Çok sessizdik ve bir o kadar yalnızdık ki kendimizden başka sesimizi kimse duymamıştı. İçinden konuşmak denen şey böyle bir şey olmalıydı. Üzgün olmak, kınamak, tebrik etmek sadece sözlü eylemlerimizdi. Ne kimsenin mutlu olmasını sağlayabildik ne de güzel olan şeylerin takdirinin hakkını verebildik.
Yaşadığımız çağda ayakta kalabilmek için zenginleri destekleyen dünya devletleri de üzgün müdür acaba?
-Hiç sanmam!
"Filistinliler, Yahudilere topraklarını sattı." yıllardır söylenen bir cümle. Yahudilere satılan toprak %6 ise, Yahudilerin işgal ettiği toprak %85' tir. Toprak satışının bir kısmını Filistinliler satmıştır ama bir bölümü de operasyondur. İngiltere, Filistin üzerindeki vergiyi artırmış, Filistinliler vergiyi ödeyemez hale gelince emlak ve arazilerini İngiltere' ye, İngiltere de Yahudilere satmıştır. Kısacası %6’ ya bakıp, %85’ i unutmamalı. Her coğrafya da olabilecek bir durum bu. Normal değil! Unutmamalıyız, her şey küçük bir adımla başlar ve %85' in nedeni %6' olabilir!
Bu durumu ülkemiz için artırılan vergiler ve Katarlılara satılan topraklar olarak uyarlayabiliriz. O dönemde vergi ödeyemeyenler bugün bedel ödüyor, demek yanlış olmayacaktır.
Şimdi toprak satıldı hikayelerini bir kenara bırakalım, şu sorulara bir cevap verelim.
-Filistin yıllardır İsrail zulmü altında inim inim inlerken, masumlar ölürken Arap ülkeleri Filistin için ne yaptı?
-Dünyanın en zengin ülkelerinden ve çok büyük savaş ekipmanı olan Suudiler tam olarak ne yaptılar Filistin için?
-Bayrakları bile aynı İngiliz diplomat tarafından çizilen kardeş Araplar ne yapıyorlar?
-Filistin' in güneyindeki Mısır sınır kapılarını açtı mı mesela?
Silah tüccarları zenginliklerine zenginlik katarken ölen masum insanların hesabı nerede sorulacak? Devlet terörüyle canına kıyılan insanların masumiyetini hangi hukuk makamı ortaya çıkaracak?
Dünya tarihindeki olaylardan ders almıyoruz bari kendi vicdanımızın dersini çocuklarımıza miras bırakalım. Topraklarımız artık miras bırakılmıyor. Zengin insanların ve zengin devletlerin politikalarına hizmet ediyor. Barınma ihtiyacımız için mücadele ederken adaletimizi ve vicdanımızı inanç kapısı olarak görelim. Basit yaşayacağımız dünyayı hırslara ve aç gözlülüğe bırakmayalım. Unutmayalım biz ölünce sadece ölüyoruz. Bizim olan maddi kaynaklarımızın hepsi de ölüyor. Dünya da bir gün ölecek. Bari bugün huzurlu olalım.
İyi haftalar.
Yorumlar
Kalan Karakter: