SORU 1: Mirastan Feragat Nedir? Mirastan feragat sözleşmesi miras bırakanın sağlığında mirasçılar ile yapılan ama asıl önemini saklı paylı mirasçılar ile yapıldığında gösteren olumsuz bir miras sözleşmesidir. Bir tarafta muhtemel miras bırakan diğer tarafta onun saklı paylı mirasçısının bulunduğu mirastan feragat sözleşmesi ile saklı paylı mirasçılar kendi rızalarıyla mirastan uzaklaştırılmış olur.Mirastan feragat sözleşmesi, olumsuz miras sözleşmesi olduğundan, geçerliliği diğer miras sözleşmeleri gibi resmi vasiyetname ile aynı şekil şartlarına bağlı olarak yapılmasına bağlıdır. Uygulamaya bakıldığında mirastan feragat sözleşmesinin iptali isteminin, şekil şartlarına uyulmadan yapıldığı, sözleme taraflarının sözleşmeyi yaptığı sırada ehliyetsiz olduğu veya kalan saklı paylı mirasçıların saklı payı azaltmak kastıyla yapıldığı gerekçesine dayandırıldığı görülmektedir.SORU 2: Mirastan Feragatın Türleri Nedir?1) İvazlı Mirastan Feragat Sözleşmesi
Mirasçı, mirasbırakanın sağlığında ivaz (karşılık) alarak muhtemel miras hakkından vazgeçmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 565. maddesinde: “Miras haklarının ölümden önce tasfiyesi maksadıyla yapılan kazandırmalar…” denilerek ivazlı mirastan feragat sözleşmesinden bahsedilmiştir. Burada kararlaştırılan ivazın miktarının ne olduğu önemli değildir. Yani, mirasçının aldığı ivaz ileride doğması beklenilen miras hakkından az veya çok belirlenir.2) İvazsız Mirastan Feragat Sözleşmesi
Herhangi bir karşılık almadan mirasçının muhtemel miras hakkından vazgeçmesidir. İvazlı mirastan feragat sözleşmesi ile ivazsız mirastan feragat sözleşmesinin asıl farkı altsoylar bakımından hüküm doğurup doğurmayacağı noktasında toplanmaktadır. Şöyle ki TMK’nın 528. maddesinin 3. fıkrasında: “Bir karşılık sağlanarak mirastan feragat, sözleşmede aksi öngörülmedikçe feragat edenin altsoyu için de sonuç doğurur.” denilerek ivazlı mirastan feragat sözleşmesinin altsoy için de hüküm ifade edeceği belirtilmiştir. Buna göre ivaz karşılığı yapılan feragat sözleşmesinde, aksi kararlaştırılmadıkça altsoy da mirasçılık sıfatını kaybedecektir. İvazsız mirastan feragat sözleşmesinde ise; herhangi bir karşılık sağlanmadan miras hakkından vazgeçildiğinden kanun koyucu hakkaniyet gereği altsoy için feragatin hüküm ifade etmemesi yönünde iradesini ortaya koymuştur.SORU 3: Mirasın Reddi Nedir?Miras bırakan öldükten sonra mirasçıların herhangi bir şey yapmalarına gerek bile kalmadan miras otomatik olarak kendilerine geçmektedir. Bu durumu istemeyen mirasçı, miras bırakan öldükten sonra mirası reddederek mirasçılık sıfatına son verebilir. Mirasın reddi miras bırakan sağken yapılamayacak olup, mirasçının bozucu yenilik doğuran beyanıyla yapılabilir. Burada asıl önemli olan beyandan açıkça reddin anlaşılmasıdır. Yapılan beyan bir tutanakla sulh mahkemesi tarafından tespit edilecek ve sonra mahkemede bulunan özel kütüğe kaydedilecektir. Ret beyanında herhangi bir gerekçe gösterilmesi şart değildir. Ret yenilik doğuran bir beyan olduğu için sulh hakimine ulaştığı andan itibaren hüküm ve sonuçlarını doğurur. Bu noktadan sonra artık geri dönüş yoktur, ret geri alınamayacaktır.
Türk Medeni Kanunu madde 606/1’e göre üç ay içerisinde ret hakkının kullanılması gerekir. Aksi takdirde, üç aylık süre hak düşürücü süre olduğundan bu hak düşer ve bir daha kullanılamaz. Bu süre içerisinde ret hakkını kullanmayan mirasçı mirası kayıtsız şartsız kabul etmiş olur. Üç aylık sürenin ne zaman başlayacağı yasal mirasçı olup olmamasına göre değişiklik göstermektedir. Şöyle ki; yasal mirasçılar için bu süre kural olarak miras bırakanın ölümüyle başlayacak olmasına rağmen yasal mirasçı mirasçılık sıfatını bu tarihten sonraki bir zamanda öğrenmişse öğrenme tarihinden itibaren 3 aylık süre işlemeye başlar. Vasiyetname ile mirasçı atanan kimse için süre, lehine olan tasarrufun kendisine bildirilmesiyle başlayacaktır. Miras sözleşmesi ile bir kişi mirasçı olarak atanmışsa ret süresi yine ölüm tarihinden itibaren geçerli olacaktır. Mirasın reddinde, mirasçı sanki mirasbırakandan önce ölmüş gibi tereke paylaştırılır.SORU 4: Mirastan Feragat Sözleşmesi ile Mirasın Reddi Arasındaki Fark Nedir?Mirasın reddi, miras bırakan öldükten sonra yapılabilecekken, mirastan feragat sözleşmesi miras bırakanın sağlığında yapılır. Mirasın reddi halinde; altsoylar bu ret işleminden etkilenmeyecek, eğer şartları oluşmuşsa mirasçılık sıfatını kazanabilecekken, mirastan feragat sözleşmesi ivazlı yapılmışsa altsoylar için de hüküm ifade edecektir. Emredici bir düzenleme olmadığından bu hükmün aksinin kararlaştırılması, daha açık bir ifadeyle ivaz karşılığı mirastan feragat sözleşmesi yapılmasına rağmen altsoyların bu durumdan etkilenmemesi tarafların iradeleri bu yöndeyse sağlanabilir. Mirastan feragat sözleşmesi ivazsız yapılmışsa mirasın reddindeki gibi altsoylar bu durumdan hiç etkilenmeyecek, mirasçı olabileceklerdir. Mirastan feragat sözleşmesi, sözleşme olduğu için iki taraflı bir hukuki işlemdir. Miras bırakan ile ileride mirastan hak sahibi olması muhtemel mirasçı arasında yapılır. Mirasın reddi ise, tek taraflı bir hukuki işlemle mirasçı tarafından yapılabilecektir. Miras bırakan öldükten sonra mirasçıların mirası reddedebilmesi için kanunda belirlenen süre içerisinde ret işleminin yapılması gerekecekken, mirastan feragat sözleşmesi, miras bırakanın sağlığında her zaman yapılabilecektir. Mirasın reddinde herhangi bir karşılık alınmazken, mirastan feragat sözleşmesinin ivazlı yapılması halinde mirasçı bir karşılık (ivaz) alarak mirastan feragat eder.
Mirastan feragat sözleşmesi ve mirasın reddi mirasçılık sıfatının sona erdirilmesine ilişkin kanunda öngörülen kurumlar olmasına rağmen amaçları, yapılış zamanları, altsoyları etkileyip etkilememesi, ivazlı olup olmadıkları… v.b. hususlarında birbirlerinden ayrılmaktadır. Tarafların bu hususları gözeterek hangi hukuki kavrama başvuracağını belirlemesi gerekmektedir.Av. Ezgi ENGİN & Stj. Av. Efe AYRAN
Mirasçı, mirasbırakanın sağlığında ivaz (karşılık) alarak muhtemel miras hakkından vazgeçmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 565. maddesinde: “Miras haklarının ölümden önce tasfiyesi maksadıyla yapılan kazandırmalar…” denilerek ivazlı mirastan feragat sözleşmesinden bahsedilmiştir. Burada kararlaştırılan ivazın miktarının ne olduğu önemli değildir. Yani, mirasçının aldığı ivaz ileride doğması beklenilen miras hakkından az veya çok belirlenir.2) İvazsız Mirastan Feragat Sözleşmesi
Herhangi bir karşılık almadan mirasçının muhtemel miras hakkından vazgeçmesidir. İvazlı mirastan feragat sözleşmesi ile ivazsız mirastan feragat sözleşmesinin asıl farkı altsoylar bakımından hüküm doğurup doğurmayacağı noktasında toplanmaktadır. Şöyle ki TMK’nın 528. maddesinin 3. fıkrasında: “Bir karşılık sağlanarak mirastan feragat, sözleşmede aksi öngörülmedikçe feragat edenin altsoyu için de sonuç doğurur.” denilerek ivazlı mirastan feragat sözleşmesinin altsoy için de hüküm ifade edeceği belirtilmiştir. Buna göre ivaz karşılığı yapılan feragat sözleşmesinde, aksi kararlaştırılmadıkça altsoy da mirasçılık sıfatını kaybedecektir. İvazsız mirastan feragat sözleşmesinde ise; herhangi bir karşılık sağlanmadan miras hakkından vazgeçildiğinden kanun koyucu hakkaniyet gereği altsoy için feragatin hüküm ifade etmemesi yönünde iradesini ortaya koymuştur.SORU 3: Mirasın Reddi Nedir?Miras bırakan öldükten sonra mirasçıların herhangi bir şey yapmalarına gerek bile kalmadan miras otomatik olarak kendilerine geçmektedir. Bu durumu istemeyen mirasçı, miras bırakan öldükten sonra mirası reddederek mirasçılık sıfatına son verebilir. Mirasın reddi miras bırakan sağken yapılamayacak olup, mirasçının bozucu yenilik doğuran beyanıyla yapılabilir. Burada asıl önemli olan beyandan açıkça reddin anlaşılmasıdır. Yapılan beyan bir tutanakla sulh mahkemesi tarafından tespit edilecek ve sonra mahkemede bulunan özel kütüğe kaydedilecektir. Ret beyanında herhangi bir gerekçe gösterilmesi şart değildir. Ret yenilik doğuran bir beyan olduğu için sulh hakimine ulaştığı andan itibaren hüküm ve sonuçlarını doğurur. Bu noktadan sonra artık geri dönüş yoktur, ret geri alınamayacaktır.
Türk Medeni Kanunu madde 606/1’e göre üç ay içerisinde ret hakkının kullanılması gerekir. Aksi takdirde, üç aylık süre hak düşürücü süre olduğundan bu hak düşer ve bir daha kullanılamaz. Bu süre içerisinde ret hakkını kullanmayan mirasçı mirası kayıtsız şartsız kabul etmiş olur. Üç aylık sürenin ne zaman başlayacağı yasal mirasçı olup olmamasına göre değişiklik göstermektedir. Şöyle ki; yasal mirasçılar için bu süre kural olarak miras bırakanın ölümüyle başlayacak olmasına rağmen yasal mirasçı mirasçılık sıfatını bu tarihten sonraki bir zamanda öğrenmişse öğrenme tarihinden itibaren 3 aylık süre işlemeye başlar. Vasiyetname ile mirasçı atanan kimse için süre, lehine olan tasarrufun kendisine bildirilmesiyle başlayacaktır. Miras sözleşmesi ile bir kişi mirasçı olarak atanmışsa ret süresi yine ölüm tarihinden itibaren geçerli olacaktır. Mirasın reddinde, mirasçı sanki mirasbırakandan önce ölmüş gibi tereke paylaştırılır.SORU 4: Mirastan Feragat Sözleşmesi ile Mirasın Reddi Arasındaki Fark Nedir?Mirasın reddi, miras bırakan öldükten sonra yapılabilecekken, mirastan feragat sözleşmesi miras bırakanın sağlığında yapılır. Mirasın reddi halinde; altsoylar bu ret işleminden etkilenmeyecek, eğer şartları oluşmuşsa mirasçılık sıfatını kazanabilecekken, mirastan feragat sözleşmesi ivazlı yapılmışsa altsoylar için de hüküm ifade edecektir. Emredici bir düzenleme olmadığından bu hükmün aksinin kararlaştırılması, daha açık bir ifadeyle ivaz karşılığı mirastan feragat sözleşmesi yapılmasına rağmen altsoyların bu durumdan etkilenmemesi tarafların iradeleri bu yöndeyse sağlanabilir. Mirastan feragat sözleşmesi ivazsız yapılmışsa mirasın reddindeki gibi altsoylar bu durumdan hiç etkilenmeyecek, mirasçı olabileceklerdir. Mirastan feragat sözleşmesi, sözleşme olduğu için iki taraflı bir hukuki işlemdir. Miras bırakan ile ileride mirastan hak sahibi olması muhtemel mirasçı arasında yapılır. Mirasın reddi ise, tek taraflı bir hukuki işlemle mirasçı tarafından yapılabilecektir. Miras bırakan öldükten sonra mirasçıların mirası reddedebilmesi için kanunda belirlenen süre içerisinde ret işleminin yapılması gerekecekken, mirastan feragat sözleşmesi, miras bırakanın sağlığında her zaman yapılabilecektir. Mirasın reddinde herhangi bir karşılık alınmazken, mirastan feragat sözleşmesinin ivazlı yapılması halinde mirasçı bir karşılık (ivaz) alarak mirastan feragat eder.
Mirastan feragat sözleşmesi ve mirasın reddi mirasçılık sıfatının sona erdirilmesine ilişkin kanunda öngörülen kurumlar olmasına rağmen amaçları, yapılış zamanları, altsoyları etkileyip etkilememesi, ivazlı olup olmadıkları… v.b. hususlarında birbirlerinden ayrılmaktadır. Tarafların bu hususları gözeterek hangi hukuki kavrama başvuracağını belirlemesi gerekmektedir.Av. Ezgi ENGİN & Stj. Av. Efe AYRAN