Müteahhitlerin ya da inşaat şirketlerinin tanıtım afişlerindeki inşaat projelerini bilirsiniz. Kendinizi içinde hissedebilin diye en küçük ayrıntılar bile düşünülür. Kimi lansmanlarda insanlı, üç boyutlu yaşam alanı videoları da vardır. İşte onların aynısından bir Mars inşaatı tanıtım videosu izledim. Yerleşim ve yaşam aşamalarının inşa ve uyum tanıtımları... Evet, yanlış duymadınız. Videoda taşeron şirket ilk gidecek gurubun yaşam alanlarının nasıl hazırlanacağını, habitatın nasıl düzenleneceğini turistik bir otel tanıtımı gibi anlatıyorlar. İzlediğim film bir distopya belgeseli veya bir bilim kurgu filmi değildi.
Şimdiki yaşam alanımızda dışarı çıkma özgürlüğümüzün zora girdiği, alternatifler aradığımız, virüs dünyayı ele geçirdiğinde ne olacak hapsolmuş gibiyiz diye düşündüğümüz şu günlerde hazırlanmış, planlanmış, bir proje hayata geçiriliyor. İlk kimlerin gideceği bile belirlenmiş. Dediğim gibi ihtiyaç duyulan şu günlerde “ihtiyaç" burada manidar olsa gerek. Bir şey satmak için elbette önce ihtiyaç yaratılmalı.
Niyetim distopik komplo senaryoları ile akılları bulandırmak değil. Lakin star wars filmiymiş gibi yapılan her şeyi ile gerçek olan böylesi bir projeyi hele şu zamanlarda görünce insan her şeyi düşünüyor. Peki böylesine önemli insanlık için ciddi bir tramplen olan bir projenin gerçekleşmesi için felaketlerin mi olması gerekli. Evet korkarım ki gerekiyor. Dünya tarihi savaş ve felaketlerden sonra ortaya çıkan icat, yenilik ve devrimlerle dolu. Arsızca tüketilen kaynaklar er geç biteceğinden yeni eylem planlarına girişen inovatif fikirli “müteahhitler" yeni bir gezegende kolonileşme planladılar. Herkese hayırlı olsun. Biz miyiz istemeyen?Keşke bütün galaksilere gidebilsek. Ama bu tüm evrenin canına okuyacağımız anlamına geliyorsa kalsın. Hal böyle olmasaydı, yeni felaket ve salgınlarla bunalmasaydık projeye destekçi, yatırımcı ve en önemlisi müşteri bulunamayacaktı. Ömrümüz vefa ederse o günleri görür müyüz bilemiyorum. Ancak Mars’taki yeni uzay teknolojili prefabrik binasına yerleşmiş, yeni yetiştirdiği fasulyelerini torunuyla birlikte izleyen yaşlı dedenin “Bunların en iyisi Dünya’da yetişirdi orası bizim evimizdi. Dünya'yı özleyeceğiz” dediğini duyar gibiyim.
Aslına bakarsanız yeni normalleşmenin uygulandığından beri vaka sayısının da arttığı şu günlerde akşamları halkın çıkabileceği yerler kısıtlı olduğundan insanların rağbet ettiği Hamidiye tabyaları park alanı gibi alanların erkenden saat 10’ da kapatılmaması gerektiğini bu yüzden herkesin yeni kordona doluştuğunu dolayısı ile de sosyal mesafeyi askıya aldığını yazmak istiyordum. Ama birilerinin büyük resimle mühendislikler yapmış olabileceğini fark edince bu konu rafa kalktı. Neyse bir dahakine kamunun yaşam alanlarını genişleterek sosyal mesafeyi de genişletmiş olacağımızı böylece virüsten daha iyi korunabileceğimizi yazıveririm artık elimden geldiğince. Bu yazımı da sabırla sonuna kadar okuduğunuz için teşekkürler. Sağlıcakla kalın.
YAZARLAR
20 Haziran 2020 - 14:30
Dünya' yı özleyeceğiz
Müteahhitlerin ya da inşaat şirketlerinin tanıtım afişlerindeki inşaat projelerini bilirsiniz
YAZARLAR
20 Haziran 2020 - 14:30
İlginizi Çekebilir