Geçen hafta “Hırsızım Ama Para Bende” diyenlere bakmıştık bu hafta da farklı bir hırsızlık olayına bakalım. Gayrimenkul sahiplerinin ve potansiyel alıcılar açısından emlak sektöründe çalışanlara yönelik duyulan güvensizliğin kaynaklarından biri olan “Aradan Para Götürme” sürecini inceleyelim.
Her işlemde sıklıkla karşılaştığımız bir durum olan bu güvensizlik aslına bakarsak tarafların doğru adımları attığı taktirde ortadan kalktığı gibi, işlemlerin sorunsuz bir şekilde kapanmasını da sağlar. Bununla birlikte bu hırsızlık türü sektörde bulunan vur kaç yapan emlakçı veya ayakçı diye tabir ettiğimiz kafalarca çokça suiistimal edilen bir durumdur. Hak ettiğinin fazlasını almak için kendisine mazeretler bulup, bu hırsızlığı bir başarı hikayesi gibi görebilmek ciddi anlamda sosyolojik bir sorundur. Emlakçıyı aradan çıkartarak yapılan hırsızlık ile aradan para götürme şeklinde yapılan hırsızlık arasında bana göre pek bir fark yoktur; neticede ikisi de hırsızlıktır ve ikisi de hakka girmektir.
Çanakkale’de bu oluyor mu? Büyük şehirlere nazaran ufak şehirlerde bu durum çok daha fazla oluyor ya da bölge ufak olduğundan çok daha göze batıyor da diyebiliriz. Öncelikle şunun altını çizmek gerekir ki; mal sahipleri veya potansiyel alıcılar “emlakçıya 3-5 atarım” diye uğraştıkça bu tarz çalışan ayakçıların tuzağına çok daha rahat düşüyorlar. Çünkü para ödemeyeceklerini veya ödemeleri gereken hizmet bedelinin çok çok altında bir rakam ödeyeceklerini düşünürken ödemeleri gereken rakamın kat ve kat fazlasını farkında olmadan ödüyorlar.
Bu dolandırıcılıkta aslında en büyük sorumluluk mal sahibi veya alıcılara düşüyor. Nedir bu sorumluluk? Çalışacakları gayrimenkul profesyonelini seçerken ince eleyip sık dokumaları; ödeyecekleri hizmet bedelinden daha fazla alacakları hizmeti sorgulama gerekliliğidir. Sizden hiç para almadığını veya almayacağını söyleyen biri emin olun sizden inanılmaz bir para kaldıracaktır. Ortada 3-4 tane emlakçı size bir daireyi satmaya uğraşıyorsa; hepsi o işten hatırı sayılır bir para alacaktır. Sorduğunuz soruları laf kalabalığı ile geçiştirip sizi galeyana getirerek bir yer satmaya uğraşan birileri varsa cebinizden paranız uçmak üzeredir. Yalandan size gülücükler atıp sanki 40 yıldır dostunuzmuş gibi laubalilikler yapan biri ile karşı karşıyaysanız dikkatli olmanızda fayda vardır. Karşınızda ofisi belli olmayan, ofisine sizi çağırmayan, tüm süreci “güven, şeffaflık, din, iman, hallederiz, sözümüz senet, bizde yanlış olmaz, bizi herkes tanır” gibi safsatalar ile yürüten biri varsa ceplerinizi her daim kontrol etmeniz gerekir.
Velhasıl Çanakkale’de bu durumları yaşıyoruz, başka yerlerde de yaşandığını duyuyoruz. Ancak dediğim gibi bu durumdan kurtulmak aslında o kadar basit ki. Lütfen çalışacağınız gayrimenkul danışmanının ofisini ziyaret edin, kılık kıyafetine bir bakın, konuştuklarınızı kağıda dökmesini isteyin, yeterliliğini ve bilgisini sınayın, olaylara yaklaşımını gözlemleyin, kendiniz için en doğru gayrimenkul profesyonelini seçin. Ve elbette en önemlisi size hizmet verecek gayrimenkul danışmanının hizmetinin karşılığını tam olarak verin ki o da size hizmetini eksiksiz sunabilsin. Sizinle beraber yola çıkan gayrimenkul danışmanının hakkını kendi hakkınızı kollar gibi kollayın ki o da sizin hakkınızı kendi hakkından önde tutabilsin.
Yüzbinlerce ve milyonlarca liranın el değiştirdiği gayrimenkul işlemlerinde ucuza iş yaptırmaya çalışmak, ameliyata girerken doktoru değil de mahallenizin kasabını tercih etmek ile eşdeğerdir. Tabi “Siz beni kimse dolandıramaz, ben kendi hakkımı en iyi şekilde korurum” diye de düşünüyor olabilirsiniz ancak keşke bizim gördüklerimizi sizler de görebilseniz. Hep yazılarımda ve eğitimlerimde bahsettiğim şekilde bu haftayı kapatayım; “Herkes kendine yakışan kişi ile çalışır”… Siz kendinize yakışan bir gayrimenkul profesyonelini hala bulamadıysanız biraz etrafınıza dikkatlice bakın çünkü mutlaka size yakışacak ve size fayda sağlayacak bir danışman çok yakınlarınızda bir yerde sizi bekliyordur.
Bu Şehri ve Bu İşi Çok Seviyoruz…
YAZARLAR
18 Şubat 2020 - 10:30
Aradan para götürmek
Geçen hafta “Hırsızım Ama Para Bende” diyenlere bakmıştık bu hafta da farklı bir hırsızlık olayına bakalım
YAZARLAR
18 Şubat 2020 - 10:30