Ağaç kurtarmak

Ünlü bir iş adamından duymuştum: para kağıttır. Bir devlet adına basılır. Para için ona bağımlısındır. Ama servet öyle değildir diyordu. Eşyalarımız, yakınlarımız sevdiklerimiz, dostlarımız, onlarla geçen dostluk ve neşe dolu anlar. Bunlar ise servettir. Servet ile paranın tanımın ayırdını fark etmeli diye ekliyordu. Bana da hayatımda sahip olduğum, yerinin doldurulamayacağı kıymetleri düşündürdü. İçimi şükran duygusu sardı. Gerçek zenginliklerimi bir kez daha fark ettim. Arada bunu yapmalı.
Bir iki gündür hava serin. İmbat ile birlikte bunaltıcı sıcak biraz olsun azaldı. Yalnız başıma yolculuk yaparken gök yüzünde sağa sola seğirten kuşları izledim. “Yaşam gailesindeyken aynı anda da tohum taşıyorlar, tabiatın çiftçileri” diye düşündüm. Sonra lodos... O geri kalır mı ? O da çiftçi. Durmadan polenler, tohumlar taşıyor. Ne güzel herkes işini yapıyor. Köydeyken bu sıcaklardan yakınmazdık. En fazla bu gün çok sıcak evden çıkmayın derdi babam. O da eğer tarla işimiz yoksa... Orak tarlasında oruçlu annemin burnundan damlayan teri hatırlarım. Yeni diktiğimiz zeytin fidanları sıcaktan kavrulmasın diye dereden eşek sırtında naylon kavanozlarla su taşırdık. Normallere göre sıcaklıklar arttı evet. Ama köyde işler halen aynı. Şehirdeyken bir şeyler öyle olağan dışı görülüyor ki, Apokaliptik bir yerde yaşıyoruz sanki.
Yalnız kaldıkça eskileri düşünüyorum durmadan. Farkındalığıma da iyi geliyor. Hem zamana hem de yaşama arkeolojik kazılar yapıyorum. Derinlerde, katmanlarda ne aradığımı da bilmiyorum aslında. Sadece gün yüzünde olmayan şeylerin çekiciliği...Bu katmanlar arasında gezinti fikri bana koli parçalarını yontarak alt katmanlarındaki farklı dokuyu resimsel nüanslara çevirme fikri verdi. Çevreye de katkısı var daha ne olsun ki. Artık kağıt malzeme kullanmaya, ağaç kurtarmak diye bakıyorum. Hele yakın zamanda üst üste yaşanan orman yangınlarını düşünürsek, bir şeyler yapmalı, bir yerlerden başlamalı.
Asamblaj, kolaj, de kolaj ve boyayı bir arada kullandığım bir resmi sizinle de paylaşmak istedim. İyi seyirler, selametle...