Merhaba Sevgili Okur,
Bugün sizleri “p4c”olarak kullandığımız bir kavram ile tanıştırmak istiyorum. P4C İngilizce “Philosphy for Children and Communities” yani “Topluluklar ve Çocuklar İçin Felsefe” demektir.
“Felsefe mi?, Birde çocuklarla mı?” Dediğinizi duyar gibiyim. Evet, felsefe ve çocuk kelimeleri yan yana çok uzak gibi görünüyor olabilir ama sorgulayan birey yetiştirmemizde bize yardımcı olan bir pedagojik yöntemdir.
Günümüz çağında biz ebeveynler çocuklarımızı yaratıcı düşünme, sorgulama, robotik kodlama vs gibi kavramlar içerisinde büyütmeye çalışıyoruz. Peki, sorgulayan birey yetiştirmek için ne yapmalıyız? Konusunda çoğu zaman eksik kalıyoruz. Aslında doğasında soru sormak ve merak olan çocukları verdiğimiz cevaplar ve geri bildirimlerle kaybetmelerine sebep oluyoruz. Bu nokta da bizlere yol gösterici olacak olan P4C devreye giriyor.
P4C adında felsefe gibi ilk anda göz korkutan bir kavram içeriyor olsa da P4C pedagojisi çocuğa felsefe tarihini anlatan bir ders değil “felsefe yapmayı” ve “düşünmeyi” öğreten bir pedagojidir.
P4C pedagojisi, sokratik diyalog yönetimini kullanarak bir çember etrafında topladığı topluluklara ya da çocuklara bir uyaran üzerinden doğru sorular sorarak soruşturma ortamı yaratır ve bireylerin o konu üzerinde doğru ya da yanlış cevap aramadan konuyla ilgili düşünüp fikirlerini nedenleri ile açıklamalarını bekler. Bunu yaparken bazen bir çocuk kitabını, bazen bir remi, bir heykeli ya da bir müziği, bir reklamı uyaran olarak kullanabilir.
Ebeveyn olarak bu yöntem ile tanışmış olmanın çocuklarımız açısından sağlayacağı fayda ise sordukları bir soru üzerinde hemen kendi bildiğimiz doğru cevabı vermek yerine soracağımız sorularla onun düşünmesini sağlamak, felsefe tabanlı sohbetler etmek şeklinde olabilir. Bu nokta da doğru soruyu nasıl sormalıyım sorusuna cevabımızda elbette ebeveynlerin p4c pedagoji sistemi ile tanışmış olması diyebiliriz.
P4C yetişkinlerde ve çocuklarda doğru sorularla düşünme eylemini gerçekleştirirken bir yandan topluluklar içerisinde söz alma hakkını bilmeyi, farklı fikirlere saygı duymayı ve maalesef ülkemiz insanlarının çoğunda olmayan dinlemeyi öğretmektedir. Düşünmek, fikrini söylemek, dinlemek, anlamak ve üzerine tekrar düşünmek. Doğru ya da yanlışı bulmadan sorgulamanın ilk başlarında bir fikre sahipken sorgulama sonunda fikrinde değişmeler olabilmek ve bazen işin içinden çıkamadığın “çukur” dediğimiz anlarda kalmak ve sorgulama bittiğinde bile düşünmeye devam etmek şeklinde özetleyebiliriz.
Tüm bu süreçler soruşturma ortamında ilerlerken, diğer tarafta merak ve soru sorma becerilerimizin gelişmesine, gelişirken kendimizi ifade etmemize, konuşma becerimizin gelişmesine ve olaylara farklı açıdan bakabilmemize fayda sağlamaktadır.
“P4C” kavramı içerisinde 4C şeklinde olan kısım ise 4 temel düşünme becerisini ifade etmektedir.
Critical (Eleştirel)
Creative (Yaratıcı)
Colloborative (İşbirliği içinde)
Caring ( Özenli)
P4C, çocuklarımıza “neyi ?” değil “nasıl ?” düşünmeleri gerektiğini göstermektir.
P4C uyaranı olarak kullandığımızyerli ve yabancı yazarların birçok kitabı olmakla beraber bugün sizlere özellikle P4C uyaranı olarak kullanmak maksadıyla yazılmış Deniz Alter’in kaleme aldığı ve Sincap Kitap Yayıncılığın bizlerle buluşturduğu “Hayaller Bir Baloncuğa Sığar mı? , Sabiha Gürdemir’in kaleme aldığı Elma Çocuk Yayınevinin bizlerle buluşturduğu “Elanko” kitaplarını paylaşmak isterim.
Descartes’in dediği gibi “Düşünüyorum , öyle ise varım!” sözüyle sizlere düşünmeyi düşünmenizi tavsiye ederim.
Sevgilerimle,
Çocuk Kitabı Yazarı Işık SARAÇ
“Felsefe mi?, Birde çocuklarla mı?” Dediğinizi duyar gibiyim. Evet, felsefe ve çocuk kelimeleri yan yana çok uzak gibi görünüyor olabilir ama sorgulayan birey yetiştirmemizde bize yardımcı olan bir pedagojik yöntemdir.
Günümüz çağında biz ebeveynler çocuklarımızı yaratıcı düşünme, sorgulama, robotik kodlama vs gibi kavramlar içerisinde büyütmeye çalışıyoruz. Peki, sorgulayan birey yetiştirmek için ne yapmalıyız? Konusunda çoğu zaman eksik kalıyoruz. Aslında doğasında soru sormak ve merak olan çocukları verdiğimiz cevaplar ve geri bildirimlerle kaybetmelerine sebep oluyoruz. Bu nokta da bizlere yol gösterici olacak olan P4C devreye giriyor.
P4C adında felsefe gibi ilk anda göz korkutan bir kavram içeriyor olsa da P4C pedagojisi çocuğa felsefe tarihini anlatan bir ders değil “felsefe yapmayı” ve “düşünmeyi” öğreten bir pedagojidir.
P4C pedagojisi, sokratik diyalog yönetimini kullanarak bir çember etrafında topladığı topluluklara ya da çocuklara bir uyaran üzerinden doğru sorular sorarak soruşturma ortamı yaratır ve bireylerin o konu üzerinde doğru ya da yanlış cevap aramadan konuyla ilgili düşünüp fikirlerini nedenleri ile açıklamalarını bekler. Bunu yaparken bazen bir çocuk kitabını, bazen bir remi, bir heykeli ya da bir müziği, bir reklamı uyaran olarak kullanabilir.
Ebeveyn olarak bu yöntem ile tanışmış olmanın çocuklarımız açısından sağlayacağı fayda ise sordukları bir soru üzerinde hemen kendi bildiğimiz doğru cevabı vermek yerine soracağımız sorularla onun düşünmesini sağlamak, felsefe tabanlı sohbetler etmek şeklinde olabilir. Bu nokta da doğru soruyu nasıl sormalıyım sorusuna cevabımızda elbette ebeveynlerin p4c pedagoji sistemi ile tanışmış olması diyebiliriz.
P4C yetişkinlerde ve çocuklarda doğru sorularla düşünme eylemini gerçekleştirirken bir yandan topluluklar içerisinde söz alma hakkını bilmeyi, farklı fikirlere saygı duymayı ve maalesef ülkemiz insanlarının çoğunda olmayan dinlemeyi öğretmektedir. Düşünmek, fikrini söylemek, dinlemek, anlamak ve üzerine tekrar düşünmek. Doğru ya da yanlışı bulmadan sorgulamanın ilk başlarında bir fikre sahipken sorgulama sonunda fikrinde değişmeler olabilmek ve bazen işin içinden çıkamadığın “çukur” dediğimiz anlarda kalmak ve sorgulama bittiğinde bile düşünmeye devam etmek şeklinde özetleyebiliriz.
Tüm bu süreçler soruşturma ortamında ilerlerken, diğer tarafta merak ve soru sorma becerilerimizin gelişmesine, gelişirken kendimizi ifade etmemize, konuşma becerimizin gelişmesine ve olaylara farklı açıdan bakabilmemize fayda sağlamaktadır.
“P4C” kavramı içerisinde 4C şeklinde olan kısım ise 4 temel düşünme becerisini ifade etmektedir.
Critical (Eleştirel)
Creative (Yaratıcı)
Colloborative (İşbirliği içinde)
Caring ( Özenli)
P4C, çocuklarımıza “neyi ?” değil “nasıl ?” düşünmeleri gerektiğini göstermektir.
P4C uyaranı olarak kullandığımızyerli ve yabancı yazarların birçok kitabı olmakla beraber bugün sizlere özellikle P4C uyaranı olarak kullanmak maksadıyla yazılmış Deniz Alter’in kaleme aldığı ve Sincap Kitap Yayıncılığın bizlerle buluşturduğu “Hayaller Bir Baloncuğa Sığar mı? , Sabiha Gürdemir’in kaleme aldığı Elma Çocuk Yayınevinin bizlerle buluşturduğu “Elanko” kitaplarını paylaşmak isterim.
Descartes’in dediği gibi “Düşünüyorum , öyle ise varım!” sözüyle sizlere düşünmeyi düşünmenizi tavsiye ederim.
Sevgilerimle,
Çocuk Kitabı Yazarı Işık SARAÇ