Tarlalarında çalışan, samanlarını bağlayan, koyunlarını otlatanlara işçi değil de misafir gibi ikramlar sunulur köylük yerde. Yorgun düşülen uykulu soba başı akşamlarında martı gibi sesler çıkararak uyuklar toprak damların insanları. Biri andığında kulak çınlaması batıl inanç değildir bu yerlerde. Bir bakıma telepatik iletişim yapar analar askerdeki oğullarıyla. Çocuğundan uzak kalınca, bir şey yediğinde annenin burnunun sızlaması boşuna olabilir mi? Sahipsiz evlerin yalnızlığı, yağmurun kemirdiği kerpiç duvarlardan belli olur. Bu yüzden, uzun boylu otlar yetişir buralarda tüm bu yalnızlığı bu kadar aşikar etmemek için. Yokmuş gibi yapılan her şeyin ziyadesiyle fazla olduğu, eskiden beri bilinir buralarda.
Diz boyu büyüyen, rüzgarla dans eden, henüz yeşil ekinler de; çağla, erik yürüten veletleri saklamak içindir. En güzel erikler, meyveler hep zenginlerin tarlalarında olur. En zor tırmanılan yarlarda endemik bitkiler ve mantarlar yetiştiğini bütün toprak insanları bilir. Bu yüzden oraların delikanlıları uzak dağ köylerindeki ücra evlerin kızlarına aşık olur. Deniz insanlarının karşı kıyı sevdasının nedenini de sanırım artık biliyoruz. Tüm toprak insanlarının ellerinden, yüzlerinden ne iş yaptığı belli olur. Kızıl yanık yüzlü keçi çobanları, domates dalının asidinden aşınmış elleriyle sulu tarım çiftçileri, saklamaya çalıştıkları kirli elleriyle yevmiyeciler... Hemen belli olur. Babamın ne zaman bayramda elini öpsem hep çatlak, kırmızı çam budağını öpmüş gibi olurum. Annem dişbudakla karışık kavun kokar. Az önce koyunlara kavun kabuklarını doğrayıp kepekle karıştırıp yemeleri için hayvanların oluklarına döktüğünü hemen anlarım.
Ağustosun otuzu zaferdir, incir mevsimidir, Merkür’de hiç bir anlama gelmez. Çalı kaplı el ayak uğramayan yabani hayvanların dahi yol bulup geçemediği sık ormanlarda da anlamı yoktur. Bunları bilen bir toprak adamı tanırdım, sırf bu yüzden dağ bayır demeden yürür, o gidilmeyen anlamsız ücra ormanlara gider, uzaktan da olsa bakar, oralara anlam katardı.
Toprak insanları (3)
Tarlalarında çalışan, samanlarını bağlayan, koyunlarını otlatanlara işçi değil de misafir gibi ikramlar sunulur köylük yerde
Yayınlanma :
18.09.2021 09:30
Güncelleme
: 18.09.2021 09:30
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
            
        
                    
                                
                                
                                
                                
                                
Yorumlar
Kalan Karakter: