Gidişata İnat İnce İnisiyatifler

KALEM Farkıyla...

Gidişata İnat İnce İnisiyatifler

Gidişata İnat İnce İnisiyatifler

Bakar mısın? Diye seslenip bir şey soranları çok kaba buluyorum. “Bakar mısın” diye gerçekten sizin hizmetinizde olan, bununla yükümlü olan kişilere bile denmemeli. Bir garsona örneğin. Bunun yerine daha nezaketli bir kelime kullanılmalı. Kaldı ki, özür dileyerek, af edersiniz diyerek bile bir insanı işinden alıkoymak duyarlı kişileri zaten yeterince ezer. Bu kişiler nezaketli olduğundan karşısındakine yüklediği külfetin farkındadır çünkü.

Kimse kimseye bir yeri tarif etmek zorunda değil. Lütfedip sorulan bir yeri tarif etmek elbette onun inisiyatifindedir. Biliyorsa tarif eder mutlaka. Ağzı aşınmaz sonuçta. Ama bizim toplumumuz “genelde” nezaketsizce bakar mısınız diye bir yerin tarifini soruyor. Bilmezseniz ya da bilemezseniz suçlar gibi davranıyor. Bu da yetmiyor gibi, teşekkür bile etmiyor çok defa. Siz de bilmediğiniz bir yeri tarif etmeniz gerekiyormuş gibi, zorundaymışsınız gibi hissedip, çoğu kez huzursuzca bocalıyorsunuz.

Bisikletle bisiklet yolundan gidiyorsunuz. Üstünüze doğru gelen, yolunuzu işgal etmiş bir motosikletli görüyorsunuz. Hoşgörülü olup kenara çekiliyorsunuz, uyarmak istiyorsunuz sonra. Size ait olan yolu işgal eden birinden anlayış beklemenin anlamsız olduğunu fark ediyorsunuz. Üstüne bir de azar işitebilirsiniz, “dayak yemezseniz iyi”. Peki biz bunu nasıl düzelteceğiz? Kanımca bir süre denetlenmeli ki, sıradan vatandaşların da uyarabilmek için önü açılsın.

Bisikletimle bazen kaldırıma ya da yolumun dışına çıktığımda önümde yürüyen bir yaya varsa, yavaşça, ses dahi çıkarmadan, utanarak, saygıyla takip ediyorum. Yürüyen kişi arkasından gelen bisikletli olan beni fark ettiğinde birden ürkmesin diye. Sonuçta kaldırım onun çünkü. Şu kendimize ayrılan yolda yürüyebilmenin bir kültür ve erdem ölçütü olduğunu söylememe gerek yok sanırım.

Görme engellilerin yolunun üstüne çöp konteynırı konuyor. Bisiklet yollarına sandalyeler, masalar konuyor. Çokcası bir bisikletlinin yolu, yol üstüne park etmiş bir arabayla kesiliyor. Bisiklet yolu yapmak yetmiyor. Bu yolları denetlemek şart. Bu bisiklet yolu ihlallerinde bir kaza olursa, Allah korusun bir ölüm olursa o zaman denetlenir. Allah aşkına yıllardır ülkede aynı problemler vardı. Şimdi gündeme gelmesi için neden birinin ölmesi gereksin? Hayatla ödenen bedel ve bunun üzerine göstermelik geçici denetim olur mu yahu? Yayalar ezilince yapılan üst geçitler görmek ve duymak istemiyorum. Bunları yazmaktan da utanıyorum açıkçası. Saygılarımla.

Düşünceleriniz...

Ahmet Sayar

Ahmet Sayar

Tüm Yazıları

Son Yazıları

Arşiv

Takipte Kalın

Çanakkale'nin En Popüler Yerel Gazetesi Kalem, IOS & Android'de...

Kalem gazetesi artık IOS & Android cihazlarınızda. İndirin, seçkin yazarlardan etkin yorumlar, gündem yaratan haberler artık parmaklarınızın ucuna gelsin.

Uygulamayı ücretsiz indirebilir, bir hafta boyunca ücretsiz kullanabilirsiniz. Deneme süresinin sonunda satın alma seçeneklerimizi kullanarak gazeteye sahip olmaya devam edebilirsiniz.

ÜST