"Yolsuzluğun yerleşik olduğu, vergi ve diğer devlet fonlarının memurların şahsi çıkarları doğrultusunda halkın zararına kullanıldığı bir hükümet biçimine, kleptokrasi denir. En bilinen örnek, ülkenin hazinesinin sanki kişisel banka hesabı gibi kullanma örneğidir."
İşsizlik azalmış. Ekonomik büyüme ivme kazanmış. Peki ekonominin uzun dönemde büyümesini belirleyen temel etkenler arasında ülkenin doğal kaynaklarındaki ve sermayesindeki artış, teknolojik gelişmeler ve ülkenin sahip olduğu işgücü sayılabilir.
Doğa koşulları göze alınarak yapılabilecek programlar varken kolay olan cepten yemek oldu. Şimdi doğal kaynakların ve sermayenin geleceği düşünülmeden sömürülmesini nasıl anlayacak yerel halk? Kendi kendine yetebilecek bir coğrafyada yaşadığımızı hatırlatacak olan bir projeniz olur mu? Kalkınma ajansları kuruldu, sonucunda kalkınan bir zümre oldu. Hakka yürüyen hakkını aldı da diyebiliriz.
Üretimi destekleyecek işleri artık çocuklarımıza bile öğütleyemez hale geldik. Çiftçi olmanın hayaliyle büyüyen neredeyse bir gencimiz bile kalmadı. Ürettiğinden para kazanamayan vatandaş mecburen hayvanlarını da tarlalarını da satacak. Bir gün imar gelir diyerek satın alınan ve rant alanına dönüşen verimli arazilerimizin bir şekilde üretimden koparılmaması gerekiyor. Tabi çiftçiyi teşvik etmekte lazım. Günden güne alım gücünün azalması yerel halka nasıl açıklanacak?
2018' deki patates - soğan olayından sonra fırsatçıların üzerine gidilecek ve fitil fitil burunlarından getirilecekti. Aradan altı yıl geçti, hala aynı tehditleri duyuyoruz. Peki değişen bir şeyler oldu mu?
Mesela, Tarım Kredi Kooperatifi marketleri, öyle bir fiyat politikası uygulayacaktı ki, temel gıda maddelerinin fiyatları mecburen düşecekti. Ortada hep fırsatçılıklar vardı, Tarım Kredi Kooperatifi marketlerinin artması ve fiyat politikaları sayesinde bu pahalılık durumunun önüne geçilecekti. Bu denmişti. Olmadı. Bu marketlerde fiyatlar hiç de uygun değil. Neden?
Toplum gıdaya ulaşamasın, sağlığından olsun, doğal seleksiyonla işe yaramayanlar temizlensin, devletin yükü azalsın gibi bir düşünce mi var? Hiçbir şey yapılmıyor olması da bu düşünceyi güçlendiriyor. Bu durum, adeta gizli bir soykırıma evriliyor gibi.
Zayıf olunan her sektörde vergi ve harç toplamaktan vazgeçilmeli, adil ve basit bir vergi sistemi kurulmalı. Tarım ve ileri teknoloji sektörü neredeyse vergisiz olmalı, teşvik bu olur.
İyi haftalar.