2022 yılının ilk ayını geride bıraktık. Zamlara alışamadan, borç içinde boğuluyoruz. Gerçekten senin paran benim param, benim param da senin paran mı? Ocak ayında açıklanan enflasyon oranı 48.7... Kapanan iş yerleri, ödenemeyen faturalar, yapılamayan alışverişler... Benim param ben de kalmıyor. Bu durumda sosyal devletin parası kime gidiyor? Bu noktada hizmetleri de sorgulayabiliriz. Mesela, vatandaşa elektrik hizmetini devlet değil özelleştirilen şirketler sunuyor. Ülkenin bir çok yerinde yer alan rüzgar güllerinin ülke enerjisine katkısının ne derece olduğu muamma.
Diğer yandan çocukların siyasette kullanılması... Hangi partiden olursa olsun bir çocuğa mikrofon verip övgü ya da kin kusturmak mantıklı değil. Kin, nefret ve işgüzarlıkla yetişen nesiller, her kötülüğü yapabilir. Çocukların seçme ve seçilme hakkının olmayışı siyasette fikir sahibi de olamayacağını zaten gösteriyor. Fakat bir çocuğun duygularının siyasete alet edilmesi gerçekten çok üzücü.
Yıllardır kafama takılan bir durum var: mesela, yetmiş yaş üzerinde ki vatandaşların ülkenin geleceği ile ilgili sağlıklı bir zihin ve gelecek öngörüsüyle oy kullanması ne kadar doğru?
Kin, nefret, manipülasyon, ötekileştirme... Bunlar birlikte iyi bir gelecek kurmamıza engel olan duygular.
Hakan Günday' ın Zamir kitabından bir alıntı paylaşmak istiyorum. "Romalılar yüzyıllar boyunca savaştı. Sonra bir gün geldi ve Augustus' un hükümdarlığında barışla tanıştılar. Hepinizin bildiği gibi, bu döneme Pax Romana dendi. Ancak bütün bunların öncesinde Augustus’ un büyük bir sorunu vardı. Çünkü Romalılar o döneme kadar barış içinde hiç yaşamamışlardı. Öyle ki kendilerini ancak kazandıkları ya da kaybettikleri savaşlarla tanımlıyorlardı. Kimlikleri savaş olmuştu!
Savaş onların geçmişi ve geleceğiydi! Ama şimdi karşılarına bir hükümdar çıkacak ve 'Savaş bitti!' diyecekti. Augustus, Romalıların korkacağını biliyordu! Korkacaklardı barıştan! Çünkü onlar için hayatın anlamı savaştı. Peki ya barış? O ne işe yarıyordu? Barışta zenginlik var mıydı? Ya da adına destanlar yazılacak kahramanlar? Bütün bu şüpheleri bitirmek için Augustus basit bir yol tercih etti. Ludi Saeculares denilen, Roma tarihindeki kadim bir şöleni barışın propagandasını yapmak için kullandı. O şölende barışı anlatan oyunlar sergilendi, şiirler okundu. Ve Romalılar barışa ancak böyle ikna olmaya başladı... Elbette bütün bunları Augustus' tan başka kimse yapamazdı. Çünkü o bir hükümdardı. Dolayısıyla, şu an burada olan kimse unutmasın! Bu söyleyeceklerimi sakın unutmayın! Bu dünya öyle bir yer ki... Sizi barıştıran her kimse, savaştıran da odur!"
İyi haftalar.
Şölen
2022 yılının ilk ayını geride bıraktık
Yayınlanma :
07.02.2022 09:41
Güncelleme
: 07.02.2022 09:41
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: