Kahvenin ilk kez ne zaman tüketildiği tam olarak belli olmasa da, tarihi kanıtlar kahvenin 15. yüzyıl gibi erken bir tarihte değer kazandığını gösteriyor. Tarihçilerin çoğu, kahvenin İslam dünyasında ortaya çıktığı ve birçok önemli dini uygulamayla yakından bağlantılı olduğu konusunda hemfikirdir. Kahve, hidrosinnamik asitler ve polifenoller de dahil olmak üzere birçok antioksidanın mükemmel bir kaynağıdır.
Bu bileşikler birçok kronik ve akut durumun önlenmesinde rol oynayabilir. Kahve, çeşitli kanser türlerinin riskini azaltmada rol oynayabilir. Araştırmalar, düzenli olarak kahve içen kişilerin prostat kanserine yakalanma olasılığının daha düşük olduğunu ortaya koyuyor.
Bazı çalışmalar düzenli olarak kafeinli veya kafeinsiz kahve içmenin Tip 2 diyabet gelişme riskini azaltabileceğini göstermektedir. Bonus olarak kahvedeki kafeinin kan şekeri üzerinde kayda değer bir etkisi yoktur. Kahve tüketimi Alzheimer ve Parkinson hastalıkları gibi rahatsızlıkların gelişme riskinin azalmasıyla bağlantılıdır.
Sade bir kahve içildiğinde kahvenin kalorisi düşük olabilir, ancak krema ve şeker eklemek kahveyi hızla daha az sağlıklı hale getirebilir. Siyah kahvenin acı tadından hoşlanmıyorsanız, az miktarda az yağlı süt veya badem sütü gibi bir süt alternatifi ile deneyin.
Kahve tüketirken bol su içtiğinizden emin olun çünkü içecek idrar söktürücü etki yapar ve dehidrasyon riskini artırabilir. Hamileyseniz veya yüksek tansiyonunuz varsa kahve alımınızı sınırlayın.
Gelelim kafeinsiz kahveye… Kafeinli kahve gibi kafeinsiz kahvenin de ruh halinizi ve genel dikkat sürenizi olumlu yönde etkilediği gösterilmiştir. Kafeinin sizi uyardığı gibi değil. Ancak çalışma, kahvedeki diğer kimyasalların günlük performansınızı etkileyebileceğini bildirdi.
Kafeinsiz ve kafeinli kahvenin paylaştığı bir diğer fayda da karaciğeriniz üzerindeki etkisidir. Her iki kahve türünde de bulunan kimyasalların karaciğer enzim seviyenizi arttırdığı ve karaciğeriniz üzerinde koruyucu bir etkiye sahip olduğu gösterilmiştir. Kafeinsiz kahve içenlerin ortak endişesi, kahvelerinde kafein bulunmasıdır. Yeni araştırmalar, kafeinsiz kahvenizde az miktarda kafein bulunduğunu göstermiştir. Kafeinsizleştirme işlemi, kahve çekirdeklerindeki kafeinin yaklaşık %97'sini giderir. Yani, ortalama bir fincan kafeinsiz kahvenizde yaklaşık 2 mg kafein bulunurken, ortalama bir fincan normal kahvenizde yaklaşık 95 mg kafein bulunur.
Az miktardaki kafein genellikle bundan kaçınmaya çalışan çoğu insanı etkilemez. Kafein duyarlılığı gibi belirli koşullar, en küçük miktardaki kafeinin bile etkilerini hissetmenize neden olabilir. Kafeinden tamamen uzak durmanızı gerektiren bir durumunuz varsa kafeinsiz kahveyi denemeden önce doktorunuza danışmalısınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: