Okeye Yancı, Gayrimenkule de Yancı

Hani kahvelerde okey masasının yanında yancı diye tabir ettiğimiz kimseler vardır, masaya oturup oyunu iyi biliyormuş gibi davranarak masaya gelen çaya, tosta, meşrubata ortak olurlar. Yer yer masadakileri tavırlarıyla delirtirler ama masadan kovmak kahve kültürüne ters olduğundan idare edilirler bir şekilde. Aynı kafa bizim sektörümüz olan gayrimenkulde de mevcuttur. Hatta mevcuttan öte o denli fazladır ki çoğu zaman mal sahipleri ve alıcı adayları bu yancılardan dolayı niyetlendikleri işi bir türlü bitiremezler, bitirseler bile bu süreçten keyif almak yerine tüm stresi yaşamak durumunda kalırlar.

 

Peki kimdir bu yancılar? Şöyle bir düşünün çünkü mutlaka bunlarla karşılaşmışsınızdır ev alırken veya satarken veya kiralarken.

 

Mesela gönlünüze göre bir ev buldunuz. Siz, eşiniz, çocuklar çok beğendiniz ve alma konusunda tüm aile hem fikirsiniz. Bu heyecanınızı yakın dostlarınızla paylaşıyorsunuz. Kayınço söze giriyor; “O ev etmez o kadar, kazık yiyeceksin bak dikkatli ol, emlakçıya da güvenme”.. O yancı işte sizin kayınçonuz. 2 hafta sonra kayınçonun etkisinden kurtulup evi almaya karar verdiğinizde ise o evi bulamayabilirsiniz ki genelde bu durumla sıklıkla karşılaşırız. Ev satılınca alıcıları artar ne hikmetse, yancıların etkisinden kurtulanlar gelmeye başlar birer birer ama ev çoktan satılmıştır veya cayma akçesi alınmıştır.

 

Ya da evinizi satacaksınız, bir alıcı adayı gelmiş ve bir teklifte bulunmuş. Teklif güzel bir teklif ama bir üzerine yatıp düşünmek istiyorsunuz, eşinizle ve fikrine değer verdiğiniz kişiler ile paylaşmak istiyorsunuz bu durumu. Ayda yılda bir gördüğünüz bir akrabanız diyor ki “Ucuza satıyorsun, kazıklıyorlar seni, bu ev 300.000 değil nereden baksan 400.000 eder”.. Adı üstünde uzaktan akraba ama hasbelkader o gece, o sohbete yancı olmuş bir kere. Özel olarak ona da anlattığınız bir konu değil belki, işte kaderin cilvesi adamın o gece sizin evde olası ve o teklifi geri çevirmenize sebep olası varmış bir kere. Alıcıyı da kaçırdınız, aylarca da o evi satamadınız. Yancı akrabanızın umurunda mı? Değil elbette, siz de biliyorsunuz.

 

Bu yancılar herkes olabilir; bankacınız olabilir, kapı komşunuz olabilir, bakkalınız olabilir, aynı şehirde bile yaşamadığınız bir akrabanız olabilir, 20 yıl önce aynı yerde görev yaptığınız devreniz olabilir, şu an yanınızda oturan veya birazdan selamlaşacağınız kişi de olabilir. Kısacası siz ne istediğinizi ve piyasanın gerçeklerini bilmiyorsanız herkes size yancı olabilir. Çünkü bizim ülkemizde bir tanıdığımız ev alacaksa “PAHALIYA ALIYORSUN”, ev satacaksa “UCUZA SATIYORSUN”, ev kiralayacaksa “BENİM BİR ARKADAŞ VAR, HEMEN TUTAR BURAYI” diyerek kafa karıştırmak, sırf laf olsun torba dolsun diye konuşmak önemlidir. “Bak ben seni düşünüyorum” diye mesaj vermek için işkembe-i kübradan atmak asla bir problem değildir. O yancılar atar da önemli olan aklı selimin bu tuzağa düşmemesidir.

 

Tuzağa düşmemenin yolu ise piyasa gerçeklerini dikkate alan ve sizinle beraber, sizin için çalışan profesyonel bir gayrimenkul danışmanıdır. Dost acı söyler misali belki söyledikleri sizi bir miktar üzebilir, sizi düşünüyor görünmek adına yancılar tarafından ortaya atılan rakamlar gibi toz pembe değildir söyleyecekleri ama gerçekleri göz ardı ederek sonuca ulaşmaya çalışmak beyhude bir çabadır neticede. Amacınız gerçekten bir yer almak veya satmak ise size yakışan bir gayrimenkul danışmanını bulup, onunla beraber yola çıkmak size çok şey kazandıracaktır.

 

Ya da yancıların masasına oturup 300.000 TL’lik evinizi 500.000’e satıp, alacağınız para ile yapacaklarınızı hayal edebilir veya 500.000 TL’lik evi 300.000 TL’ye sıkışmış birinden düşürüp alma hayalleri kurarken mükemmel bir alış yapacağınız fikri ile heyecanlanabilirsiniz. Gerçek dünyada ise böyle bir şey olma ihtimalinin çok düşük olacağını dikkate alırsak eğer en iyisi köşedeki piyangocudan bir Milli Piyango bileti almaktır, zira oradan bir ikramiye çıkması çok daha yüksek bir olasılıktır. Gayrimenkul alırken, satarken veya kiralarken yancılarınızın az olması dileğiyle…

 

Bu Şehri ve Bu İşi Çok Seviyoruz…