Kadir Gecesi

Rabbimize ne kadar teşekkür etsek yetmez. Bu sene de mübarek Ramazan ayının son günlerini yaşıyoruz ve görüştüğüm bir çok kardeşim de dahil, bu sene ki gibi kolay oruç tutmadık diye dillendiriyoruz. İbadetlerimizde, camilerimize gidemesek de, tek başımıza yaptığımız ibadetin tadı bambaşkaymış meğer. Allah ile baş başa, karşılıklı sohbet ederek kılınan namazların, yapılan zikirlerin, ibadetlerin tadı damakta kalıyor. Böyle feyizli geçirdiğimiz bir Ramazan ayının içinde mübarek bir gece daha Kadir gecesi..

Kadir gecesi, hikmet dolu mucize kitabımız Kuran-ı Kerimin indirilmeye başlandığı gece olarak bilinir. İslamın en şerefli, en faziletli gecelerinden biridir. İnsanlığın hidayetinde dönüm noktası teşkil eden bu mübarek Kadir gecesinin önemine işaret eden bir hadisi sizle paylaşmak istiyorum. Önceki ümmetlerin uzun ömürlü olmaları sebebiyle fazla sevap kazanma imkânına sahip bulunmalarına karşılık, müslümanlara Kadir gecesinin verildiği belirtilir. Kadr sûresinde bildirildiğine göre bu gecede Allah’ın izniyle melekler ve Cebrâil yeryüzüne iner ve gece boyunca yeryüzüne barış ve esenlik hâkim olur. Bu mübarek gece, Ramazan ayının son 10 gününün tek gecelerinde aranır. Bin aydan daha hayırlı olarak Rabbimizin bizlere bildirdiği Kadir gecesi, Ramazan ayının 27. gecesi olarak kabul edilir. Bu sene, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımız ile aynı günde kandilimizi kutladık. Akşamüzeri balkonlarımızda İstiklal Marşımız ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını anarken, gecenin kalanını da ibadetle geçirdik hamdolsun.

Gelelim kadir gecesinde biz üveysler neler yaparlar. Bu mübarek geceyi, Rabbimizin tüm gecelerinde olduğu gibi ibadetle geçiririz. Namaz kılar, kuran okur, tefekküre dalarız. Gün aydınlanıncaya kadar Rabbimizi zikrederiz. Dilimizden tevhidi düşürmeden, Rabbimiz ile baş başa kalırız. Üveysler, her gece Kadir gecesiymiş gibi ibadetlerine yönelse de, bu gece tanyeri ağarıncaya kadar süren zikrimizle ruhlarımız şenlenir. Biz biliriz ki; üveyslere her gece kadir gecesi, her gün bayram gibidir. Allah’ın bizleri sadece kandil gecelerinde değil her daim sevdiğini bilir, bizler de sevgimizi göstermek için her gece ibadet etmeye özen gösteririz.

Geçmişte yaşadığım bir kandil gecesiydi, hatırlıyorum. Üveys Veysel Karani zikrini, Allah’ı zikretmenin ne kadar önemli olduğunu bilmediğim bir dönemdi. Sadece önemli gün ve gecelerde yaptığım ibadetlerin birinde “Rabbim seni çok özledim, sana kavuşmak istiyorum” diye sabaha kadar ağlayarak dua ettiğimi hatırlıyorum. Uyuyakaldığım o sabahın ilk ışıklarında, Rabbimiz rüyamda www.veyselkarane.com sitesini göstermişti. Yıllarca sorduğum bu sorunun cevabı, bir kandil gecesinde verilmişti. İlk başlarda nefsimin kabul etmediği bu cevabın, Allah’ın bir mucizesi olduğunu site içerisinde bulunan ziyaretçi defterini okuyup, tarif edilen zikri yaptıktan sonra anlamıştım. Aradığım cevap tam da buydu! Üveys Veysel Karani zikrinin içindeydi. Sizlerde Rabbimizi arıyorsanız eğer, sırat-ı müstakim (doğru yol) üzerinde olmak istiyorsanız, sadece bu mübarek gecelerde değil, lütfen her gece sorun Allah’a. “Rabbim ben seni istiyorum” deyin. “Bana kendini buldur” deyin. Bu cahile kaç sene sonra cevabını verdi Yüce Yaradan. Kim bilir belki sizi daha çok seviyordur. Soru soran herkese cevap vermek için bekliyordur. Yeter ki siz direkt Rabbimize sorun. Yaşayın ve görün!