Kayda Değer Şeyler/Şimdiki Nesil Bilmez

Ne kadar acı...
Yeni neslin bilmediklerini tahayyül etmeye davet ediyorum sizi. Davet ediyor ve gençlerimizin kayıpları ile baş başa bırakıyorum.
Peki neden şimdiki nesil bilmez?
X kuşağı sakinlerinin çocukları bizler yani Y kuşağı nesli, esasında en bahtiyar dönemin bireyleriyiz.
Peki Kristal Kuşak olarak adlandırılan Z kuşağı?
Bizler rahmetli Barış Manço'nun şarkıları ile büyüdük. Ahmet Bey'in Ceketi ile öğrendik fani dünyanın gönül mekânı olduğunu. Anahtar şarkısıyla çözdük menfaat dünyasının bilmecesini. Domates Biber Patlıcan ile yüreğimizin sesine tanık olduk. Şimdi ise...
“Gidiyorum cehennemin ta dibine” diyen, polis ile çatışmaların marifet olarak gösterildiği şarkılar dinliyor malum kuşak.
Bizler komşuluğu Bizimkiler, Mahallenin Muhtarları ile öğrenirken gençlerimiz; çukurun dibine düşmüş, kuşaklar arası çarpışmaların yarattığı yaprak dökümüne şahit oluyor.
Bizler Tosun Paşa’ya, İnek Şaban’a gülerek büyümüşken çocuklarımız, Youtube’da ananesinine sözde şakalar yapan, kişilerin onurlarını ve kültürümüzü alaşağı eden görüntülere gülüyor.
Bizler ödevlerimizi nizamı ile bitirip sokakta top peşinde koştururken yavrularımız, “gamer” olmaya özeniyorlar.
Bizler doktor olmayı, öğretmen, polis olmayı hayal ederken geleceğimiz, başka ülke vatandaşı olmayı düşlüyor.
Bizler Dede Korkut hikâyeleri ile macera kovalarken canlarımız, saftirik hikâyeler ile köreliyorlar.
Tüketimin maddeden çıkıp soyut bir hal aldığı bir ömür yaşıyoruz artık. Paramız, malımız, mülkümüz tükenirken; ömrümüz, ruhumuz ve geleceğimiz de tükeniyor.
Cennet mekân Barış Ağabey’in de dediği gibi:
“Kazma olmaya özenmeyin dostlar...”