Siz de teknik gezi yapmayı seviyorsunuz başkanım (Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’a ithafen), bir ara o tepkili arkadaşları dinlerseniz faydalı olacaktır. Genel olarak, otogarın çok da uygun olmadığı, biraz mahrumiyette kaldığına dair görüş var. Orada sanırım bir sözleşme var. Olumsuz durumlara karşı da yaptırım vardır. Otogarda bankamatik yok
Ben sorunlardan birkaç tanesini listeleyeyim; Bankamatik yok. Otogar gibi bir yerde bankamatik olmaması gerçekten bir mağduriyet. Belediye istedi mi? Maaşları yatırdığımız bankadan bunu isteyelim. Bir kişi bile sorun yaşıyorsa bu bir mağduriyettir. Bankamatik zaruri başkanım. Düşünsenize, gece vakti orada parasızsınız ve seçenek yok. Zabıta yok, tuvalete girilmiyor
Bir diğer konu, zabıtanın odası var ama kendisi yok. Zabıta gerekli diyorlar. Oradaki insanlar ‘yok’ dedi. Tuvalet var, paralı. O tuvalet dışında seçenek yok, o tuvalete de girilemiyor. Sözleşmeye dayanarak, işleten kişilere bir yaptırım uygulanabilir. Oranın insana yakışır bir şekilde işletilebilmesi için. İnsanlarımızın da dikkatli olması lazım
Çok küçük dokunuşlarla insanların tepkisi, serzenişi minimuma indirilebilir. Temizlikle ilgili sorunlar var, sanırım çöp kovaları yetersiz. Bizim çay içtiğimiz yerde ağacın altında meyve kabukları vardı. Tabii insanımızın da kabukları oraya atmaması lazım. Otomatik kapıların bir kısmı da çalışmıyordu. Bu şekilde, tepkileri iletelim istedik” dedi. Sevi Gözay Uğurlu
[/spot]
Çanakkale Otogarında; girişinin 3 TL olduğu belirtilen tuvaletlerin pisliği ve bakımsızlığının dışında, yağmur suları nedeniyle tavan akmış durumda. Yazıhanelerin olduğu iç kısımdan peronlara açılan otomatik kapı, insan gücüyle açılıyor ve otogar çalışanlarının bir kısmı asayişi sağlayan zabıtayı hiç görmediklerini söylüyor. Cins kedi ve köpekler, otogarın bulunduğu araziye bırakılıp, terk ediliyor, yolcuların beklemek için oturacakları banklar kırık ve genel olarak otogar sanki hiç temizlenmiyor gibi duruyor. Yatırımdan yatırıma koşulan şehir Çanakkale’de; kalkındırılması için geliştirilmeye çalışılan, tarih sahnesinde başat bir öge olan Çanakkale’de hiç kimse mi otogar kullanmıyor? Bu şehirden herkes yalnızca Ankara’ya gidip-gelen uçakla mı ayrılıyor, yoksa kimse Çanakkale’ye mi gelmiyor? Tüm bu soruları sorduk ama belki meclis kadar faydamız olmayacak. Sayfalarca yazıp çizdiğimiz ama sanıyoruz ki kulak ardı edilen şikâyetlere baktığımızda merak ediyoruz; Çanakkale otogarı gözden mi çıkarıldı? Tüm bu sorunların sebebi yalnızca yönetimden veya denetimden değil, otogarı kullanan insanlardan da kaynaklanıyor olabilir. Her ne nedenden dolayı olursa olsun, Çanakkale Otogarına bir düzen şart. Mecliste konuşuldu
Şubat Ayı Meclisinde gündem dışı konuşmalarda söz alan Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Esra Yüksel, yap-işlet-devret modeliyle inşa edilen Çanakkale Otogarından bazı şikâyetleri dile getirerek, “Otogara tepkili çok fazla insan var. Gittik dinledik. Siz de teknik gezi yapmayı seviyorsunuz başkanım (Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’a ithafen), bir ara o tepkili arkadaşları dinlerseniz faydalı olacaktır. Genel olarak, otogarın çok da uygun olmadığı, biraz mahrumiyette kaldığına dair görüş var. Orada sanırım bir sözleşme var. Olumsuz durumlara karşı da yaptırım vardır. Otogarda bankamatik yok
Ben sorunlardan birkaç tanesini listeleyeyim; Bankamatik yok. Otogar gibi bir yerde bankamatik olmaması gerçekten bir mağduriyet. Belediye istedi mi? Maaşları yatırdığımız bankadan bunu isteyelim. Bir kişi bile sorun yaşıyorsa bu bir mağduriyettir. Bankamatik zaruri başkanım. Düşünsenize, gece vakti orada parasızsınız ve seçenek yok. Zabıta yok, tuvalete girilmiyor
Bir diğer konu, zabıtanın odası var ama kendisi yok. Zabıta gerekli diyorlar. Oradaki insanlar ‘yok’ dedi. Tuvalet var, paralı. O tuvalet dışında seçenek yok, o tuvalete de girilemiyor. Sözleşmeye dayanarak, işleten kişilere bir yaptırım uygulanabilir. Oranın insana yakışır bir şekilde işletilebilmesi için. İnsanlarımızın da dikkatli olması lazım
Çok küçük dokunuşlarla insanların tepkisi, serzenişi minimuma indirilebilir. Temizlikle ilgili sorunlar var, sanırım çöp kovaları yetersiz. Bizim çay içtiğimiz yerde ağacın altında meyve kabukları vardı. Tabii insanımızın da kabukları oraya atmaması lazım. Otomatik kapıların bir kısmı da çalışmıyordu. Bu şekilde, tepkileri iletelim istedik” dedi. Sevi Gözay Uğurlu