Suç, Suçtur

Sosyal medya hesaplarına denetim geliyor. Yaş sınırlaması, paylaşımlarda hukuki sorumluluk, adalet mekanizmasının işlerliği… Klavye şövalyeliğinin sonu geliyor kısacası. Uçsuz bucaksız sosyal medya mecrası artık kontrol altına alınacak ve başıboş yorumlar, kişilik haklarına saldırı özelliği taşıyan paylaşımlar vb. tümü son bulacak ya da cezai müeyyideye tabi olacak.
Dizilerde, filmlerde reklam içerikli sahneler, alkol, sigara ve küfür sansürlerine alıştık ama sosyal medyada ki rahatlığı öylesine benimsedik ki, sanırım bu kısıtlamalara ve cezai uygulamalara alışmamız hayli zor olacak. Aslında bir noktada özellikle twitter paylaşımları mercek altında ama artık tüm sosyal medya mercek altına alınacak. Denetim elbette ki dozunda ve eşitlik çerçevesinde yapılırsa gereklidir. Ancak denetim yapılırken herkese eşit davranılmaz ise o zaman hazırlanan bu yasal düzenleme yanlı ve taraflı işletilmiş olur.
Geçtiğimiz Cuma günü CHP İstanbul İl Başkanı senelerce önce attığı twitler ile ilgili olarak dokuz yıl hapis cezası aldı. Cezaya konu olan sosyal medya paylaşımları da toplum ile paylaşıldı. Çok ağır kelimeler ile klavye başında kahramanlık yapılmış resmen. Kişiye de saldırmış sayın Canan Kaftancığlu, dini inançlara da… Cezayı eleştirmek elbette mümkün değil. Suç teşkil ediyorsa, hakaret içeriyorsa kimse savunamaz amaaaa…
Sadece Canan Kaftancıoğlu’mu böyle paylaşımlar yapıyor. Paylaşımlarda PKK övücülüğü var mı, var. İyi de bir açılım süreci yaşadı bu ülke, o süreçte PKK nasıl da halka akil insanlarca açıklanmaya, anlatılmaya çalışılmıştı, unuttunuz mu? O günün devlet büyüklerinin yaptıkları, sosyal medya paylaşımları unutuldu mu? Geçmişte ki paylaşımlar suç ise… Sanırım şapkayı önümüze alıp düşünmemiz lazım. Canan Kaftancıoğlu’nun cezaya konu olan sosyal medya paylaşımlarının tamamına karşıyım, hepsi de onaylamadığım paylaşımlar ama ya diğer kişilerin paylaşımları, onlar cezasız mı kalacak? Bu tek taraflı bir ceza mı?
Bir de Canan Kaftancıoğlu’nun henüz CHP İl Başkanı olmadığı dönemlerde ki paylaşımları bunlar, dolayısı ile CHP’ye buradan yüklenmek ne derece doğru, bu da tartışılır. Tabi ki burada CHP; “niye böylesine sivri dilli bir il başkanı ile siyasettesiniz” diye eleştirilebilir ama CHP’li olmayanlar için yazıyorum, kime ne kardeşim, bu da partinin tasarrufu işte. Hem, Canan Kaftancıoğlu hanımefendi eğer son yerel seçimde Ekrem İmamoğlu’nun galibiyeti esnasında başrolü oynamasaydı bu cezayı alır mıydı sizce? Alsaydı bile gündeme gelir miydi? Hiç sanmıyorum. Sanki Canan Kaftancıoğlu İstanbul’un kaybedilmesi üzerine bir ceza almış durumda. Kim ne derse desin görüntü bu yönde. Yani vicdanlar rahat değil. Oysaki, toplumun belki de yüzde doksanı cezaya konu olan twitlerden “devlet katil değil, seri katil” twitini iğrenerek ve nefretle okumuştur. Devlete “katil” demek, devletin mücadele ettiği unsurların yanında olduğunu ilan etmektir. Savunulamaz ama ya başkalarının twitleri? Ya kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan’ın TRT ekranlarından halka seslenmesi? Vicdanlar rahat mı?
Ben siyasette Ecevit üslubunu, Demirel esprisini, Erbakan zekasını ve Türkeş hoşgörüsünü arıyorum. Nerede o güzel nüktedan siyasetçiler. Nerede topluma saygılı, rakibine saygılı siyasetçiler. Hatta, bugün halen o siyasetçiler parti lideri olsalar soruyorum size, HDP diye bir parti bu ülkede siyaset yapabilir miydi? Mecliste gurup kurabilir miydi? Toplum üstü olması gereken siyasi aktörler mutlaka bu üstünlüklerini topluma örnek olacak davranış ve yaşam tarzları ile ortaya koymalılar. Siyasi liderler seçim meydanlarında rakiplerine her türlü hakaretleri yaparlarken alt yönetim kadrolarından etik davranmayı bekleyemezler. Kötü örnek oluşturanlar için “imam cemaat” örneği vermek en doğrusudur. Siyasetimize “sayın” kelimesini kazandıran Ecevit’ten teslim alınan iktidar koltuğunun günümüz sahipleri sanırım ilk şapkayı önlerine alıp da düşünmesi gereken kişilerdir. Onların kendilerini iç dünyalarında yargılaması demek, siyaseten topluma olumlu mesaj vermek demektir.
Halkımız özellikle yöneticilerden her alanda saygıyı hak eden mazisi başarılarla dolu bir halktır. Canan Kaftancıoğlu’na gösterilen cezai hassasiyetin tüm siyasilerin geçmişlerine de gösterilmesi adaleti inşa edecektir. Toplum adaletin yerine gelmesinde de bir adalet aramaktadır. Benden söylemesi.