Çok günahım var diye dertleniyor musunuz? İsterseniz dünyalar kadar günah yükünüz olsun.. Dünyanın en kötü insanı da olsak, kimsenin affetmeyeceği günahlar dahi işlesek.. Gelin O'nun huzuruna! Günah işleyip gelin tövbe edin diye günaha özendirmek değil bu. Günahkarım deyip uzak olmayın Rabbinizden. Kimsenin değil, nefs taşıyan bir kulun yanına değil, merhametlilerin en merhametlisi Rabbimizin huzuruna gelin. Özür dileyin, tövbe edin, Rabbim benim çok büyük hatalarım var ancak sen merhametlilerin en mehametlisisin, sen yücelerin en yücesisin, affedicisin, affetmeyi seversin, lütfen beni de affet deyin. Yalvaracaksanız O'na yalvarın. Dilenciliğinizi O'na yapın. Allah ile aranıza aracı koymayın. Samimi bir kalple özür bekler sizden. Rabbim pişmanım, senden özür diliyorum deyin!
Sevmese yaratmazdı bizleri. Sevdiği için kendine kul eyledi, başka kullarına değil. Bizi kendisi için, daha çok sevmek için yarattı. Bu yaratışta bizlerden de O'nu sevmemizi istedi. Sevgiyi öğrenip, yaşayıp, başkalarına da yaşatmamızı istedi. Bizlerden sevgisini, lutuflarını merhametini, güzelliklerini esirgemeyen böyle güzel Allah çok sevilir. Sadece O'na kulluk edelim istedi. Başkalarının peşine düşüp kullarından yardım istemek yerine sadece kendinden yardım istememizi diledi. Allah hepimize “sadece O'ndan yardım isteme” idrakini versin inşallah.
Fatiha Suresi'nin 4. Ayeti: “Yalnız dana ibadet eder, yardımı da yalnız senden dileriz.” Her gün, her vakit okuduğumuz Fatiha'nın içinde bizler için çok önemli bir sır var aslında. “Ben gizli bir hazine idim, bilinmek ve sevilmek istedim” diyen Rabbimizi bilmenin ve sevmenin yolu Fatiha’nın 4. Ayetine uyan Üveys Veysel Karane Zikrinden geçiyor sevgili okurlar. Bu yazıyı okuduktan sonra, beni aradan çıkarın, Fatiha Suresi’nin 4. Ayetini hayatınıza sokun. Sorun Allah’a. Rabbim benim bu zikri yapmam uygun mudur, kuluna yazdırdıkların doğru mudur deyin. Cevabı ilk elden öğrenin. İnanın sizin anlayacağınız dilden anlatıp öğretiyor ve sizi muhatap alıp vereceği cevabı yaşadığınızda O’na olan hayranlığınız kat be kat artıyor. Bizler yaşadık, sizler de yaşayın. Lütfen Rabbimize bıkmadan, usanmadan, her gece sorun.
O; küsmedi, darılmadı, bıkmadı, usanmadı! Karşılıksız veren O! Kullarına lütuflar vermek için bahane aramayan O! Şanına yakışanı veren O! Vermiş olmak için değil, en güzelinden, en hayırlısından veren O! Şimdi bizler Rabbimizin hangi nimetlerine yalan deriz! Sorun tüm sorularınızı O’na. Yaşayın ve görün!