Bir Çay İçer misiniz?

KALEM Farkıyla...

Bir Çay İçer misiniz?

Bir Çay İçer misiniz?

Geçmiş zamanlardan birinde, bir adamın eşeği kaybolmuş. Adam eşeğini araya araya perişan olmuşken ahalinin hatırını soran padişaha rast gelmiş. El pençe divan durup derdini padişaha anlatmış. Adamı dinleyen padişah vezirine çarşıdan on adam toplayıp getirmesini buyurmuş. Hikaye bu ya adamlar sıraya dizilmiş ve padişah ‘’İşinden gücünden başka sırf kendi kendinize faydası olsun diye, boş vaktinizi hoş geçirmek için ne yaparsınız?’’ diye sormuş. Adamlardan kimisi at koştururum, kimisi kuş bakarım, kimisi kitaba meraklıyım, demiş. En son kalan ikisi ‘’Vallahi biz sadece işimize gider evimize döneriz. Başkaca da bir şey yapmayız,’’ demiş. Adamları dinleyen padişah, eşeği kaybolan köylüye bakıp ‘’Al sana iki eşek tepe tepe kullan,’’ buyurmuş.
Yıllarca öğrencilerime bu hikâyeyi anlatıp, kendilerini geliştirmenin öneminden bahsettim. Hele kitap okumanın önemini anlata anlata dilimde tüy bitti. Ben bunlardan fazlaca bahsetmiş olacağım ki bir gün kaymakam bey odasına çağırtıp da ‘’Okumayı da okuyanı da pek severmişsin Şevket Hocam, kütüphane müdürlüğü de işte sana yakışır,’’ deyiverince kütüphanecilik maceram da başlamış oldu.
İlçe halk kütüphanesi olmasına rağmen gelen giden pek olurdu. Ben, Serkan, Kadir bir de Oya Hanım’dan oluşan personel ile ekseriyetle gençlerden oluşan kütüphane müdavimlerine hizmet etmeye çalışırdık. Çalışma arkadaşlarım pek işinde gücünde insanlardı, kimseye bir zararları dokunmaz, vakitlice gelir akitlice giderlerdi.
Yalnız Kadir’im bir başkaydı. İlçeden personel dosyası gelince şöyle bir bakıp incelemiştim. Devletin çocuğuydu Kadir, devlet bunu hangi vazifeyle olursa olsun bize göndermiş olursa olsun biraz da bize emanet ediyor diye düşündüm. Dosyadan sonra çok geçmeden Kadir’in kendisi de teşrif etti. Biraz uçarı biraz sessiz, biraz hoyrat, biraz mazlum gibiydi. Yani en azından ben de öyle bir izlenim bıraktı. Hepsinden öte müthiş bir zekâsı vardı. Yanımızda bir müddet hizmetli kadrosunda çalıştı. Bu süre zarfında planlı çalışması, iş disiplini, kitaplara ve kütüphaneye gelip gidenlere hakim olmasıyla Serkan’ı da beni de şaşırttı. Serkan’a Kadir’i memur kadrosuyla görevlendirmeyi, onun yerine bir hizmetli talep etmeyi önerdim, ona da çok mantıklı geldi. Oya Hanım’ın da aramıza katılması işte böyle oldu.
Üçü de çok çalışkandılar. Yalnız Kadir Allah vergisi o zekasının da etkisiyle bir günlük işi iki saat de halledip kenara çekiliyordu. Geri kalan vaktini yalnızca oturarak geçiriyordu. Ne Serkan’a yardım eder ne Oya ile konuşurdu. Sabah erkenden park ettiği kırmızı motosikletini izler, mesai saati tamam olunca motoruna atlar evinin yolunu tutardı. Günler, haftalar, aylar bu şekilde geçti. Bir sabah Oya Hanımı telaşla odama geldi, peşine Serkan da takılmıştı. ‘’Müdür Bey, Kadir gelmedi. Hiç huyu değildir, böyle yapmazdı,’’ dedi. Serkan da aynı fikirde görünüyordu, rica ettim, dosyadan Kadir’in adresine baktım, eve bir bakıp gelmesini istedim. Yarım saat geçti geçmedi Serkan geldi. Ama Kadir yoktu. İki arkadaş iyiden iyiye paniğe kapıldılar. Sakin olmaları gerektiğini, yarına kadar beklememiz gerektiğini anlattım.
Ertesi sabah mesaiden önce üçümüz de kütüphaneye gelmiştik. Belki uyku tutmamıştı, belki merakımıza yenik düşmüştük ama hiç sözleşmememize rağmen erkenden buluşmuştuk. Oya Hanım dayanamadı ‘’Müdür Bey gözünü seveyim bir şey yap şu oğlanı bulalım,’’ dedi. Ben telefonu alıp karakol amiri olan arkadaşım Kemal Komiseri aradım, durumu izah ettim. Kemal ‘’Biz bir bakalım ama tutanak şart, madem kimi kimsesi yok diyorsun, o vakit amiri olarak gelip senin kayıp başvurusu yapman gerekir,’’ dedi ve telefonu kapattı. Arkadaşları çağırıp durumu anlattım. Karakola tutanak için gideceğim sıra telefonum çaldı açtım, Kemal ‘’Senin Kadir’den haber var, karakola bir uğra,’’ dedi. Apar topar çıktım, kendimi karakola attım.
Kemal buyur etti, masasının karşına oturdum. ‘’Kadir’i İzmir’de gözaltına almışlar, birini takip etmiş derdini de anlatamamış sen bir konuş belki anlarsın derdini’’ deyince neye uğradığımı şaşırdım. Olur, diyebilmişim. İzmir’deki karakol arandı. Kadir’e telefonu verdiler. Kadir başta sustu ‘’Anlat oğlum,’’ dedim. Ağlamaya başladı, hem anlatıyor hem ağlıyordu
‘’Müdürüm,’’ dedi, ‘’Markete giderken birini gördüm, onu gördüm ama kafamın orta yerinden mıhladılar sanki beni, ben ömrü hayatımda böyle güzel, böyle duru, böyle temiz bir şey hiç görmedim. O yürüdü ben yürüdüm, yalnızdı korksun istemedim. Bir an dursa ‘’Bir çay içer misiniz?’’ diye soracaktım. Durmadı. O durmayınca ben de durmadım. Peşinden gittim. Otobüs terminaline kadar geldi, o içeri girdi ben de peşinden girdim. Bilet sırasında durdu, tam soracaktım ‘’Bir çay içer misiniz?’’ diye sıra ona geldi. İzmir’e bilet aldı. Ondan sonra da ben İzmir’e bir bilet aldım. Bir vakit otobüs bekledik ben yine tam soracaktım ki bu sefer de telefonu çaldı. Konuştu konuştu konuştu… Otobüs hareket edecekken telefonu kapattı hızlı hızlı otobüse bindi, bende peşinden bindim. Beş altı saat yol gittik, sabah olmak üzereydi. Otobüs İzmir’e geldi. Otobüsten indi, ben de indim. O yürüdü ben yürüdüm, o durdu ben durdum. Korksun istemedim ama korkmuş en son durdu bana döndü ‘’Sen beni mi takip ediyorsun derdin ne senin?’’ dedi. İşte o zaman soruverdim ‘’Bir çay içer misiniz?’’ diye, iyice sinirlendi. Saydı sövdü polisi aradı. Gelip polisler beni aldı, benim fenalık etmek gibi bir niyetim yoktu müdürüm, ne olur sen kurtar beni buradan,’’ dedi.
Kadir anlattıkça hem ben ağladım, hem Kemal ağladı. Kadir ağladıkça ikimiz de ağladık.
‘’Tamam, oğlum’’ dedim. ‘’Sen birkaç saat sabret ben yanına gelip kurtaracağım seni…’’

Bu haftayı da Charlotte Bronte ile noktalayalım;
‘’Ayaklarım yaralı, bacaklarım yorgun
Yol uzun, dağlar ıssız
Birazdan alacakaranlık, o zavallı öksüzün yoluna
Aysız ve kasvetle çökecek’’

Herkese sağlıklı, huzurlu, mutlu haftalar dilerim.
Kalın sağlıcakla

Düşünceleriniz...

Hakan Gülhan

Hakan Gülhan

Özel Eğitim Uzmanı Eğitim Koordinatörü

Tüm Yazıları

Son Yazıları

Arşiv

Takipte Kalın

Çanakkale'nin En Popüler Yerel Gazetesi Kalem, IOS & Android'de...

Kalem gazetesi artık IOS & Android cihazlarınızda. İndirin, seçkin yazarlardan etkin yorumlar, gündem yaratan haberler artık parmaklarınızın ucuna gelsin.

Uygulamayı ücretsiz indirebilir, bir hafta boyunca ücretsiz kullanabilirsiniz. Deneme süresinin sonunda satın alma seçeneklerimizi kullanarak gazeteye sahip olmaya devam edebilirsiniz.

ÜST