Bugünle birlikte 153 defadır, Kalem Gazetesi’nin bana ve sizlere tanıdığı imkanla konuşma, ikna, beden dili, iletişim vb. hususlara ilişkin bilimsel, teknik vb. bilgiler sunuyorum. Bunların özellikle uygulanabilir olması ve size katkı sunması için çabalıyorum. Bugünkü konumuz Çan İlçesinde gerçekleşen CHP Gençlik kongresi, yöneticilerin ve gençlerin hitabet performansları ve öneriler üzerine olacaktır. Haydi başlayalım.
METİNLERİ OKUMAK USTALIK İSTER
Çan Belediye Başkanı BÜLENT ÖZ’ün konuşması harikaydı. Çokça alkış aldı. Hazırladığı güzel ve “motivasyon konuşması” kategorisine girebilecek metni okumadan evvel ön bir konuşma yaptı. Kitleye uygun ve yakın bir kıyafet tercihiyle doğru iş çıkardı. Ama en güzeli metnindeki örgü ve metne hakimiyetti. ÇIKARILACAK DERS: Eğer elinizde bir metniniz varsa, ezber yapamadıysanız dikkat etmeniz gereken iki husus vardır. İlki muhakkak cümle sonlarını bakarak sunmamaktır. İkincisi ise kitleye yönelik göz teması, metinden fazla olmalıdır.
DURAKLAMA BİR SANATTIR
Amerikan sahne konuşmacılarının temel özelliği hızlılık ve akıcılıktır. Doğu toplumlarında ise daha ağır konuşmak retoriksel bir kuraldır. Bu anlamda Çan İlçe Başkanı HARUN ARSLAN’ın hafif tebessümü muhafaza ederek, bakışlarını kontrollü kullanarak, betimleme sanatı yaparak gerçekleştirdiği konuşmayı heyecanla dinledim. ÇIKARILACAK DERS: Bu konuşmanın en güzel tarafı duraklamalar, anlamlı esler vermektir. Sizde bunu yapın. Kelimelerin arasına, cümlenin sonuna, önemli bir söz öbeğinin hemen öncesine esler verin. Bu sizi daha ağır, daha dinlenir, daha bilge kılacaktır.
MODERATÖRLÜK BÖYLE OLUR
Bir toplantıyı idare etmek en az konuşmak kadar zor ve incelik isteyen bir husus. Bu hem yöneticilik hem de konuşmayla çok girift bir ilişki. Bu anlamda başarılı bir örneği keyifle izledim. Mustafa ALPTUĞ AKKOCA, coşkulu bir hitabın şehrimizdeki nadir örneğidir. Duruşuyla, enerjisiyle, nüktedanlığıyla eskilerin tabiriyle “devlet” denilen bir gerçekliktir. ÇIKARILACAK DERS: Bu şekilde bir oturum yöneticiliğinin temelinde konuya hakimiyet, sözü yerinde ve yeterli kullanmak, enformasyona yani bilgilendirmeye dayalı bir tutum ve sıkıcı bir toplantıyı canlandırıcı tatlandırıcılar (şiir, espri, fıkra vb. kullanmak) kullanmak gelir.
KELİMELER Kİ TANK GİBİ GEÇER
Bu sözler bir şiirin parçasıdır. Bunun bir örneğini CHP İl Gençlik Kolları Başkan Adayı NAHİT EREN’de gördüm ve pek beğendim. Bu genç arkadaşım alkışla karşılanan muhteşem cümleler kurmuş. Örneğin “Bayrakçı ve çelenkçi değiliz” “Yarınlar Bizimdir”, “Burası Kurtuluş Mevzisidir” gibi. ÇIKARILACAK DERS: Kelimeleri iyi seçmek sizi gerek dialoglarda gerek hitaplarda kuvvetlendirir. Bunun yöntemi edebi eserlerden, söze egemen şairlerin şiirlerinden, vecize ve atasözlerinden faydalanmaktır. Bu konuda daha iyi önerim şudur ki beğendiğiniz cümlelerden oluşan bir külliyat hazırlayınız.
KIYAFETTE FORMÜL “BİR BASAMAK ÜSTÜ”
CHP İl Gençlik Kolları Başkan Adayı TUNÇ BOZKURT’u dinledim. Başarılı, sesini çok güzel kullanan bir genç. Kendisini tanıtması ve adaylığının gerekçesini sunması çok nazikçe. Sesi güzel. Tespitleri doğru. ÇIKARILACAK DERS: Bu genç arkadaş, aslında farkında veya değil ama bir dersi kürsüden haykırıyor. O da kıyafete dairdir. Bir kitlenin önüne çıkmadan evvel giyilecek kıyafet, renkleri vb. üzerine düşünülmesi gereken bir husustur. Formülü ise “BİR BASAMAK ÜSTÜ “ olarak tanımlanır. Buna göre kitlenin giyiminden alta kalmayan ama çok da abartılı olmayan yakınlaştırıcı bir kıyafet seçiniz.
KONUŞMA DÜĞÜNE HAZIRLANIR GİBİ YAPILMALI
Bu toplantının son konuşmacısı Çan CHP Gençliğinin Başkan Adayı UTKU YAZ idi. Son derece naif, ince, misafirleriyle ilgilenen bir ev sahibi gibi. Hele hele kişisel bakımı, benim diyen damatları kıskandırır. Kİ çok da doğrudur bu. Kısa bir konuşma yaptı. Bağırmadan ve nazikçe hitap etti. ÇIKARILACAK DERS: Hitabette, muhatabın gözleri, kulaklarından daha iyi çalışır. Bu sebeple biryerde konuşacaksanız kişisel bakımınıza önem verin. Kitle mutlu edilmek ve önemsenmek ister. Bunun ilk işaretini kıyafet, saçlar, temizlik vb. verir. Parfümün, elinize sürdüğünüzün kremin bile etkisi vardır.
ÇOK ŞEY DEĞİL TEK ŞEY SÖYLE
Derken bir başka genç kürsüde. İsmi EMRAH YILMAZ. Çok muhteşem cümleler kurmuş. Çalışılmış bir metin. Lakin bizim gibi kürsüye sıklıkla çıkmayan herkes gibi heyecan konuşmada egemen. Bu tip konuşmalara çıkıldığı zaman basit, kolay aktarılır, heyecana yenik düşmeyen sözlerle başlanmalıdır. ÇIKARILACAK DERS: Bu genç bir konuşma kuralını bana hatırlattı. Aslında bir Goebbels ve Hitler Taktiğidir. O taktik temelde “Bir Düşünceyi Sürekli Aktar” temeline dayanır. Yani bir şey yaptırmak ya da zihinlere sokmak isterseniz çokça konu değil bir konu seçin. Sürekli onu anlatın. Tekrar yapın. Tekrar, Tekrar, Tekrar.
SONUÇ: NE VARSA GENÇLERDE VAR. Partisi ne olursa olsun hiç mühim değil. Ama fırsat verildiğinde olacak şudur ki Gençler daha mükemmel, saygın, eşsiz bir siyaseti bize sunacaklar. Ama bir fırsat verilse.
YAZARLAR
11 Şubat 2020 - 10:33
7 Siyasi Hitabe Ve Düşündürdükleri
Bugünle birlikte 153 defadır, Kalem Gazetesi’nin bana ve sizlere tanıdığı imkanla konuşma, ikna, beden dili, iletişim vb
YAZARLAR
11 Şubat 2020 - 10:33