Ekrem İmamoğlu yola çıktı..
Miting tecrübesi yetersiz olmalı ki; mesela sesini koruyamamış. Daha ilk haftada sesler gitmiş. Yol uzun, iklim şartları çetin. Dozunda ve kıvamında olmayan hiçbir şey bu ülkede karşılık bulmaz, bulmamıştır.
Bu konuya döneceğim; neyin nasıl olması gerektiği konusunda bizim de birkaç notumuz olacak.
Ben fotoğrafta gördüğün üç isim ile ilgili hem görüşlerimi aktaracağım hem kafalarının içini oyup bakacağım..
ÖNCE ÖZGÜR ÖZEL..
Ne demişti genel başkan, geçim yoksa seçim var..
Çoook geç kalınmış bir söz. CHP, yerel seçimlerde ülkenin birinci partisi olmuşken bu söz söylenmeli ve hemen şimdi seçim baskısı kurulmalıydı. Uyumdu, uzlaşıydı derken akıp giden zaman CHP’nin elini zayıflattı.
Toplum seçim beklerken Genel Başkan muhalefet yapmayı başka bahara bıraktı. Sonra baktı ki; yürüdüğü yol yol değil, geçim yoksa seçim var diyerek kükredi.
Kükremesinden önce kurmaylarıyla kafa kafaya verip planı yaptı.
Cümle alem ortada seçim yokken aday açıklamak da neyin nesi dediyse de Özgür Özel, koltuğu garantiye almak için bir hamle yapması gerekiyordu, o hamle de üye bazında seçimdi..
Plana gelelim..
Ekrem İmamoğlu tez zamanda üye bazında seçimle Cumhurbaşkanı Adayı yapılacak. Bu durum hükümet cephesinde yıpratma refleksi yaratacak ve İmamoğlu’nun üzerine çullanmak isteyecekler. Belki de onu yarıştan koparmak için heybedeki turplar çıkarılacak vee..
Cumhurbaşkanı adaylığı için İmomoğlu’nun şartları tırpanlanırken Özgür Özel bir taşla iki kuş vurmuş olacak.
Birinci kuş CHP Genel başkanlık koltuğu cepte..
İkinci kuş Ekrem İmamoğlu riski ortadan kalkmış olacak; geçici de olsa zafer kazanılmıştır. Gün ola harman ola, siyaset iklimi CHP’de hızlı değişir. Gelecekte kimse ne olacağını bilemez.
ŞİMDİ EKREM İMAMOĞLU..
Ekrem İmamoğlu Karadenizli. Ticaret kafasıyla yürür; önünde, sağında solunda ne varsa ticaretinin istikbali için temizler. Kaçak kat çıkılacaksa çıkar. Yıkılacaksa yıkar.
Özgür Özel’in planını bilmiyor olma ihtimali var mı; elbette yok.
Ekrem İmamoğlu maraton koşucusu. Yola çıktı ve büyük siyaset koşusunu başlattı.
İktidar, Cumhurbaşkanı olmak için kriterlerini elinden alacak olsa bile bu koşu sadece Cumhurbaşkanı adaylığı için sanıyorsan yanılırsın. Onca yılın siyaset kurdu; üstelik Karadeniz çocuğu yorucu ve uzun yolculuğu sırasında karşılaşabileceği riskleri hesaplamamış olabilir mi ?
Elbette hesapladı, hem de en ince detayına kadar.
İmamoğlu da bir taşla iki kuş vurmayı planladı.
MERAKLISINA:
Sayın okur buradan herkes bir taşla katliam yapmak istiyor gibi bir sonuç çıkarma. Elbet yol acıkan herkes olabilecek riskleri hesaplar. O nedenle sakin ol, Mansur Yavaş da o kadar saf değil.
Birinci kuş CHP’nin Genel Başkanı olmak.
İkinci kuş Cumhurbaşkanı olmak, olasılıklar arasında yer alıyor; ancak siyasetin gidişatına bağlı olarak parlamenter sistemde Başbakan olmak gibi bir hedef de var. Bu hedef ile hem Mansur Yavaş’ı yanında tutabilir hem de onun potansiyelini paylaşabilir.
Haaa..
Cumhurbaşkanlığı olursa da hayır demez. Siyasette öyle safça vefa falan olmaz. Siyaset iddia ortaya koyma işidir. Eğer iddianı ortaya koyuyorsan ve kendine güveniyorsan ezer geçersin..
Özgür Özelmiş..
Mansur Yavaşmış..
Oymuş buymuş..iplemez.
VE MANSUR YAVAŞ’A..
Mansur Yavaş siyaseti başka türlü okuyor. Siyasallaşmadan; belki de doğru kelime politize olmadan kendini anlatabilen ender isimlerden biri.
Pek çok yorumcu, siyaset insanı Mansur Yavaş’ın armut piş ağzıma düş siyaseti yaptığını söylüyor ama kazın ayağı öyle değil.
Mansur Yavaş toplumda karşılık bulduğunu çok iyi biliyor; özellikle de genç kesimden enerji alıyor. Açıkçası Ben gelirsem kimsenin adamı olmam, hiçbir siyasi partinin güdümüne girmem. Parti rozetim olmaz, adaletimden ödün vermem. Ne pahasına olursa olsun devletimin çıkarlarına zarar verecek hiçbir şeye göz yummam..algısını güzel oturttu.
Bu okuma topluma geçiyor..
Mansur Yavaş’ın planı kirlenmiş siyasetin çalkantısı içinde cacık olmaktansa dışarıda kalıp tarafsızlık zırhını daha da güçlendirmek. Bu nedenle o da tek taşla iki kuş vurmak istiyor.
Birinci kuş, Ekrem İmamoğlu çıksın, yol uzun nasılsa. Konuşsun, derdini anlatsın. Partilileri hareketlendirsin. Heyecan yaratsın; hatta ben de katılayım. Küserek değil farkımı yaratarak kendi istikbalime yol açayım. Bakarsın, iktidar siyaset yasağı getirir falan. O zaman 5 tepenin yolu bana açılır.
Hooop Mansur Yavaş Cumhurbaşkanı..
İkinci kuş, Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığından önce Genel başkanlık koltuğuna oturmak istediğini biliyor Yavaş. Bu plan gerçekleşirse kendisi için Cumhurbaşkanlığı yolunun açılma ihtimalini güçlü görüyor..
Daha önce de yazdım; ya Mansur Yavaş'a beklenmedik, reddemeyeceği bir teklif gelirse. Mesela genel başkanı seçim istiyor ama o istemiyor. İlginç gelişmeler bizi bekliyor sanki.
Gerek Ekrem İmamoğlu’nun gerekse Mansur Yavaş’ın eskimiş, toplum üzerinde samimiyet kuramamış isimlerle yolunu ayıracağını düşünüyorum ve öyle de olacak, göreceksin..
Velhasıl bu yazının sonuna geldik..
Özgür Özel’in kafasında ki tek gerçeklik koltuğu korumak.
Ekrem İmamoğlu hem Genel başkan hem Cumhurbaşkanı olmak istiyor ama önceliği Genel Başkanlık.
Mansur Yavaş, tarafsız, adaletli ve ülkesi için çalışan bir Cumhurbaşkanının nasıl olması gerektiğini göstermek istiyor. Yapar mı, yapar valla..
Pekiii...
Kurultay iptal edilirse ?
İhtiras Enginleri.. okumaya değer bir kitap, hemen edin ve okumaya başla..
MERAKLISINA:
Bu üçlünün istikbalde yaşayacağı gelişmeler Çanakkale siyasetini nasıl etkiler. Onu da gelecek yazımda anlatayım. Anlatmaya değer şeyler söyleyebilirim.
DİP NOT:
Son genel seçimlerin hep Meral Akşener ve Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu yüzünden kaybedildiği söylenir. Kısmen doğru ama büsbütün buna bağlamak yanlış olur. Millet İttifakı bir kalın bir kitap hazırladı. Pek çok kişi okumamıştır ama ben okudum. Güzel şeyler var; hatta heyecan verici pek çok şey var ama Kemal Kılıçdaroğlu meydanlarda biz gelirsek meselesini o kadar abarttı ki; inandırıcılığı zarar gördü.
Toplum sallıyor dedi..
Ülkenin durumu belli; her şeye evet demek, bol keseden dağıtmak algı yaratamaz. Güçlü bir yapı evet denmesi gereken yerde evet demeli, hayır demesi gerekiyorsa da hayır demeliydi. Millet İttifakı her şeye evet dedi.
Oysa hayır denmesi gereken o kadar çok şey vardı ki..
Doz abicim doz..
İlacı bile doz ile alıyoruz; fazlası zarar değil mi ?
Ne demiş atalarımız atacaksan destekli at..
