Son zamanlarda kimle konuşsam herkesin tek söylediği mutsuzum.Mutsuzluk çağımızın hastalığı.Kimse neden mutsuz olduğunu bile bilmiyor.Tabi hak veriyorum ağırlaşan ekonomik koşullar, bitmeyen istekler, oluşturulmayan boş zamanlar, birbirleriyle konuşamaz hale gelmiş düşünceler. Baş edilemeyen amansız dert stres.
Bakın bu saydıklarımın hepsi aslında hep vardı. Bizler sorunun bir parçası olmaktan vazgeçip, çözüm bulmalıyız. Bunu kendimiz için nasıl yapabiliriz?Kendimize zaman ayırarak, nefes alarak ve bizi mutlu eden şeyleri yaparak tabi ki ama en önemlisi bize dayatılan kalıplardan kurtularak. Kalk silkelen.
Hadi şimdi başlıyoruz. Önce kocaman gülümse kendine.Unutma; “Gülmek stresin panzehridir.”Aman sanki sen yapabiliyor musun? Diye bilirsiniz.Ben bu durumu fark ettim kendimi yavaşlattım. Sindire sindire ilerliyorum bazen oluyor bazen olmuyor.Denemeye devam ediyorum. Mükemmel olmak zorunda değilim.Ben diyorum ki. Gülümsemek bulaşıcı,bunu sadece bende söylemiyorum uzmanlarda onaylıyor.
Neden gülümsemek bulaşıcı dedim anlatayım. Biz her sabah çocuklarla koşuşturarak evden çıkıyoruz. Çünkü büyüğün evde kahvaltı yapması gerekiyor. Küçüğünde hızlı bir şekilde ne giyeceğine karar vermesi. Tabi sabah bu tantanayı yaşayanlar bilir, kelimeler inişli çıkışlı ilerler hatta havada uçuşanlar bile olur. Neyse biz böyle çıkarken yaptığımız en güzel şey gülmek oluyor. Gülmek için bize bir bakış yeter hahaay. Çünkü biz olanların hepsini o çarptığımız kapının arkasında bıraktık.
Sabah kapıdan çıkar çıkmaz komşularımızagünaydın der kocaman bir gülümseriz ki dalga dalga büyüyerek bizi takip etsin. Arabaya biner hemen müzik açılıp şarkılar söylenerek okulun yolunu tutarız. Okula vardığımızda başlarız gülümseyerek günaydın demeye, öğrencilere, öğretmenlere, kapıda duran servis sorumlusu, veliler, okulda ki nöbetçi öğretmen, öğrencileri karşılayan bayana, hepsine kocaman bir günaydınlı gülümseme bırakırım. Sonradan farkettim ki bizim geçtiğimiz tüm yol üstündeki insanların yüzünde kocaman bir gülümseme ve günaydın oluşuyor, domino etkisi gibi dalga dalga yayılmaya başlıyor. Büyük kızım bu sabah bir bayanla gülümseyip günaydınlaştıktan sonraanne, kadınıtanıyor musun?diye sordu.
Durdum,kızımın yüzüne baktım ve tanımıyorum dedim, gülümseyerek.Kızımın yüzünde ki o muhteşem ifadeye tanık olmak, tarif edilemez. İnanın
Gülümsemek için tanımak zorunda değiliz.Biz çocuklarımıza ne kadar şunu yap bunu yap diyelim, onlar sadece bizim davranışlarımızı örnek alıyorlar. Bu da bugünün notu olarak kalsın.Neden gülelim;
* Sık sık gülmek, vücut direncimizi arttırır
* Gülmek çok iyi bir egzersizdir
* İçten gelerek 15 dk.gülmek40 kalori yaktırır
* Ayrıca yapılan bir çalışmalar 15 dk gülmek ömrümüze 2 gün arttırabilirmiş
* Gülmek vücudumuzu canlı tutar
* Gülmek mutlu eder
* Gül, çocuk saflığında
* Gülmek sosyalleştirir
* Gülmek stresi azaltır
* Gülmek yüz kaslarını çalıştırır, bu da sizi güzel yapar
* Gülmek, başkasını mutlu etmektir
* Gülmek ilaç etkilidir, iyileştirir
* Gülümsemek sözsüz dokunuştur.Gülümse hatta katıl, gülmekten karnın ağrısın, gözünden yaş gelsin.Gül;hayata, insanlara hatta kendine inat.
Hadi gülümse...
Bakın bu saydıklarımın hepsi aslında hep vardı. Bizler sorunun bir parçası olmaktan vazgeçip, çözüm bulmalıyız. Bunu kendimiz için nasıl yapabiliriz?Kendimize zaman ayırarak, nefes alarak ve bizi mutlu eden şeyleri yaparak tabi ki ama en önemlisi bize dayatılan kalıplardan kurtularak. Kalk silkelen.
Hadi şimdi başlıyoruz. Önce kocaman gülümse kendine.Unutma; “Gülmek stresin panzehridir.”Aman sanki sen yapabiliyor musun? Diye bilirsiniz.Ben bu durumu fark ettim kendimi yavaşlattım. Sindire sindire ilerliyorum bazen oluyor bazen olmuyor.Denemeye devam ediyorum. Mükemmel olmak zorunda değilim.Ben diyorum ki. Gülümsemek bulaşıcı,bunu sadece bende söylemiyorum uzmanlarda onaylıyor.
Neden gülümsemek bulaşıcı dedim anlatayım. Biz her sabah çocuklarla koşuşturarak evden çıkıyoruz. Çünkü büyüğün evde kahvaltı yapması gerekiyor. Küçüğünde hızlı bir şekilde ne giyeceğine karar vermesi. Tabi sabah bu tantanayı yaşayanlar bilir, kelimeler inişli çıkışlı ilerler hatta havada uçuşanlar bile olur. Neyse biz böyle çıkarken yaptığımız en güzel şey gülmek oluyor. Gülmek için bize bir bakış yeter hahaay. Çünkü biz olanların hepsini o çarptığımız kapının arkasında bıraktık.
Sabah kapıdan çıkar çıkmaz komşularımızagünaydın der kocaman bir gülümseriz ki dalga dalga büyüyerek bizi takip etsin. Arabaya biner hemen müzik açılıp şarkılar söylenerek okulun yolunu tutarız. Okula vardığımızda başlarız gülümseyerek günaydın demeye, öğrencilere, öğretmenlere, kapıda duran servis sorumlusu, veliler, okulda ki nöbetçi öğretmen, öğrencileri karşılayan bayana, hepsine kocaman bir günaydınlı gülümseme bırakırım. Sonradan farkettim ki bizim geçtiğimiz tüm yol üstündeki insanların yüzünde kocaman bir gülümseme ve günaydın oluşuyor, domino etkisi gibi dalga dalga yayılmaya başlıyor. Büyük kızım bu sabah bir bayanla gülümseyip günaydınlaştıktan sonraanne, kadınıtanıyor musun?diye sordu.
Durdum,kızımın yüzüne baktım ve tanımıyorum dedim, gülümseyerek.Kızımın yüzünde ki o muhteşem ifadeye tanık olmak, tarif edilemez. İnanın
Gülümsemek için tanımak zorunda değiliz.Biz çocuklarımıza ne kadar şunu yap bunu yap diyelim, onlar sadece bizim davranışlarımızı örnek alıyorlar. Bu da bugünün notu olarak kalsın.Neden gülelim;
* Sık sık gülmek, vücut direncimizi arttırır
* Gülmek çok iyi bir egzersizdir
* İçten gelerek 15 dk.gülmek40 kalori yaktırır
* Ayrıca yapılan bir çalışmalar 15 dk gülmek ömrümüze 2 gün arttırabilirmiş
* Gülmek vücudumuzu canlı tutar
* Gülmek mutlu eder
* Gül, çocuk saflığında
* Gülmek sosyalleştirir
* Gülmek stresi azaltır
* Gülmek yüz kaslarını çalıştırır, bu da sizi güzel yapar
* Gülmek, başkasını mutlu etmektir
* Gülmek ilaç etkilidir, iyileştirir
* Gülümsemek sözsüz dokunuştur.Gülümse hatta katıl, gülmekten karnın ağrısın, gözünden yaş gelsin.Gül;hayata, insanlara hatta kendine inat.
Hadi gülümse...