26 Nisan tarihinde yapılan kabine toplantısının ardından corona virüsü salgınıyla mücadele kapsamında tam kapanma kararı alındı. 17 gün sürecek olan tam kapanma başlamadan önce büyükşehirlerde yoğun bir hareketlilik yaşandı. Bu süreri tatil fırsatına çevirmek isteyenler yazlıklarına ve tatil yerlerine akın etti. Bazı vatandaşlar alışveriş merkezlerine koşarken, tam kapanma sürecinde alkol satışının olmayacağı açıklanınca içki reyonları boşaldı. Herkes alkol stoku yaptı. Sağlık bakanı biontech aşısının birinci doz ile ikinci doz arasındaki sürenin 8 haftaya çıkarılabileceğini açıkladı. Önceden alınan randevular bir anda askıya alındı. Herkesin kafası karıştı. Gelen tepkiler üzerine ertesi gün aşıların yapılacağı açıklandı ve randevu alanlar rahat bir nefes aldı.
1.Gün: Tam kapanma Perşembe akşamı saat 19’da başladı ve sokaklarda hiç kimse kalmadı. Cuma günü öğle saatlerinde alkol satışının serbest olduğu açıklandı. Tam kapanmanın ilk gününden itibaren kolluk kuvvetleri sıkı denetimler yapmasına rağmen kentin ara sokaklarındaki marketlerde hareketlilik yaşanmaya devam etti. Alkol satışının yasak mı serbest mi olduğu kafaları karıştırmaya devam ederken, bazı alışveriş merkezlerinde içki satışı yapıldı. Akşam saatlerinde ise Çanakkale Valiliği bir açıklama yaparak tekel büfelerinin kapalı olacağı ve marketlerde alkol satışının yapılamayacağını duyurdu. 2. Gün: Tam kapanmanın ikinci günü 1 Mayıs’a denk geldi. Çanakkale’de işçi bayramı kutlaması tam kapanma başlamadan önce yapılmıştı. Onun için kentte hiçbir hareketlilik görülmedi. İstanbul Taksim Meydanı’nda ise sınırlı sayıda kişinin meydana girmesine izin verildi. Ancak çıkan olaylarda 200’ün üzerinde kişi gözaltına alındı. Bir gün önce bir genelge yayımlanarak gösterilerde ve polis kontrollerinde (gazeteciler dahil) görüntü alınması yasaklandı. Çanakkale oldukça sakindi. Bakan Koca bir gün önce ‘aşı sıkıntısı yaşayabiliriz’ demişti. Bugün 250 milyon doz aşı alacaklarını açıkladı, her şey şaka gibi. 3. Gün: Günlerden Pazar. Genelde Pazar günlerini insanlar evlerinde geçiriyordu. Havanın durumuna göre akşamüzeri park ya da sahil kenarlarına gidiyorlardı. Havanın kapalı ve bunaltıcı olması nedeniyle Çanakkale kent merkezinde bütün kapanma süreçlerinin en sakin günlerinden biri yaşandı. Sokak ve caddeler bomboştu. Bu süreçte çalışmayanlar zaten kırsal bölgelere çoktan gittiler. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanlığı'nın televizyon kanallarına özel bir talimat gönderdiği ortaya çıktı. Talimatta kalabalık cadde ve sokak görüntülerinin kullanılmaması istendi. Bu bir sansürdür. Psikolojik bir baskıdır. 4. Gün: Her şey yolunda gidermiş gibi görünürken öğleden sonra Çanakkale Belediye Başkanı’nın yaptığı açıklama hem kent hem de ülke gündemine taşındı. Başkan 30 Nisan tarihinde imzaladığı karardan imzasını çektiğini açıkladı. O kararda tekel büfelerinin kapalı olması ve marketlerden alkol satışının yasaklanması yer alıyordu. Saat akşam 22’de kararın önüne geldiğini ve okumandan imzaladığını açıklayan başkan kısa sürede sosyal medyada eleştirilmeye başladı. 5. Gün: Öyle plansız bir tam kapanma sürecine başlamışız ki, hani derler ya ‘kervan yolda düzülür’ onun gibi. Tam kapanmanın beşinci gününde bir genelge daha yayınlandı. Genelgeye göre marketler ve (zincir ve süper marketler dahil) vatandaşların zorunlu temel ihtiyaçları kapsamındaki ürünlerin dışında herhangi bir ürün satışına izin verilmeyecek. Bu uygulamaya bugünden itibaren başlandı. Genelge kapsamında marketlerde, elektronik eşya, oyuncak, kırtasiye, giyim ve aksesuar, ev tekstili, oto aksesuar, bahçe malzemeleri, hırdavat, zücaciye vb. ürünlerin satışına izin verilmeyecek. Bakalım önümüzdeki günlerde yasaklar kervanına daha neler eklenecek. 6. Gün: Ne kadar insanlar tam kapanmaya alışmaya çalışsa da, çocukları ve gençleri evde tutmak zor olsa gerek. Bazen alışveriş bahanesi ile çıkıp dolaşıyorum. Hemen benim gibi olanlar çok olduğunun farkına varıyorum. Havalarında güzelleştiği bu zamanlarda eve kapanmak gerçekten de zor. Sokak aralarında çocuklar oyun oynamaya çıkıyorlar. Polis gelince de ortadan sıvışıyorlar. Sağlık bakanı yaptığı açıklamalarda aşı siparişlerinin verildiğini söyledi. Bakan ayrıca eylül ayında yerli aşının çıkabileceğini ve üçüncü doz hatırlatma aşısının yerli aşı ile yapılacağını açıkladı. Aşı konusunda geç kalmış ülkeler arasında olduğumuz bir gerçek. Gelişmiş ve ekonomisi iyi durumda olan ülkelerde aşı bolluğu yaşanırken az gelişmiş ülkeler aşı bulmakta zorlanıyor. Bu da gündeme aşı patentinin kaldırılmasını gündeme getirdi. Dünya Sağlık Örgütü kapsamlı bir toplantı yaptı. ABD aşı patentinin kaldırılmasına destek vereceğini açıkladı.
Bütün bu gelişmeler yaşanırken ekonomik sıkıntılar içine düşen vatandaşların intihar ettikleri haberleri duyulmaya başladı. Geçtiğimiz günlerde bir esnaf intihar etmişti buna bugün de çiftçinin de intihar ettiği eklenince ekonominin gerçekten de tıkanma noktasına geldiği anlaşılıyor. Bu gerçekten çok üzücü ve bir an önce önlem alınması gerekiyor. 7. Gün:Tam kapanmanın bu günlerinde Türk vatandaşları evlerinde iken test sonuçları ile Türkiye’ye giriş yapan turistler istedikleri gibi tatil yapabiliyor. Bu da bazı sosyal medya platformlarında eleştirilere neden oluyor. İnternet sitelerinde yayımlanan bazı haberlere göre, ülkelerinde karantina olan bazı kişiler Türkiye’ye gelerek tatil yapıyorlarmış. Ülkesinde karantina süresi dolunca geri dönüyormuş. Bu gerçekten de kurnazca ve etik dışı bir davranış. Çünkü test sonuçları her zaman yüzde yüz doğru sonuç vermiyor. Kendi ülkemizde dışarı çıkıp dolaşamazken sokaklarda yabancı uyruklu kişilerin özgürce dolaştığı görmek gerçekten de tuhaf bir durum. (Devam edecek)
1.Gün: Tam kapanma Perşembe akşamı saat 19’da başladı ve sokaklarda hiç kimse kalmadı. Cuma günü öğle saatlerinde alkol satışının serbest olduğu açıklandı. Tam kapanmanın ilk gününden itibaren kolluk kuvvetleri sıkı denetimler yapmasına rağmen kentin ara sokaklarındaki marketlerde hareketlilik yaşanmaya devam etti. Alkol satışının yasak mı serbest mi olduğu kafaları karıştırmaya devam ederken, bazı alışveriş merkezlerinde içki satışı yapıldı. Akşam saatlerinde ise Çanakkale Valiliği bir açıklama yaparak tekel büfelerinin kapalı olacağı ve marketlerde alkol satışının yapılamayacağını duyurdu. 2. Gün: Tam kapanmanın ikinci günü 1 Mayıs’a denk geldi. Çanakkale’de işçi bayramı kutlaması tam kapanma başlamadan önce yapılmıştı. Onun için kentte hiçbir hareketlilik görülmedi. İstanbul Taksim Meydanı’nda ise sınırlı sayıda kişinin meydana girmesine izin verildi. Ancak çıkan olaylarda 200’ün üzerinde kişi gözaltına alındı. Bir gün önce bir genelge yayımlanarak gösterilerde ve polis kontrollerinde (gazeteciler dahil) görüntü alınması yasaklandı. Çanakkale oldukça sakindi. Bakan Koca bir gün önce ‘aşı sıkıntısı yaşayabiliriz’ demişti. Bugün 250 milyon doz aşı alacaklarını açıkladı, her şey şaka gibi. 3. Gün: Günlerden Pazar. Genelde Pazar günlerini insanlar evlerinde geçiriyordu. Havanın durumuna göre akşamüzeri park ya da sahil kenarlarına gidiyorlardı. Havanın kapalı ve bunaltıcı olması nedeniyle Çanakkale kent merkezinde bütün kapanma süreçlerinin en sakin günlerinden biri yaşandı. Sokak ve caddeler bomboştu. Bu süreçte çalışmayanlar zaten kırsal bölgelere çoktan gittiler. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanlığı'nın televizyon kanallarına özel bir talimat gönderdiği ortaya çıktı. Talimatta kalabalık cadde ve sokak görüntülerinin kullanılmaması istendi. Bu bir sansürdür. Psikolojik bir baskıdır. 4. Gün: Her şey yolunda gidermiş gibi görünürken öğleden sonra Çanakkale Belediye Başkanı’nın yaptığı açıklama hem kent hem de ülke gündemine taşındı. Başkan 30 Nisan tarihinde imzaladığı karardan imzasını çektiğini açıkladı. O kararda tekel büfelerinin kapalı olması ve marketlerden alkol satışının yasaklanması yer alıyordu. Saat akşam 22’de kararın önüne geldiğini ve okumandan imzaladığını açıklayan başkan kısa sürede sosyal medyada eleştirilmeye başladı. 5. Gün: Öyle plansız bir tam kapanma sürecine başlamışız ki, hani derler ya ‘kervan yolda düzülür’ onun gibi. Tam kapanmanın beşinci gününde bir genelge daha yayınlandı. Genelgeye göre marketler ve (zincir ve süper marketler dahil) vatandaşların zorunlu temel ihtiyaçları kapsamındaki ürünlerin dışında herhangi bir ürün satışına izin verilmeyecek. Bu uygulamaya bugünden itibaren başlandı. Genelge kapsamında marketlerde, elektronik eşya, oyuncak, kırtasiye, giyim ve aksesuar, ev tekstili, oto aksesuar, bahçe malzemeleri, hırdavat, zücaciye vb. ürünlerin satışına izin verilmeyecek. Bakalım önümüzdeki günlerde yasaklar kervanına daha neler eklenecek. 6. Gün: Ne kadar insanlar tam kapanmaya alışmaya çalışsa da, çocukları ve gençleri evde tutmak zor olsa gerek. Bazen alışveriş bahanesi ile çıkıp dolaşıyorum. Hemen benim gibi olanlar çok olduğunun farkına varıyorum. Havalarında güzelleştiği bu zamanlarda eve kapanmak gerçekten de zor. Sokak aralarında çocuklar oyun oynamaya çıkıyorlar. Polis gelince de ortadan sıvışıyorlar. Sağlık bakanı yaptığı açıklamalarda aşı siparişlerinin verildiğini söyledi. Bakan ayrıca eylül ayında yerli aşının çıkabileceğini ve üçüncü doz hatırlatma aşısının yerli aşı ile yapılacağını açıkladı. Aşı konusunda geç kalmış ülkeler arasında olduğumuz bir gerçek. Gelişmiş ve ekonomisi iyi durumda olan ülkelerde aşı bolluğu yaşanırken az gelişmiş ülkeler aşı bulmakta zorlanıyor. Bu da gündeme aşı patentinin kaldırılmasını gündeme getirdi. Dünya Sağlık Örgütü kapsamlı bir toplantı yaptı. ABD aşı patentinin kaldırılmasına destek vereceğini açıkladı.
Bütün bu gelişmeler yaşanırken ekonomik sıkıntılar içine düşen vatandaşların intihar ettikleri haberleri duyulmaya başladı. Geçtiğimiz günlerde bir esnaf intihar etmişti buna bugün de çiftçinin de intihar ettiği eklenince ekonominin gerçekten de tıkanma noktasına geldiği anlaşılıyor. Bu gerçekten çok üzücü ve bir an önce önlem alınması gerekiyor. 7. Gün:Tam kapanmanın bu günlerinde Türk vatandaşları evlerinde iken test sonuçları ile Türkiye’ye giriş yapan turistler istedikleri gibi tatil yapabiliyor. Bu da bazı sosyal medya platformlarında eleştirilere neden oluyor. İnternet sitelerinde yayımlanan bazı haberlere göre, ülkelerinde karantina olan bazı kişiler Türkiye’ye gelerek tatil yapıyorlarmış. Ülkesinde karantina süresi dolunca geri dönüyormuş. Bu gerçekten de kurnazca ve etik dışı bir davranış. Çünkü test sonuçları her zaman yüzde yüz doğru sonuç vermiyor. Kendi ülkemizde dışarı çıkıp dolaşamazken sokaklarda yabancı uyruklu kişilerin özgürce dolaştığı görmek gerçekten de tuhaf bir durum. (Devam edecek)