Yorulana ‘’Dinlen,’’
Acıkana ‘’Ye işte bir şeyler,’’
Üzülene ‘’Takma canım sen de,’’
Ağlayana ‘’Gül biraz,’’
Korkana ‘’Sakin ol,’’
Susayana ‘’Su içsene,’’
Şaşırana ‘’Sakin olsana,’’
Pişman olana ‘’Olur böyle şeyler,’’
Kararsız kalana ‘’Salla gitsin,’’
Vazgeçene ‘’Oldu mu şimdi?,’’
Gitmek isteyene ‘’Kal,’’
Kalmak isteyene ‘’Sen bilirsin,’’
Konuşmak isteyene ‘’Sonra,’’
Susmak isteyene ‘’Şimdi,’’
Acele edene ‘’Hayırdır ?’’
Yavaş gidene ‘’Hadi ama,’’
İsteyene ‘’Olmaz mı?’’
İstemeyene ‘’Olur mu?’’
Kaçana ‘’Nereye böyle?’’
Dönene ‘’Nereden böyle?’’
Demek ne kadar da kolay... Biz deriz güzel kardeşim, biz deme de mahiriz, akıl hocası çok çıkar bizden, ömür hocası hiç yok…
Biz olanlara bakarız, oldurana bir de nasıl olduğuna hiç kafa yormayız.
Biz sorarız güzel kardeşim, biz genelde insanlara istemediklerini sorarız. Korktuklarını sorarız. İsteriz ki ruhlarının içine hapsettiklerini, bohçalara sardıklarını bizim avucumuza bırakıversinler.
Biz, biz var ya biz, biz isteriz kardeşim. Olur mu olmaz mı demeden, ölçmeden biçmeden, sormadan dinlemeden biz sadece isteriz. Bizim istediğimiz olsun isteriz, sonra öğrenmek isteriz, sonrada onlara ait olanları isteriz.
Her şey olup bittikten sonra özür dileriz. Özür dilemenin TDK’deki açıklamasına hiç bakmadan…
Biz böyleyiz güzel kardeşim, kabulleniriz, bu kadar bulanık olmayı kabulleniriz.
Ve biz, biz güzel kardeşim, biz böyleyiz deyip sıvışmayı çok iyi biliriz.
Selametle
Herkese sağlıklı, huzurlu, mutlu haftalar dilerim.
Kalın sağlıcakla…