Tüketim döneminin bizlere çıkardığı faturalar artarak cebimize yansıyor. Yeni yıla hangi çöküşle gireceğimizin senaryosu gündemimizde yeteri kadar yer almıyor. Dolandırıcılık, kara para aklama haberleriyle gündemimiz doluyken biz fakir kulların başına neler gelecek? Mesela çalışarak kazanacağımız para ile ne zaman bir ev sahibi oluruz? Gerçi, bu şartlarda buzdolabımızı doldurabilsek yetecek. Şampiyonlar ligimizi kurmasakta olur ama hırs büyüsü, ışıltılı yaşam ve altın aşkı kültürümüzü tanınmaz hale getirdi. Ezberlediğimiz Türkiye siyaseti ise klasikleşmedi mi? Şimdi kazancımıza zam yapılsa seçime aylar var. Yıl başında zam furyası var ya zamlar bir devam etsin, bütün güzellikler ondan sonra gelecek. Enflasyonu olmayan ülkeler bizi kıskana dursun. Toplumsal yapımızın geriye doğru devşirmesi önemsiz bir mesele değil. Elimiz kolumuz bağlı olarak zaman geçer geçmesine. Peki etrafı dolaşırken ruhların kaybolduğunu düşüneniniz oldu mu? Hiçbir zamanı ve hiçbir şeyi mekanından ayrı düşünemeyiz. Mesela geçmişte yaşanan güzellik getiren olayların büyüsünü. Bir tarihi eseri ziyaret etmenin verdiği huzuru bugün hayal bile etmekte zorlanıyoruz. Ne olurdu sanki, herkesi olduğu gibi kabul etseydik. Kabul etmek onaylamak değildir tabi ki. Herkesin tek düze yaşamaya çalıştığı bu evrende mekanımız koruyup kollayamadan harbe kalkışıyoruz.
Mahalli idareler yönetici adaylarının yapacakları çalışmaların tartışılıp değerlendirileceği yerde kişileri tartışmaktan kahvehane siyaseti yapar olduk.
Sorumlusu olmadığınız durumların bedelini, seyirci olarak ödeyen tarafta olmaya razı olacak mısınız? Seçimlerde sorumluluğumuz var. Her zaman da her dönemde vatandaş olarak kendimizi düşünmemiz gerekiyor.
Mesela yol çilemiz hiç bitmiyor. Yenileme çalışmaları hız kazansa da rahatlasak keşke. Zira yağmur çamur hasar vermeye devam edecek. İntepe rampasındaki yol çalışmasının bitmesi trafiği biraz rahatlatacak rahatlatmasına da kaza olmaması için sanki birazda ışıklandırılması gerekiyor. Sokak aralarındaki yolların çökmesi su birikintilerinin oluşmasına sebep oluyor. Ne kadar hızlı çözülürse o kadar iyi şehir hayatımız olacak.
İyi haftalar.